FENERBAHÇE-Elazığ maçının hakemi İsmet Arzuman'ı bazı gazetelerde elinde bir paket cips ile görünce üzüldüm.
Türk futbolu için utanç verici bir tabloydu bu. Üstelik Arzuman'ın yüzündeki gülümseme, yaptığı işin hiç de inandırıcı olmadığının ispatıydı. Ümit ederim ki bu haber ve fotoğraf dünya basınında yer almasın.
Dünya Kupası'nda büyük takdir toplayan ve ligleri Eurosport tarafından yayınlanan Türkiye'nin sorumsuz bir şekilde dünyaya rezil edilmesi hepimiz için büyük üzüntü yaratacak.
CİPS TEHLİKELİ MADDE Mİ?
Bir elinde cips, bir elinde düdük, Arzuman'ın hali hem komik ve hem de dramatik bir tablo çiziyordu. Cips tehlikeli bir madde mi? Eğer herhangi bir maddenin atılması geçerli sayılıyorsa Türkiye Ligleri'nde ve dünya liglerinde çok sık gördüğümüz konfetiler için ne söylenecek? O zaman bütün statların sadece Türkiye'de değil bir çok ülkede kapatılması gerekir.
Aslında bu sezonun başından itibaren ifade ettiğimiz sav bir kez daha ispat edildi. Biz, hakemlerimizin çağdışı bir eğitim sistemi ile bu ligi götüremeyeceklerini söyledik. Hakemlik seçiminde futbolu bilip bilmediği önemli bir etken olmadığı için, topu istop edemeyenin dahi hakem yapıldığını gördükçe endişelerimiz arttı.
Atın topu havaya, Birinci Lig hakemlerimizden kaç tanesi topu istop edebilir. Diyebilirsiniz ki bu önemli mi? Elbette önemli. Futbolun temelini anlamayan adam, ne faulü, ne penaltıyı, ne de ofsaytı çözebilir.
Biz gene dönelim Arzuman'a. Ortega'nın verilmeyen penaltısı sonrası yapılan protesto karşısında hiç beklemeden iki anonsu peş peşe uygulatması hem kural hatası, hem de Arzuman'ın şuurunun yerinde olmadığının ispatıdır. Statta müthiş bir protesto vardı ve bu yoğun protestonun altında Arzuman panikledi. Son sözümüz yine Arzuman'a...
Onurlu ve dürüst bir insansa çıkar, hata yaptığını, seyirciyi bilmeden kendisinin provoke ettiğini söyler. Bu bir cesaret ve özveri meselesidir. Bunu yaparak tüm meslektaşlarına da örnek olur.