Paylaş
Örneğin, salgın öncesi evden çıkıp işimize gittiğimizde, dostlarımız yalnız kalmaya alışıklardı. Ancak şimdi neredeyse günün tamamını evde onlarla geçirdiğimiz günleri yaşıyoruz. Tabii ki bu durum onları çok memnun ediyor olsa da salgın bitip eski çalışma programlarımıza döndüğümüzde, köpeklerimiz anlayamadıkları bir şekilde tekrar yalnız kalmaya adapte olmakta güçlük çekebilirler. Bu durum onlarda yalnız kalma endişesini doğurabilir.
* * *
Bu sebeple eski bir yazımı tekrar kaleme alma ihtiyacı duyuyorum.
Köpek sahiplerinin, davranışçılara ve eğitmenlere sıklıkla danıştıkları davranış problemlerinin başında onları evde yalnız bıraktıklarında; aşırı havlama, ağlama, uluma, eşyaları kemirme ve kapı tırmalama gibi şikâyetlerden oluşan köpeğin yalnız kalmaya olan tahammülsüzlüğü gelmektedir.
Bazı vakalarda komşuların rahatsız olması ve hatta tahliye davalarının şekillenmesine kadar uzayan can sıkıcı, çoğunlukla da hayvan sahibinin aleyhine sonuçlanan ve sahip ile dostunun yollarının ayrılmasına neden olan yargı süreçleri oluşmaktadır.
* * *
Peki köpeklerde bu davranış bozukluğu nasıl şekillenir ve engel olmak için neler yapmamız gerekir?
İşte yanıtı.
Köpekler, sahipleriyle yaşadıkları hayatlarında onları merkez noktaya oturturlar. Küçük ve bizlere göre maalesef kısa olan yaşamlarında, biz olmayınca hezeyana kapılmaları çok da anormal değildir.
Kurallarını bilmedikleri insana ait olan sosyal yaşantı içinde sahip demek; beslenme, gezinti, arkadaş, oyun, tuvalet ihtiyacının sağlanması yani kısaca her şey demektir. İşte her şey olan sahip evden gidince endişe başlayabilmektedir.
* * *
Bu davranış bozukluğu oluştuğu ya da giderilemediği durumlarda köpeğin başka birine sahiplendirilmesi(ki bu ayrılık endişesini daha da arttıracaktır) veya barınak, sokak gibi ortamlara terk edilmesi ile sonuçlanacak ve dostumuzun korktuğu başına gelmiş olacaktır.
Yoğun ve karmaşık yaşantısında dostunu terk etmiş olan insan kendine yeni dostlar edinmekte ve terk ettiği arkadaşını unutmakta hiç güçlük çekmez. Ama unutmak köpek için geçerli olmayacak ve hayatı boyunca bu travmanın mutsuzluğuyla yaşayacaktır.
ALTIN KURALLAR
İşte sevimli dostlarımızın ayrılık endişesi problemine yakalanmadan ve ömür boyu bizimle yaşamalarını sağlayacak altın kurallar:
- Yavru ya da yetişkin olsun evimize yeni gelen dostumuza ilk günden yanlız kalmaya alışacağı bir oda veya alan ayarlamalıyız.
- Zaman zaman evden ayrılarak onu yalnız kalmaya alıştıralım.
- Özellikle anne ve kardeşlerden ayrılmış yavru köpeklerdeki çağrı ağlaması ve uluma seslenişlerine birkaç gün göğüs gerelim ve komşularımızdan toleranslı olmalarını rica edelim..
- Yavru köpeğin çağrı ağlamalarını uyarmak dahi olsa yanına giderek pekiştirmeyelim.
- Yavru köpeğin ilk gecesinde yatağının üstüne havluya sarılmış sıcak termos ve tik tak eden bir saatle peluş bi oyuncak konulması annenin sıcaklığı ve kalp ritimlerini taklit açısından onun kendini daha iyi hissetmesini ve huzurlu olmasını sağlayacaktır.
- Dostumuzun bir köpek olduğunu ve statü algısının hayatındaki denge unsurlarının başında geldiğini unutmamalı ve onunla kendi yatağınızı ve sofranızı paylaşmamalısınız. Aksi taktirde statü algısı karışan köpek yalnızlığa daha tahammülsüz davranacaktır.
- Egzersiz eksikliği dostunuzun size olan takıntısını arttırır ve strese sokar.Günde birkaç defa tekrarlanması gereken park ve sokak egzersizlerini ihmal etmeyin. Köpeğinizin küçük ırk olması, köpek olduğu ve egzersiz ihtiyacı olduğu geçeğini değiştirmez.
- Yalnız bırakırken dostumuzun önünde uzun süreli kemirebileceği bir kemik bırakmak onun yalnızlığı esnasında endişesini yatıştıracaktır. Çiğneme davranışı köpeklerde stresi engelleyen hormonların salıverilmesini sağlamaktadır.
- Evden ayrılmadan en az 15 dakika önce köpeğinizle göz kontağı dahil ilgiyi kesin ve dışarı çıkmadan önce telkin etmek amaçlı diyaloglardan kaçının.Evden çıkış esnasında onunla konuşmak ya da ilgilenmek endişesini arttırmaktan öteye gitmeyecektir.
UNUTMAYIN!
Köpeğinizde şekillenebilecek ayrılık endişesinin kaynağı sizin yaptığınız davranış hatalarından köken alır. Doğru davranış ve yetiştirme ile sağlıklı davranan bir dosta sahip olursunuz.
Paylaş