Üç gün sonra aynı alanda Kemal Kılıçdaroğlu’nu da izledim, ama Samsun gezim nedeniyle izlenimlerimi aktarmayı biraz gecikmeli, bugüne bıraktım.
Kılıçdaroğlu ile yolculuğa Kırşehir mitingi sonrası başladım.
Kütahya gibi CHP’nin milletvekili çıkaramadığı bu ilden ayrılırken memnundu, referanduma göre en az iki katı kalabalığa hitap ettiğine inanıyordu.
O gün itibariyle 26 (Dün 37 oldu) il ve 79 ilçede halka seslenerek 2001 sonrası Erdoğan’ı geçen ilk lider olmayı başaran Kılıçdaroğlu, iki merkezden, Muş ve buluşmamızdan iki saat önce ayrıldığı Kayseri Yahyalı’dan çok etkilenmiş.
“Buralarda neredeyse yoktuk, bu kez binlere seslendim. Arkadaşlara, ‘Bize oy verirler mi’ diye sordum, ama gelip dinlemeleri son derece önemli” dedi.
KONUŞMALARA HAZIRLIK EKİBİ
Uçakta Erdoğan’ın Kütahya konuşmasına vâkıf olduğunu gördüğüm Kılıçdaroğlu, Kırşehir’de de öncekilerine göre daha akıcı konuştu diyebilirim.
Anladım ki birkaç gün önce Ankara’da oluşturulan yeni özel bir ekip güncel konu ve tartışmalarla ilgili kendisini bilgilendirmeye başlamış.
Kütahya 2007’de AKP’nin yüzde 62, CHP’nin yüzde 8 oy aldığı bir il.
Mitingleri baz almıyorum, ama bu Kütahya’da, AKP alanı tamamen doldururken, CHP de en kötümser bakışla aynı kalabalığın yarısına ulaştı.
Sonrasında Kılıçdaroğlu da, “Referandumda kalabalık ancak ortadaki havuza ulaştı. Bu kez havuz ortada kaldı” diye memnuniyet ifade ederken CHP’liler de 20 yıldır ilk kez böyle bir miting yaptıklarını söylediler.
Kılıçdaroğlu, hitabette eskiye göre ilerleme kat etmiş olsa da hâlâ kesik cümlelere rastlamak mümkün ve konuşma metni, hem Başbakan’ınki kadar güçlü bir kurguya sahip değil hem de vurgular yeterli güçte yapılamıyor.
Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ı eleştirdiğinde alanı etkiliyor ama şu ilginçti:
Örneğin kısa süreli ve bedelli askerliği anlatırken sıradan alkış alan Kılıçdaroğlu, “Oğlun 28 gün askerlik yaparken ülkeyi kim savunacak aklına gelmiyordu ama” dediğinde alanda çığlık patlamasına neden oluyor.
O KADINLARIN DÜNYASI DEĞİŞİYOR
Notlarına bakarak konuşsa da bazen atlama yaptığını da fark ettim.
Çünkü, Kütahya’dan ayrılırken uçakta, Erdoğan’ın, “Sen çıraksın, amatör kümede oynuyorsun, muhatabım değilsin” sözlerine atıfla, “Tüh ya, ‘Böbürlenme padişahım senden büyük Allah var’ diyecektim; unuttum” dedi.
Erdoğan’ın Demirel’e yönelik eleştirilerine ilk kez Kütahya’da yanıt vermesini, “Burası bir dönem silme Demirel’e oy verdi” diye açıklayan Kılıçdaroğlu, merkez sağdan CHP’ye yönelen, üye olan binlerce kişi olduğunu örnekleriyle aktarıp Erdoğan’ın bu eleştirilerinin ters tepeceğini savundu.
CHP liderini dinlerken, hani televizyon reklamlarını mitinglerden daha çok önemsediği sonucunu çıkarmak dahi olası.
Sürekli olumlu dönüşler aldıklarını belirtirken kanallara ve programlara uygun reklam verdiklerini, izleyici profilini dikkate aldıklarını anlattı.
Bir cümleye “Hele Samanyolu TV ile Kanal 7” diye başlayınca arkasını merakla beklemeye başladım. Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:
“Reklamlarımızla bu kanalları izleyen, özellikle kadın seçmenin dünyasını değiştiriyoruz. Sabah namazı sonrası televizyonu açan bu vatandaşımız karşısında kendisiyle ilgili projelerimizi buluyor. Reklam kampanyamızla hiç giremediğimiz evlere ilk kez giriyoruz. Reklamlar çok tuttu, ikinci versiyonları geliyor, onlar da çok iyi olacak.”