Şaka değil gerçek

Ancak okuduğunuzda “Yok canım bu kadar da olmaz.” diyeceğiniz kadar, inanılması zor bir olay..


KAMYONCULARIN ÖZEL RİCASI


Konu kamyoncularla ilgili ama olay kamyoncu ötesi bir TBMM trajedisi..
Yaşanmış olayda, bir grup nakliyeci, kendi illerinin milletvekilleri ile sohbet ederken, söz dönüp dolaşıp, kamyoncularla ilgili “hayat standardı” uygulamasına geliyor.
Kamyoncular, kendilerini gözeten bir düzenleme yapılmasını istiyorlar. Milletvekilleri de “Merak etmeyin, şu anda vergi kanunları görüşülüyor. Bir önerge verir, lehinize sizi koruyan bir hüküm eklettiririz” diyorlar.
Ardından, şöyle bir önerge veriyorlar:
“11 ve daha yukarı taşıtla, münhasıran nakliyecilik faaliyetinde bulunan mükellefler hakkında, hayat standardı temel gösterge tutarının yüzde 75’ine kadar indirmeye Bakanlar Kurulu yetkilidir. Bu yetki, taşıtların yaşlarına göre gruplandırılarak, farklı oranlar uygulanmak suretiyle de kullanılabilir. Bir araçtan yaşına bakmaksızın yalnız bir hayat standardı vergisi tahsil edilir.”


OLMAYAN VERGİ


Maliye bürokratları, önergeye itiraz edip, milletvekillerini uyarıyorlar ama boşuna.. önerge oylanıyor ve kabul ediliyor.
Şimdi diyeceksiniz ki “Ne var bunda? Maliye bürokratları niye itiraz ediyorlar?”
Efendim vergi yasalarında “hayat standardı vergisi” diye vergi yok da onun için!
Ne zamandan beri mi yok?
Hiç olmadı ki!..
Sonunda.. olmayan vergi ile ilgili yasa çıktı. Olay tam bir skandaldı!
Neyse.. bu köşede “Böyle bir vergi yok” diye ısrarlı olarak uyardık, uyardık.
Sonunda, bir yasa çıktı ve olmayan vergi hiç uygulanmadan, yürürlükten kalktı!

GÜNÜN SÖZÜ

İnsanı yoran yaşadığı hayat değil, taşıdığı maskelerdir.
Shakespeare

İSTANBUL’LU İŞADAMLARI NİÇİN GİZLENİYOR?

EN çok kazanç elde eden 100 gelir vergisi mükellefinden;
2011 yılında 13’ü,
2012 yılında 16’sı,
2013 yılında 30’u
isimlerinin “gizli” tutulmasını istemiş!
Görüldüğü gibi, İstanbullu işadamlarından “gizlenenlerin sayısı” sürekli artıyor.
Bakalım 2014 yılı kazançlarını ilk 100’den kaçı gizleyecek?

Yüzde ısrar etme

Yüz’de ısrar etme, “Doksan da olur”.
İnsan dediğinde, “Noksan da olur”.
Sakın büyüklenme, “Elde neler var”.
Bir ben varım deme, “Yoksan da olur”
Hatasız Dost Arayan, Dosttan da olur... Hz. MEVLANA
(Teşekkürler Hayreddin ERDEM)

DELİ SAYISI

1960’lı yıllar, Elazığ Akıl Hastanesinden her nasılsa 423 akıl hastası kaçar ve Elazığ’ın cadde ve sokaklarına dağılırlar. O zamanın ünlü doktoru Mutemet Yazıcı hastanenin başhekimidir.
-”Doktor bey, ne yapalım?” diye akıl danışırlar.
Mutemet Bey personeline;
“Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin!..” der.
Doktor önde birkaç personeli arkasında “düt düt” diye trencilik oynayarak Elazığ’ı dolaşırlar. Bütün deliler bu kuyruğa girip vagon olurlar.
Hastaneye geldiklerinde sayı 612 kişidir...
(Teşekkürler Bülent AKARCALI)

SAĞIR ADAM

Görevli Melek ‘öbür tarafa’ giden 10 erkeği karşılayıp sıraya dizmiş, “Hayatı boyunca karısından başka kızlara da ilgi duyanlar uygun adım Cehenneme marş marş!..” diye bağırmış, dokuz tanesi rap rap rap Cehenneme doğru uygun adım giderlerken birisi ’esas duruş’ta yerinde çakılmış kalmış,
“Heyy!..” diye yine bağırmış melek “Giderken şu sağır herifi de yanınıza alın!..”
(Teşekkürler Yıldırım TUNA)