Onları iyi hissettirecek şeylere şöyle bir göz atalım:
- Dostlarımızın beslenmesi ve su ihtiyaçlarının karşılanması biyolojik çevrimlerinin devamlılığı açısından önemlidir. Onlar için hazırlanan ve günde birkaç defa sunulan taze ve damak zevklerine uygun besleyici öğünler onları mutlu eder. Ayrıca sürekli ulaşabilecekleri serin su ihtiyaçlarını karşılamak onlar için önemli bir gereksinimdir.
- Köpekler, yaradılışları gereği sürü hayvanlarıdır. Yalnız kalmak onları en çok mutsuz eden şeylerin başında gelir. Her ne kadar şehir yaşantısı ve günlük rutinlerimiz esnasında dostlarımızı yalnız bırakmak zorunda kalıyorsak da birlikte geçirdiğimiz zamanlarda onlarla bol temaslı vakit geçirmek ve sevildiklerini onlara belli etmek dostlarımızı hoşnut edecektir.
-Köpekler interaktif canlılardır. Oyun oynamak onların en sevdiği aktivitelerdir. Dostlarımızla aracı objeler vasıtasıyla oyunlar oynamak hatta herhangi bir köpekli spor aktivitesi konusunda rutin çalışmalar yapmak onların hayattan aldıkları keyfi artıracaktır. Sosyal canlılar olan köpeklerimizin zaman zaman diğer köpek arkadaşlarıyla buluşarak birlikte vakit geçirmesi de çok hoşlarına gidecektir.
-Köpekler günlük rutin gezintilere ihtiyaç duyarlar. Gün içerisinde birkaç defa tekrarlanan gezintiler onların mental ve fiziksel sağlığı için elzemdir. Bu aktivite esnasında koklanarak, çevre köpeklerin ve uyaranların hakkında bilgi edinir, tıpkı bizlerin sosyal medyayı takip etmemiz gibi devinimi takip etmiş olurlar. Bu gezinti rotalarının zaman zaman değişiyor olması onlar için küçük mutlu edici maceralar olacaktır. Yürüyüşlerin belli kısımlarına eklenebilecek ödül içerikli sahip diyalogları da gezintinin kalitesini artıracaktır.
Havanın ani ısınma ve soğuması ve yağış geçişleri yaşanabiliyor. Köpeklerimiz için de bu değişken hava koşullarına karşı bazı önlemler almamız gerekebilir.
- Kapalı havalarda gezinti ve egzersiz hedefli dışarıya çıkarken dostunuza yağmurluğunu giydirmeyi ihmal etmeyin.
- Bahar ve yağışlarla birlikte dostunuzla gezinti rotanızda birçok lezzetli ot türemiş durumda ve genellikle köpekler onları yemekten kendilerini alıkoyamazlar. Fazla ot yeme kusma ve ishalle sonuçlanabilir. Bu dönemde köpeğinize probiyotik takviyeleri yaparak önlem almanız iyi olacaktır.
- Aşırı yağış ve zaman zaman oluşan fırtınalar, özellikle bahçede yaşayan dostlarımıza dikkat etmemizi gerektiriyor. Kötü hava koşulları ve yağışta sığınacakları kulübelerinin korunaklı yerlere taşınması ve su baskınına karşı yerden yükseltilmesi gereklidir.
- Yağmur ve rüzgâr, toz, çamur ve alerjen partiküller gibi birçok yabancı maddenin köpeğimizin üstüne ve tüylerine bulaşmasına neden olur. Bu dönemde onları sık tarayarak ve zaman zaman silerek bu olumsuzluklardan korumamız gereklidir.
- Rüzgârla birlikte oluşan toz yoğunluğu ve alerjenlerin artışı köpeklerde göz enfeksiyonlarının oluşmasını tetikler. Dostumuzun gözlerini günlük olarak göz solüsyonlarıyla temizlemek bu riski azaltacaktır.
Bu davranışın altında genellikle köpeğin bebeklik döneminde yalnızlığa alıştırılmamış olması, insanlaştırmaya bağlı bağımlılık davranışlarının artmış olması, post travmatik stres bozukluğu ve egzersiz eksikliği yatar. Bu ciddi olumsuz sonuçlar doğurabilecek davranış probleminin elimine edilmesi için yapılması gerekenleri şöyle sıralayabiliriz:
- Yavru ya da yetişkin olsun evimize yeni gelen dostumuza ilk günden yalnız kalmaya alışacağı bir oda veya alan ayarlamalıyız.
- Zaman zaman evden ayrılarak onu yalnız kalmaya alıştıralım.
- Özellikle anne ve kardeşlerden ayrılmış yavru köpeklerdeki çağrı ağlaması ve uluma seslenişlerine birkaç gün göğüs gerelim ve komşularımızdan toleranslı olmalarını rica edelim.
- Yavru köpeğin çağrı ağlamalarını uyarmak dahi olsa yanına giderek pekiştirmeyelim.
- Yavru köpeğin ilk gecesinde yatağının üstüne havluya sarılmış sıcak termos ve tik tak eden bir saatle peluş bir oyuncak konulması annenin sıcaklığı ve kalp ritimlerini taklit açısından onun kendini daha iyi hissetmesini ve huzurlu olmasını sağlayacaktır.
- Dostumuzun bir köpek olduğunu ve statü algısının hayatındaki denge unsurlarının başında geldiğini unutmamalı ve onunla kendi yatağınızı ve sofranızı paylaşmamalısınız. Aksi taktirde statü algısı karışan köpek yalnızlığa daha tahammülsüz olacaktır.
- Araçla yolculuk yapılacaksa köpeğinizi 6-8 saat önceden aç bırakarak yola çıkmak onun daha konforlu bir yolculuk yapmasını sağlayacaktır.
- Arabayla yapılan seyahatlerde yoğun klima kullanımının dostunuzun solunum yolu hastalıklarına davetiye çıkaracağını unutmamalıyız.
- Özellikle sıcak yerlere yapılacak yolculuklar öncesinde kene-pire tehlikesine karşı önlemlerinizi almayı unutmamalısınız.
- Tatilde yaşanabilecek sağlık problemlerine karşı dostunuz için hazırlayacağınız bir ilk yardım çantası almayı unutmamalısınız.
- Köpeğiniz için tatil yapacağınız bölgeye yakın veteriner kliniklerini önceden araştırınız.
- Tatil için yolculuğa çıkmadan köpeğinizin aşı karnesini almayı unutmayınız.
Köpeklerin vücutlarının büyük bir kısmında ter bezleri yoktur. Bu sebeple köpeğinizin vücudundan değişik bir koku alıyorsanız bunun olası sebeplerini farklı şekilde incelemek gerekir.
Irksal özellikler: Bazı ırklar tüy yapılarının yoğunluğuna bağlı olarak daha ağır kokabilirler. Alman Çoban köpeği, St. Bernard bunlara örnektir.
Cinsiyet: Erkek köpekler testosteron aktivitesine bağlı olarak dişi köpeklere göre daha yoğun kokabilirler. Köpekler kamuflaj algısına bağlı olarak kötü kokulu nesnelerin üzerinde yuvarlanmayı severler. Bu onların kokmalarına neden olabilir.
Beslenme: Beslenme şekillerine göre köpeklerin vücut kokusu değişebilir.
Mantar enfeksiyonları: Köpeklerde yaygın deri mantarı enfeksiyonunda ağır koku karakteristiktir.
Lezyonlar: Deri erozyonları ve enfekte yaralar vücut kokusunu değiştirebilir.
Parazitler:
- Yüksek seviyede gürültü: Kent merkezleri araç yoğunluğuna bağlı olarak gürültünün çok fazla olduğu yerlerdir. Buralarda yaşayan köpekler her ne kadar bu durumdan rahatsız olmuyor gibi görünseler de gürültü kirliliği onları rahatsız eder. Yaşadıkları durum kazanılmış çaresizliktir.
- Koklanma: Beton binaların arasına sıkışıp kalmış şehir köpekleri, onlar için en önemli duyu olan koku duyularını rahatça kullanamazlar. Bu durum en zorlayıcı noktalardan biridir.
- Park ve yeşil alanların yetersizliği: Büyükşehirlerde köpeğinizle özgürce gezebileceğiniz yeşil alan sayısı sınırlıdır. Köpekler genellikle trafik ve kalabalıkla iç içe gezinti yapmak zorunda kalır.
- Oyun ve egzersiz: Köpeklerin en çok ihtiyacı olan şeylerden biri de oyun ve egzersizdir. Kent merkezlerinde onlara özgürce oyun oynama imkânı sağlayacak alan bulmak neredeyse imkânsızdır.
- Hava kirliliği ve toksik etkiler: Şehirler hava kirliliğinin ve toksik madde miktarının yoğun ve yüksek olduğu yerlerdir. Koklayarak yaşayan bir canlı için tüm bunlara maruz kalmak rahatsız edici ve tehlikelidir.
- Kalabalık:
8 yaşını geçmiş bir köpek için yaşlanma süreci başlamış olarak kabul edilir. 10-15 yıl ömrü olan köpeğin yaşlılık döneminde yorgun ve hassas bir organizmaya sahip olduğunu unutmamak gerekir. Tüm bu yaşlanma sürecinde genetik sebepler, beslenme ve çevresel faktörlere bağlı olarak birtakım hastalıklarla karşılaşmak olasılık dahilindedir. Köpeklerde yaşlılık döneminde görülen bazı hastalıkları şöyle sıralamak mümkündür.
Eklem hastalıkları: Yıllar boyu aktarım ve hareket mekanizmasının direği olan kemik çatı ve eklemler, yaşlanma ve hareketin azalmasına bağlı alınan fazla kilolar, sürtünme ve mineral dengelerin bozulmasıyla sinyaller vermeye başlar. Ağrılı yürüyüş, topallıklar, yatış pozisyonundan harekete geçişte zorlanmalar ve kemik deformasyonları köpeklerde yaşlanmanın getirilerindendir. Bu süreçte eklem desteği hedefli takviyelerle, ağrı kesici ve yangı giderici preparatların kullanılması gerekebilir.
Yaşlılık kataraktı: Yaşlanmayla birlikte gözün lens organının saydamlığını yitirmesi sonucunda oluşan bir durumdur. Yaşlı köpeğinizin bakışlarındaki donuk ve mat ifadenin de sebebi budur. Dostumuz özellikle karanlıkta eskisi kadar iyi bir görüşe sahip değildir ve özellikle merdiven inip çıkmada tökezlemeler baş gösterebilir. Yaşlanmanın doğal süreçlerinin sonuçlarından biri olan katarakt, operatif müdahalelerle daha iyi hale getirilebilmektedir.
Demans: Vücudun orkestra şefi olan beyinde yaşlanmaya bağlı olarak kimyası ve fonksiyonlarında azalma ve aksaklıklar oluşabilir. Yaşlı dostumuz az önce yemek yediği halde tekrar yemek isteyebilir, anlamsız havlamalar, tuvalet alışkanlıklarının bozulması ve aksi davranışlar şekillenebilir. Bilişsel algının bozulmasıyla ortaya çıkan bunama davranışları da yaşlılığın getirilerindendir.
Tiroid fonksiyon bozuklukları: Köpeklerde yaşlılıkla beraber genellikle tiroid bezinin az çalışmasıyla karakterize hipotiroidizm şekillenir. Tüylerde seyrelme ve matlaşma, derinin yapısının bozulması ve kalınlaşması, aşırı kilo alma ve harekete olan isteksizlikle fazla uyuma bu hastalığın semptomlarındandır. Bu hastalık bazı ilaçlarla desteklenerek engellenebilmektedir.
Organ yetmezlikleri:
Birbirinden farklı fiziksel özelliklere sahip onlarca köpek ırkının olması birçok enin de olmasına sebeptir.
En büyük: Great Dane (Danua) köpek ırkları içerisinde en yüksek köpek ırkıdır. Onu bu sıralamada İrlanda Kurt Tazısı takip eder.
En ağır: Dünya üzerinde en ağır köpek ırkı Saint Bernardlar’dır. Onları İngiliz Mastifler takip eder.
En inatçı: İnsanla iş birliği ve eğitim konularında en inatçı olan köpek ırkı Basset Hountlar’dır.
En küçük: