Masayı  devirmek

ANAYASA Uzlaşma Komisyonu’nda masanın önce devrilmesi, ertesi gün yeniden masada toplanmak için çağrı yapılması siyasi kültürümüzü ve huyumuzu yansıtmak bakımdan tipik bir olaydır.

Haberin Devamı

Komisyonu bir akşam öfkeyle bozduk, ertesi sabah toplanmaya çağırdık!

“Anayasa” kavramının gerektirdiği yüksek düzeyde hukuki kavramsal düşünceler yerine siyasi çatışmalar, taktikler davranışlarımıza hükmediyor.
Komisyon zabıtlarını incelediğimde gördüm ki, CHP’liler komisyonu engelleyici davranmışlar, Meclis Başkanı İsmail Kahraman da çıkış yolunu aramak yerine “Komisyon bitti” diye açıklama yapmış.
CHP’liler komisyonun ismine “Darbe hukukundan arınma” ibaresinin eklenmesini istemiş... Anayasa’nın ilk dört maddesinden başka “parlamenter sistem”in esas alınmasını önşart olarak ileri sürmüşler.

 


KOMİSYONUN ADI VE İŞİ

 


Evvela, komisyonun adı ve iş tanımı bellidir, CHP’nin de katılımıyla oybirliğiyle kabul edilmişti. Darbe mevzuatını ayıklamak için ayrı bir komisyon elbette kurulmalı, diğer üç parti de bunu söylemiş zaten. Ama anayasa için kurulmuş bir komisyonun çalışmasını farklı alanlara yöneltmek onu işlevsiz bırakmaktan başka neye yarar?
CHP’liler elbette parlamenter sistemi savunabilir. Ben de parlamenter sistemi savunuyorum. Fakat komisyon devam etmeliydi. Sistemle ilgili konulara, mesela yargı bağımsızlığı, yürütmenin ve yasamanın yetkileri gibi konulara sıra geldiğinde CHP parlamenter sisteme uygun önerilerini o zaman komisyona sunmalı ve savunmalıydı.
CHP’nin bunu en başta önşart halinde ileri sürmesi yanlış oldu.
Meclis Başkanı İsmail Kahraman da “mutabakat olmadığı için” komisyonun dağıldığını söyledi.
Komisyon zabıtlarında Sayın Kahraman “Bu Komisyon bitti” dediğinde, CHP’li üyelerin büyük bir sevinçle “Çok teşekkür ederiz” dedikleri görülüyor.
Öbür üç partinin üyeleri ise liderlerle görüşmek, kararı yarına bırakmak gibi komisyonun devamını sağlayacak yollar önermişler.

 

Haberin Devamı


‘DİPLOMASİ’ İHTİYACI

 


Sayın Kahraman “Komisyon bitti” dememeli, komisyonu sürdürmek için ‘diplomasi’ yapmalıydı. Öbür üç partiden üyelerin önerdiği gibi toplantıyı erteleyebilirdi, liderlerle görüşmeye karar verebilirdi, sistem konusunu önşart sayıp saymamak konusunda CHP’lilere süre verebilirdi...
Başbakan Davutoğlu’nun yaptığı görüşmede komisyonun devamını istediği anlaşılıyor. Dün Sayın Kahraman, komisyon çalışmalarının devamı için bütün partilere yeniden çağrı yaptı. İyi oldu bu.
Komisyonun devam etmesini yürekten temenni ediyorum. Uzlaşmayla bir anayasa taslağı yazacaklarından çok ümitli olduğum için değil... Bazı konularda uzlaşmayla bir miktar daha yeni maddeler yazabilirlerse bu bile “hukuk müktesebat”ımız için bir katkı olur.

 

Haberin Devamı


ZOR KONULAR

 


İşte 2011’de Cemil Çiçek başkanlığında kurulan ‘Uzlaşma Komisyonu’nun yazdığı 60 kadar maddeyi bugün bir “hareket noktası” sayabiliyoruz; az şey değildir bu.
Başbakan Davutoğlu’nun söylediği gibi, komisyonda “kolaydan zora doğru” bir çalışma yapılırsa mesafe alınabilir.
“Zor” konular sistem konularıdır, idarede yetki dağılımının, kuvvetler ayrılığının nasıl tanımlanacağı, yargının nasıl düzenlenebileceği gibi konular...
Devletin karakterini belirleyecek “sistem” konularıdır bunlar. Komisyonda sistem tartışmasının doğru zamanı, o aşamadır.
Şunu da belirtmeliyim: Önceki komisyonda CHP’li üyeler Rıza Türmen ve Atilla Kart birikimli hukukçulardı; müzakere usullerini de iyi bilirlerdi. Bu partinin yeni üyelerini tanımıyorum ama maalesef iyi bir başlangıç yapamadılar.

Yazarın Tüm Yazıları