KDV'de mizah konusu bazı oranlar

- Viskinin KDV'si de yüzde 18, hasta ve yaralılara, ameliyat olacaklara verilen kanın ve serumun KDV'si de yüzde 18'di. Bu düzeltildi kanın KDV'si yüzde 1'e, serumun KDV'si de yüzde 8'e indirildi.

- Yufka ekmeğin KDV'si yüzde 18, francala ekmeğin KDV'si ise yüzde 1 idi. Yufka ekmeğin KDV'si de yüzde 1'e indirildi.

DEVAM EDEN KOMEDİ

KDV komedisi halen devam ediyor. Şu anda uygulanan KDV oranları arasında, öyle oranlar var ki, fıkra gibi... Okuduğunuzda, dayanamayıp gülüyor, gülerken de acı acı düşünüyorsunuz. İşte bunlardan birkaçı;

Ekmeğin ve yufkanın KDV'si yüzde 1, açlığınızı bastırmak için aldığınız simitin KDV'si yüzde 18... Öte yandan havyarın KDV'si de yüzde 18...

Leblebi, fındık, fıstık ve kabak çekirdeği vatandaşa satılırsa KDV'si yüzde 18, toptan satılırsa sadece yüzde 1...

Kuru üzüm, kuru incir, kuru kayısı, ceviz ve antep fıstığı vatandaşa satılırsa yüzde 18, toptan satılırsa yüzde 1 oranında KDV'ye tabi...

Dergiler, Türkiye'deki bir matbaaya bastırılırsa, yüzde 18, yurtdışındaki bir matbaaya bastırılıp dergi olarak ithal edildiğinde, yüzde 1 oranında KDV'ye tabi...

Evde içilen içme suyunun KDV'si yüzde 18, viskininki de yüzde 18...

Kefenden de yüzde 18 KDV alınıyor, lüks bir mağazadan alınan milyarlık kıyafetten de...

Özel okullar ve kreşlerden yüzde 8 KDV alınırken, dershanelerdeki bilgisayar kursu, yabancı dil kursu ve üniversite ve mesleki okullara hazırlık kursundan yüzde 18 KDV alınıyor.

Lokantaların et, un, pirinç, nohut ve fasulye alışında giriş KDV'si yüzde 1, çıkış ise yüzde 18 olarak uygulanıyor.

Şeker pancarından elde edilen şeker yüzde 8, şeker kamışından elde edilen şeker ise yüzde 18 KDV'ye tabi.

Paketlenmiş kuru çaydan yüzde 8 KDV alınırken, açık dökme çaydan da yüzde 18 oranında KDV alınıyor.

İlaçtan da yüzde 18 KDV alınıyor, makyaj malzemesinden de...

Vergi, adından da anlaşılacağı gibi, ‘Katma Değer Vergisi’, yani katma bir değer olduğunda, bu verginin alınması gerekiyor. Peki, hastaneye yatarken, iki kollu olarak girip, bir kolu kesilen ya da sağ girip ölü çıkan yönünden nasıl bir katma değer sözkonusu ki, kolu kesilenden ve ölüden yüzde 18 Katma Değer Vergisi alınıyor? Aslında, burada katma değer yerine ‘eksilen bir değer’ yok mu? Ya morgdaki ölüye ne demeli... Adam ölmüş, burada katma değer nerede? Hastaneye sağ gelmiş, ölü çıkıyor.

Yukarıdakilerin bir kısmını daha önce de yazdık. Aslında tamamını yazsak, gazetenin tam sayfasını doldurur.

20 SANTİME 20 MİLYAR KDV

Daha önce Hürriyet'te örnek vererek yazdık. Konutlarda KDV'nin oranı; net alanı 150 metrekareye kadar olanlarda yüzde 1, aşanlarda ise yüzde 18... İstanbul'da Bahçeşehir projesi kapsamında 120 milyar TL'ye satılan konutlar, 150 metrekareyi 20 santimetrekare aşmış. Sen misin aşan, 150 metrekare için 1 milyar 200 milyon TL ödemesi gereken vatandaş, 20 santimetrekare aştığı için yüzde 18'den 21 milyar 600 milyon TL KDV ödüyor. Yani ancak bir saksı konulabilecek 20 santimetrekare için 20 milyar TL.

KALP PİLİ VE TAKOGRAF CİHAZI

Kalp hastalarına takılan ve onlar açısından yaşamsal önemi olan kalp pilinin KDV'si yüzde 18, bazı araçlara takılan takograf cihazının KDV'si ise yüzde 8...

By pass olan hastanın ödediği KDV'de yüzde 18, güzelleşmek için estetik ameliyat yaptıranların ödediği KDV'de yüzde 18...

Önce Maliye'nin, ardından da Bakanlar Kurulu'nun bir hamle yapıp, mizah konusu bu oranları düzeltmesi gerekiyor...



Bak şu afacana

Çocuklara, bazı şeyleri söylerken, lafı dolandırıp, yanlış benzetmeler yapılması, çok doğru değil. Aslında çocukların bir kısmı, doğru olanı biliyor. Örneğin, çocuk annesine sormuş;

- Anne sen nasıl doğdun?

- Beni bir leylek getirmiş yavrum.

Ardından babasına gitmiş;

- Baba sen nasıl doğdun?

- Bir lahanın göbeğinden çıkmışım yavrum.

Sonra babaannesine gitmiş;

- Babaanneciğim sen nasıl doğdun?

- Ben bir yumurtadan çıkmışım evladım...

Çocuk, gidip hatıra defterine şöyle bir not düşmüş; bizim ailede normal bir doğum olmamış!..

Bazı çocuklar da, anne-babasının söylediğine inanır ve hep öyle düşünür. Bununla ilgili olarak da, yaşanmış bir örnek var.

Çocuğun yemeğine çok fazla tuz döktüğünü gören annesi müdahale etmiş;

- Yavrum, yemeğine o kadar çok tuz dökme, yemeği çok fazla tuzlu yersen karnın davul gibi şişer!..

Çocuk bu uyarı üzerine, çok korkmuş ve artık yemeğine tuz dökmemiş.

Birgün, anne-baba çocuğu da alıp, yakın bir aile dostlarının kokteyline götürmüşler. Yemekte, bizim afacanı gören çok sevmiş ama en çok sevip okşayan da, genç bir hamile kadınmış. Çocuk, yakın ilgi üzerine dayanamamış;

- Teyzeee, ben seninle ilgili önemli birşey biliyorum, söyleyeyim mi?

- Neymiş bakalım, söyle...

- Ben senin ne yiyip de, karnının böyle davul gibi şiştiğini çok iyi biliyorum!..



THY’nin Euro-dolar hesabı

Bir süre önce, THY Atina Bürosu'nda yaşadığımız bir olayı anlatmış ve Atina-İstanbul-Ankara uçuşumuzla ilgili iç hat bilet saatinin değiştirilmesi için, 50 USD karşılığı 52 Euro istenildiğini, Euro'yu karıştırmadan 50 Dolar verilmesi önerimizin de kabul edilmediğini yazmıştık. Ardından da, 'Euro Dolardan daha değerli, bu hesaplama nasıl oluyor?' diye sormuştuk.

THY Basın ve Reklam Müdürü imzasıyla bir açıklama geldi. Aynen şöyle; 'Dolar kurunun sürekli değişim göstermesi sebebiyle, Atina'da işlemler birçok havayolunun uyguladığı şekilde Euro ile gerçekleştirilmekte ve Euro/Dolar değerlendirilmesi sistemden alınan pariteye göre yapılmaktadır.'

Ne anladınız bu açıklamadan? Bizim anladığımız, lafı dolandırıp, 'Dolar Euro'dan daha değerli' demeye çalışıyorlar ama buna kimse inanmaz ki!.. Mecbur musunuz yanlışı savunmaya? Hatayı kabul edip, düzeltin bir de özür dileyin olsun bitsin...



Hiçbir şey ayağınıza gelmez; en azından iyi olan hiçbir şey. Herşeyi gidip almanız gerekir.

Charles Buxton