Asıl bunu kapat

Tekin ARAL

RTÜK tartışmaları bitmiyor... Zaten fırsat bu fırsat bitmemeli de...

Ta ki, bu çağdışı sansür biçimine son verilene dek...

Televizyonlar denetlenmesin mi?.. Tabi denetlensin ama bu işi yasal, çağdaş anlamda, bu işte ilişkili kişilerden oluşan kurullar yapsın...

Politikacılar bu işe karışmasın...

Bu arada, geçenlerde Star'daki tartışmada da söylediğim gibi şunu da söyleyeyim...

Televizyondaki ‘‘Meclis TV’’yi izliyor musunuz bilmiyorum... Ama eminim ki RTÜK izliyordur...

Televizyonlar kapatılacaksa, şu an televizyonlar içinde kapatılmayı en çok hak eden kanal o...

Meclis TV'de şiddetin, kavganın, küfürün bini bir para...

Ama tabi böyle birşey hayal... RTÜK'ün kendisi Meclis'in içinde zaten...

TÜRK-İNGİLİZ İŞBİRLİĞİ

Süleyman Seba ile Benjamin Toshack bir Türk-İngiliz işbirliği içinde Beşiktaş'ı giderek unufak ediyorlar...

Toshack yaptığı bir alay saçmalıkla her gün televizyon ekranları ve gazete sayfalarında...

Süleyman Seba da ‘‘Aferin koçum’’ diye onun sırtını sıvazlıyor...

Zaten bu ülkede iki uzatmalı Süleyman var... Biri Süleyman Demirel, diğeri Süleyman Seba...

Seba aslında Demirel'den daha önde... Zira o Başkanlık Sistemi'ni yıllar önceden kurmuş bile...

Başkan Seba'nın Beşiktaş'a tabii büyük hizmetleri var ama, artık Beşiktaş zamanın gerisinde kalıyor...

Yoksa 3-0'dan 3-3 olmak futbolda her zaman var...

Ama şu an lider olmasına karşın Beşiktaş'ı parlak günler beklemiyor... Fener'in durumuna bile düşerler valla...

MARABA GERÇEK FUTBOL

Cumartesi günleri NTV'deki ‘‘Yedi Gün Spor’’ programını izlemiyor ve de sporu seviyorsanız, çok şey kaçırıyorsunuz...

İçinde futbolun ağababası bile var... Ama geyik muhabbetsiz ve de Talavole'siz...

Geçtiğimiz cumartesi Güney Amerika futbolunu anlatan inanılmaz güzellikte bir futbol belgeseli vardı...

Ben Kenan Onuk'un yerinde olsam, bu belgeseli birkaç kez tekrarlarım...

VUR GÖZÜNÜN ÜSTÜNE

Savaş Ay ‘‘A Takımı’’nı bir tartışma kulvarına çekti...

Ama ‘‘A Takımı’’nın bu yeni biçimi pek tat vermemeye başladı...

Önce konular öyle oturup üzerinde dört saat konuşulacak konular değil...

İkincisi, bir alay insan oturmuş, birbirlerine sürekli bağırıp çağırıyor, dahası hakaret ediyorlar...

Tartışma böyle olmaz... Bu tartışma değil, kavga... Eskiden sesler yükseldiğinde Savaş araya girerdi. Şimdi durumdan sanki o da mutlu gibi...

Örneğin geçtiğimiz geceki programda katılımcıların birbirlerine ‘‘terbiyesiz’’ vs. gibi bağırıp çağırmaları hiç hoş değildi...

Ha, ‘‘Bizim millet kavgayı seviyor... Program böyle daha çok izleniyor...’’ diyorsa, o başka tabii...