Paylaş
Hürriyet okurları ısrarla “Vergi ve prim borcuna yapılandırma var mı?” diye soruyor, ardından da “Aman Hocam bu konunun peşini bırakmayın, sık sık yazıp ilgililere hatırlatın” diyorlardı..
Son zamanlarda özellikle TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken’in ısrarla esnaf ve sanatkârın, birikmiş vergi ve sigorta primi borcunu gündeme getirmesi, devletin toplam vergi ve sigorta primi alacağının, faiziyle 100 milyar lirayı aşması ve yaklaşan referandum, yeniden yapılandırma beklentilerini artırıyordu.
BAŞBAKAN’IN TALİMATI
Geçtiğimiz hafta, Başbakan’ın da katıldığı TESK’in düzenlediği iftar yemeğinde, Bendevi Palandöken yine esnafın vergi ve prim borcu sorununu gündeme getirip, yeni bir yapılandırmanın şart olduğunu belirtti. Palandöken’in ardından konuşan Başbakan da;
“Birikmiş vergi ve sigorta primi borçlarının yapılandırılması suretiyle, ödeme kolaylığı sağlanması konusunun incelenerek bir çözüm bulunması için” ilgili bakan ve bürokratlara talimat verdi.
ALACAĞIN TUTARI
Vergi, SSK ve Bağ-Kur prim alacakları, tablolarda da gösterildiği gibi, faiziyle birlikte 100 milyar liranın üzerinde.
Başka bir anlatımla, 2010 yılı bütçe açığı hedefinin iki katından fazla.
2010 yılının ilk 6 ayına ait belli olan bütçe açığına göre bir kıyaslama yaptığımızda, bu açığın 8 katı birikmiş alacak var.
NE OLABİLİR?
Borcu olan yüzbinlerce esnaf, sanatkâr, tüccar, şirket ve sade vatandaşın (emlak vergisi, Motorlu Taşıtlar Vergisi gibi kişisel borçları nedeniyle) en çok merak ettikleri konu bu.
Kuşkusuz yapılandırmanın nasıl olacağı, ilgili bakanlıkların çalışmaları netleşince belli olacak.
GECİKME ZAMMI
Ancak kimse birikmiş vergi ve prim borcunun, bir kısmına af beklemesin.
Borcunu zamanında ödemek için banka kredisi kullanan ya da gayrimenkullerini satıp ödeyenler, haklı olarak ”af” olayına “Biz zamanında, satıp savıp borcumuzu ödemekle hata mı ettik?” diye tepki gösteriyorlar.
Bu nedenle, vergi aslı ile prim aslına af değil, uzun vadeli taksitlendirme, faizlerde de indirim söz konusu. Bu aşamada;
- Borçların önemli bir kısmını teşkil eden ve deyim yerindeyse “tefeci faizi oranı” esas alınarak hesaplanan faiz, gecikme cezası ya da gecikme zamlarının, “enflasyona göre”
revize edilmesi,
- Enflasyona göre yeniden hesaplanan ve tutarı ciddi anlamda düşecek olan faizler ile vergi ve prim aslının, dondurulup, yıllık yüzde 2 ya da 3 faizle 30-40 ay süre ile taksitlendirilmesi,
söz konusu olabilir.
Bu düzenleme için yasa çıkması gerektiğinden, Meclis’in açılmasını beklemek gerekiyor..
Gecikme zammı da indiriliyor
BU köşede ısrarla dile getirdiğimiz aylık yüzde 1.95 yıllık yüzde 23.40 gecikme zammı ve faizi oranlarının aşağı çekilmesi önerimiz, Bakanlar Kurulu’nun gündemine alındı. İndirilen oranların önümüzdeki günlerde Resmi Gazete’de yayımlanması bekleniyor.
Paylaş