Paylaş
Bu hastalık genellikle ısırılma yoluyla kuduz olan hayvanın salyasının hedef memeli canlının dolaşım sistemindeki kanıyla temasıyla bulaşır. Kuduz hastalığı ülkemizde bildirilmesi zorunlu ve yüksek karantina kurallarının uygulandığı zoonoz (hayvandan insana bulaşabilen) hastalıklar kategorisindedir. Kuduz virüsünü alan memeli canlıda genellikle 8-14 gün içerisinde semptomlar kendini göstermeye başlar. Bazı vakalarda virüsün kuluçka süresinin 40 güne kadar uzadığı gözlemlenmiştir. Kuduz şüpheli olan hayvanların diğer canlılardan izole edilerek müşahede altına alınması gerekmektedir. Salya ile kana karışan virüs beyne ve merkezi sinir sistemine ulaştıktan sonra semptomlar ortaya çıkmaya başlar. Bu hastalığın tipik semptomları arasında;
* Normal dışı davranışlar
* Öfke ve saldırganlık
* Sanrılı davranışlarda artış
* Tahta, taş, bez gibi besin olmayan yabancı maddeleri yutmaya yönelim
* Uykuya geçememe ve şuursuz hareketlilik
* Aralıklı ya da süregelen bağırma, havlama, sızlanma (vokalizasyon)
* Yutak bölgesinin felcine bağlı olarak aşırı salyalanma ve ölüm bulunmaktadır.
Hastalığın teşhisi, ölen hayvanın nekropsisi ile çıkarılan beyninin mikroskobik tanısı ile mümkündür. İngiltere, İskoçya, İrlanda, İsveç, Finlandiya ve Norveç gibi ülkelerde alınan sıkı önlemlerle neredeyse 50 yıldır kuduz hastalığına rastlanmamıştır. Bu tedavisi olmayan ölümcül hastalıktan korunmanın tek yolu aşılamadır. Ülkemizde beslenen tüm köpek, kedi, gelincik ve tavşan gibi kemiricilerin hastalıktan korunma hedefli aşılanması bu hastalığın görülme olasılığını minimalize edecek ve sokaktaki dostlarımızın da belediyeler ve sivil toplum örgütleri iş birliği ile düzenli aşılanması sonrası tamamen ortadan kalkacaktır.
Kuduz vakası bildirilen bölgelerde itlaf yoluna gidilmesi kesinlikle çözüm oluşturmaz. Çözüm, kontrolsüz üremenin önüne geçilmesi hedefli kısırlaştırmak ve düzenli olarak aşılamaktır.
Kısırlaştır, aşılat ve yaşat...
Paylaş