Paylaş
Vatandaşın, kurumların İtalya'ya tepkisi giderek büyüyor... İtalyan malları boykot ediliyor, ticari anlaşmalar iptal ediliyor... Protesto yürüyüşleri yapılıyor tamam da... Giderek kantarın topuzu da kaçırılıyor...
İtalya'yı, özellikle de o kuş beyinli İtalyan yönetimini tabi kınayalım... Hem de dibine kadar...
Ama o sokaklarda bayrak yakmalar, camları çerçeveleri aşağı indirmeler, elçilik tabelalarını söküp yerlere fırlatmaların bize ne yararı olacak ki?.. Bir yandan nispeten aklı başında girişimler yapılırken, böyle ucuz, İtalya'dan ithal edilmiş salataların, mandalinaların üzerinde tepinmek gibi bazen de komik gösterilerin zararı gene o aklı başında eylemlere dokunuyor...
İstanbul'da Rumlar'a ait dükkanların yerle bir edildiği o ünlü 6-7 olayları bu ülkeye çok zarar verdi...
Geçen gün BBC'de ülkemizdeki bu yakıp yıkma eylemleri gösteriliyor, bu tip eylemlerin haklı davamızda bize sempati kaybettirdiğinden söz ediliyordu...
Şimdi burada medyamıza, özellikle de televizyonlarımıza çok iş düşüyor...
Bu yakıp yıkma görüntülerini, sanki ‘‘Bakın vatandaşlarımız neler yapıyorlar, haydi siz de boş durmayın...’’ der gibi defalarca ve de dakikalarca ekranlara getirmenin bize bir yararı olmaz...
Medya burada yapıcı olmalı, vatandaşı yanlış yapmama konusunda uyarmalı, zaten öfkesi burnunda olan halkı akılcı eylemler konusunda yönlendirmelidir... Ki gazetelerimiz bunu elden geldiğince yapıyorlar...
N'olur şu haklı olduğumuz davada, her zaman olduğu gibi gene haksız konuma düşmeyelim.
SADETTİN UFO PEŞİNDE
Enteresan işlerin adamı Sadettin Teksoy bu hafta kendine ‘‘Ufo’’ları görev edinmişti...
Sadettin önce belge olarak, bugüne dek Ufo'larla ilgili çevrilen Amerikan filmlerinden makaslanmış parçalar gösterdi...
Sonra da gidip, bir süredir uzaylılarla arkadaş olduğunu söyleyen Derya Taşkıran adlı fazla cereyanda kalıp hafif üşütmüş bir arkadaşı buldu...
Bu Derya adlı arkadaşta da palavra maşallah derya gibi olduğundan oturdu Sadettin'e nasıl uzay gemisine binip dolaştığını, uzaylılarla nasıl birbirlerine sarılıp sıcak ilişkiler içine girdiklerini anlattı...
Sadettin Teksoy Derya'ya başından geçenleri anlattıran heyecanlı bir de film çevirtti...
Televizyon dizisi yapımcıları bu Derya'yı seyretmedilerse büyük şey kaçırdılar...
Derya'yı al bir dizide oynat, reyting rekorları kırmazsa ne olayım...
Yalnız senaryoyu bizim Sadettin yazacak...
Uzun sözü kısası, şu içimizin karardığı günlerde Sadettin Teksoy o çok ciddi görünümüyle gene bize oldukça gırgır bir program seyrettirdi...
Ne diyelim ki, valla iyi ki varsın Sadettin.
Paylaş