ABD ne yapıyor?

Cumhurbaşkanı Erdoğan’la Trump’ın yaptığı görüşmeyi Beyaz Saray’ın olumsuz vurgularla açıklaması, buna karşılık Beştepe‘nin düzeltme ihtiyacı duyması diplomasi hayatında pek görülen bir olay değildir. Beyaz Saray’ın yaptığı ayıptır.

Bu konudaki haberi okudunuz.

Amerika’dan bazen olumlu haberler geliyor, “Türkiye’nin güvenlik ihtiyacını anlıyoruz, Rusya aramızı açmaya çalışıyor” diyorlar... Olumsuz haberler geliyor, “Afrin’de istikrarsızlık yaratıyorsunuz, askerlerimiz karşı karşıya gelebilir” diyorlar.


‘GÜVENLİ HAT’
ABD Dışişleri Bakanı Tillerson’ın, Suriye sınırında “30 km derinliğinde güvenlik hattı” kurulması önerisine Türkiye şüpheyle baktı. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun arkadaşımız Hande Fırat’a dediği şudur:

“Süreçte ABD ile güven kaybı yaşandı, güven yeniden tesis edilmeden bu konuların görüşülmesi doğru değil.”

Gerçekten, “30 km derinliğinde güvenli hat” nasıl ve kimin kontrolünde kurulacak? Türkiye’nin güvenliği için mi, YPG’yi korumak için mi işletilecek? Türkiye’nin Ortadoğu’yla irtibatını kontrol altına almak için mi kullanılacak?

Şüphelenmekte Ankara haklıdır.


FIRAT’IN DOĞUSU
Askeri bakımdan Türk ordusunun moral ve teknolojik üstünlüğü tamdır. Bu ana kadar diplomasi de iyi yürütüldü.

Zeytin Dalı’nın ikinci aşaması Başbakan Yıldırım’a göre, Afrin kentidir, “şehir savaşı” demektir bu!

Üçüncü aşama olarak düşünülen Membiç’e yapılacak olası operasyon daha ağır şartlarda cereyan edecek.

Hele de “Fırat’ın doğusu” söz konusu olursa ABD gibi Rusya’nın da karşı çıkması muhtemeldir.




Harita’da sarı renkte görüldüğü gibi, Amerikalıların ve Rusların bulunduğu Membiç halledilse, YPG buradan çıkarılsa bile, Fırat’ın doğusunda çok geniş bir alan YPG’nin elindedir ve ABD asıl burada YPG’yi silahlandırmıştır.

Türkiye’nin çok geniş alanlarda denetim sağlamasını Rusya ve has müttefiki Esad da istemez. Siyasete ve diplomasiye çok büyük iş düşüyor.

Geniş kapsamlı operasyona gerek kalmadan çözüm bulunmalıdır.


ORTADOĞU’DA KAOS!
Bu yönde ABD’nin sorumluluğu büyüktür. “Rusya Türkiye ile aramızı açıyor” diye kaygılandığına göre, yeniden güven tesisi için Membiç’ten YPG’yi çıkarmalıdır.

Hatta DAİŞ sahada zayıflatıldığına göre, bununla orantılı olarak, YPG’nin elindeki silahları geri almaya başlamalıdır.

ABD bu adımları atarsa, “güven krizi” çözülmeye, Ankara-Washington ilişkileri normalleşmeye başlar.

“Müttefik” olmanın gereği budur.

Buna Ankara kadar Washington’un da ihtiyacı vardır. ABD’nin YPG’yi desteklemeye devam etmesi, Irak ve Barzani’yi de tedirgin eder, Moskova’nın kapısını çalmak zorunda bırakır.

Çünkü “KCK Projesi” Türkiye kadar onları da hedef almaktadır.

ABD’de aklını kaybetmemiş olanlar, tüm bölgeyi nasıl bir kaosa ittiklerini görmelidir.

Bütün bunları, bu akşam saat 20.30’da CNN Türk’te Eğrisi Doğrusu programında, eski Genelkurmay Başkanı Sayın Org. İlker Başbuğ’a soracağım.