‘‘Alternatif Uzatmalı ’’

Tekin ARAL

Bu dünyada yapılan yanlışları en iyi gören, yapılmayacakları en iyi anlatan kişi Deniz Baykal'dır...

Ama bu becerilerin sahibi Deniz Baykal'ın diğer ilginç ve önemli yanı ise yapılacakları söylememesidir...

Televizyon kanallarında çokça gördüğümüz, gazete manşetlerinde sık sık beyanatlarını okuduğumuz Sayın Baykal geçen akşam da CTV'de Fikret Bila'nın hazırlayıp sunduğu ‘‘Analiz’’ programındaydı...

Baykal hükümete verdi veriştirdi... Enflasyonu şiddet ve dehşetle eleştirdi... Dış politikanın ne kadar yanlış olduğunu vurguladı vs.

Otuz yıla yakın, milletvekili, bakan, parti başkanı olan Baykal'ı tanımayan biri izlese; dışarda yaşayan, yıllar sonra ülkesine dönmüş ve ülkesini bu durumda bulmuş bir politikacı sanırdı...

Beni affetsin, özellikle işlerin kötü gittiği zamanlarda gazete gazete, kanal kanal dolaşan ve durumun vahametini anlatan Sayın Baykal'a ben ‘‘Uzatmalı Alternatif’’ adını taktım...

Ayrıca Sayın Deniz Baykal'ı, hani karikatürlerde kollarını kavuşturup titreyen, ayak başparmağıyla denizin sıcaklığını kontrol eden ve bir türlü denize giremeyen çıplak tipler vardır... Biraz onlara benzetiyorum, kusuruma bakmasın...

DİZİ

Hani, ‘‘Benim hayatım dizi olur valla...’’ derler ya... İşte bizim hayatımız da sonunda gerçekten dizi oldu...

Artık televizyonlarda neredeyse yalnız dizi gösteriliyor, dizilerden zaman kalırsa da aralarına haber vs. diğer programlar serpiştiriliyor...

Moda olan, anlaşıldığı kadarıyla reytingi götüren de şarkıcı, türkücü dizileri... Eskisi yeni herkes onların peşinde...

Diyelim biri şarkıcılığa başladı... Kasetinden önce piyasaya dizisi çıkıyor...

Hasılı kelam televizyonlarda bir dizi furyasıdır gidiyor...

Söylenene göre başrollerini müzik starlarının oynadığı bu diziler dudak uçuklatacak paralara maloluyor, bu paraların büyük bölümünü de dizilerde rol alan bu starlar götürüyormuş...

Biliyorsunuz, zamanında Yeşilçam bu star sisteminden gümledi... Umarız Beyazcam hesabını kitabını iyi yapıyordur...

İyi haber alan kaynaklarca bildirildiğine göre yakında Muazzez Abacı, Adnan Şenses, Emel Sayın'ın dizileri ekrana gelecekmiş...

TOROĞLU

Ben Erman Toroğlu'nun katıldığı programları çok seviyor ilgiyle de izliyorum...

Hıncal'la birlikte ATV'de yaptığı programların tadı gerçekten unutulamaz...

O programlar, izleyiciye hem kuralların öğretildiği, hem resmen adalet tartışmalarının yapıldığı, içine keyif de katılan güzel programlardı... Durduk oturduk yerde programın karnına neden bıçak sokuldu, hala anlayamam!..

Erman'ı şimdi Rıdvan'la birlikte sevgili Şansal'ın ‘‘Maraton’’ programında da izliyorum...

Ayrıca ‘‘Maraton’’u izleme nedenim Erman değil tabi... ‘‘Maraton’’ gerçekten çok iyi, günceli dakika dakika elinde tutan bir spor programı...

Cine5 nedeniyle öncelik avantajı var gibi görünüyor ama... Benim tanıdığım Şansal hangi koşullarda olursa olsun böyle bir programı her zaman yapardı... Benim kendisini çok eleştirdiğim gibi bir saplantısı var ama, neyleyim o da onun sorunu...

Benim burada asıl değinmek istediğim, Erman Hoca'nın hakemlere karşı takındığı acımasız tavır...

Benim ‘‘Adalet programı’’ diye tanımladığım Erman Hoca programları, birden öfke programlarına dönüştü...

Özellikle genç hakemler tabi hatalar yapıyorlar. Ama kendisi de hakem olan Erman onları eleştirirken çok acımasız...

Düşünebiliyor musunuz, adı hakemlikte arşı alaya çıkmış Erman, sahanın içini ülkede en iyi bilenlerden bir futbol yıldızı, bir maçtaki bir pozisyon konusunda karar verebilmek için televizyonda yirmi tane ‘‘Bir daha oynatalım Uğur'cuğum...’’ çekiyorlar... Dahası, birçok pozisyonda aralarında da anlaşamıyor, tartışıyorlar... Sonra da pozisyona on saniyede karar verme durumunda olan hakemi adeta ipe çekiyorlar...

Erman'ın bilgisine, görgüsüne diyecek yok... Tarzı da çok keyifli... Ama peşin hükümlü tavrı tüm bu kalitelerine gölge düşürüyor... Tabi bu da benim görüşüm...

MENAJER

Tarkan'la bir zamanlarki menajeri Ahmet San arasında fena halde hır çıkmış...

Hangi kanaldaki magazin programını açsan, karşına Ahmet San çıkıyor, uzun uzun ‘‘Tarkan'ı askerlik yapmaktan nasıl kurtardığını’’ anlatıyor... Hayırlı vatan evlatları dediklerin de böyle olur zaten...

Yahu Ahmet San... Şu Güneydoğu'daki asker gençlerin menajerliğini de alsana sevabına...

***

BRAVO!

Özellikle sinemaseverlerin nurtopu gibi yeni bir kanalları oldu...

‘‘Bravo! TV’’ izleyicilerine hem ilginç filmler gösteriyor, hem de onları Sinema Dünyası'nın stüdyolarında, arka sokaklarında dolaştırıyor...

‘Bravo! TV’nin çok önemli bir özelliği, filmlerin, dizilerin tam ortalık yerlerinde, öyle yırtık televizyondan çıkar gibi pırt diye reklam vs’nin çıkmaması...

İyi ki doğdun

Yaptığı kaliteli yayınlarla televizyonculukta farklı bir konuma oturan NTV birinci yaşını geçtiğimiz günler büyük bir törenle kutladı.

Aynı gecede, çeşitli dallarda NTV 1997 ödülleri de dağıtıldı.

Usta televizyoncu Nuri Çolakoğlu’nun başarıyla yönettiği kanalın tabi eksikleri de yok değil.

Örneğin hala ‘Azz Sonnnra’ları yok.

NTV’nin yaş gününü kutluyoruz.

---