IMF (Uluslararası Para Fonu) bugünlerde yine ekonominin gündemini oluşturuyor...
IMF yetkililerinin ani bir kararla Türkiye’ye çağırılmaları, herkes için olduğu gibi, IMF heyetinde yer alan uzmanlar için de sürpriz oldu. IMF yetkilileri ile 2005, 2006 ve 2007 yıllarını kapsayan ekonomik programların, makroekonomik çerçevesi ve yapısal reformların teknik düzeyde görüşülmesi, faiz dışı fazla, cari açık ve sosyal güvenlik açığı gibi konularda, bazı senaryoların üzerinde durulması bekleniyor.
Türkiye, IMF’nin en alacaklı olduğu üç ülkeden biri olması yönüyle de ayrı bir özellik taşıyor. IMF’nin Türkiye ekonomisi ve alınacak önlemlerle ilgili bazı tahmin ve önerileri, zaman zaman tepki ve eleştirilere de neden oluyor.
EMEKLİLERE VERGİ
Basından da izlediğiniz gibi, IMF’nin son parlak fikri (!), emeklilere ödenen aylıklardan vergi kesilmesiyle ilgiliydi... IMF yetkilileri, daha önce Türkiye'de sürdürdükleri görüşmelerde, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma teşkilatı (OECD) ülkeleri arasında, yalnızca Meksika ve Türkiye’de emekli aylıklarından vergi alınmadığını belirtip, bu öneriyi gündeme getirmişlerdi.
Belli ki IMF yetkilileri, Türkiye’deki emeklilerin durumunu bilmiyor ve bazı ülkelerdeki emeklilerin aylık gelirleri ile karıştırıyorlar. Türkiye’de emeklilerin çoğunun aldığı aylık, yoksulluk sınırının bile altında olup perişan durumdalar. Bırakınız yüzde 15 vergi kesintisini, aksine yetersiz olan emekli aylıklarına, acilen zam yapılması gerekiyor. Nitekim, gelen tepkiler üzerine, sırasıyla Maliye Bakanı Unakıtan, Devlet Bakanı Babacan ve Başbakan Yardımcısı Şener, emekli aylıklarından vergi kesintisi yapılmayacağını açıklamak zorunda kaldılar.
Daha önce yazdık; iki milyona yaklaşan beyannameli gelir vergisi mükellefinin, çoğu asgari ücretlinin altında vergi ödüyor. Önceki gün Hürriyet’te okudunuz; şirketlerin bu yıl ödedikleri vergi, son derece sembolik düzeyde. Ayrıca, kár payı ve temettü gelirlerinde, 28 milyar liraya kadar beyanname ve vergi yok. Birkaç yüzmilyar liraya kadar olan Hazine bonosu ve devlet tahvili faiz gelirinde de, beyanname ve vergi yok. Kayıtdışı ekonominin ve buna bağlı vergi kaçağının boyutları yüzde 65’e ulaşmış durumda. Tüm bunlar dururken, karnını zor doyuran emeklilerden vergi alınmak istenilmesi olayında, belli ki birileri IMF’yi‘emeklilerde büyük vergi potansiyeli var’ diye yanıltmış!..
Geçen yılın sonlarında da IMF, emeklilere ve ücretlilere ödenen vergi iadesinin kaldırılmasını istemişti. Belge düzeninin yerleşmediği, kayıtdışılığın giderek arttığı bir ortamda, bunun son derece yanlış olacağı belirtilerek, bu istek reddedilmişti. Belli ki bu olayda da IMF’yi birileri yanıltmıştı!..
YÜZDE 500’LÜK YANILGI
IMF’nin bir yanılgısı da ‘Vergi Barışı’ yasası nedeniyle toplanacak gelirle ilgili. IMF’nin ‘En fazla 750trilyon lira toplanır’ tahmininde, büyük sapma oldu. Geçtiğimiz ay 3 katrilyon 600 trilyon liralık tahsilatla, IMF tahminindeki yanılgının, yüzde 380’i bulduğunu yazmıştık. Eylül sonu itibariyle 4 katrilyon 500 trilyon liraya ulaşacağı tahmin edilen tahsilatla, IMF’nin gelir tahmini yanılgısının, yüzde 500’ü bulmasıbekleniyor.
Vergi Barışı nedeniyle, yaptığı tahminde ortaya çıkan yüzde 500’lük yanılgıyı da görünce, akla ister istemez ‘IMF’yi Kim Yanıltıyor?’ sorusu geliyor.
İşin doğrusu, IMF’nin kontrol ettiği bir ekonomik düzende, insanın kendini güvende hissetmesi çok zor...