EKONOMİK kriz, vergi incelemelerinin yapılmasına engel değil. Bugünlerde, özellikle arazi ve arsa satışlarına yönelik, vergi incelemeleri yoğunlaştı.
Milyonlarca hatta onmilyonlarca YTL’lik arazi ve arsa rantları, büyüteç altına alındı.
Şimdiye kadar, bazı uyanıklar (!); odacı, kapıcı, hamal, çoban, bulaşıkçı, amele, alkolik hatta akıl hastalarının adına şirketler kuruyor, ardından da bu kişileri şirket yöneticisi gösterip, her türlü kaçakçılık ve sahtekarlığı yapıyorlardı.
Yasalarda yer alan ve yıllardır giderilmeyen bir boşluk nedeniyle, bu kişilere hálá "Arkadaş, sen kimsin, necisin, milyonlarca YTL sermayesi olduğu belirtilen şirketi nasıl kurdun?" diye de sorulamıyor. Yasalarda bunu engelleyen değişiklikler de nedense bir türlü yapılmıyor.
ŞİMDİ DE ARSALAR, VİLLALAR
Bu arada, ilginç bir gelişme daha var. Kapıcı, odacı, hamal, çoban, bulaşıkçı, amele derken, şimdi de emlak zengini şoför, sekreter ve sevgililer ortaya çıktı.
Büyük kentlerin çevresinde ya da tatil yörelerinde, bir takım arsalar ve villalar, bu kişiler adına alınıyor. Bakıyorsunuz; aylık gelirleri ya asgari ücret düzeyinde ya da hiç yok. Aldıkları gayrimenkullere bakıyorsunuz; bir-iki tane değil, bir sürü...
Alınan gayrimenkullerin, özellikle arsa ve arazilerin bir özelliği var. O da şu; gelişen yol güzergahlarında ya da imar geçecek yerlerde alınıyor, bir süre sonra oradan, büyük bir yol, imar ya da metro geçiyor. Böyle olunca, değeri kısa süre içinde 5-10 kat artıyor. Bu gayrimenkuller satıldığında, parası da perde gerisindeki asıl sahibine ya da sahiplerine aktarılıyor.
Uzun süredir yeterince üzerine gidilmeyen gayrimenkul satışları ile ilgili olarak, son günlerde yapılan vergi incelemelerinde arsa ve arazi rantlarının ve arsa karşılığı daire alıp satanların üzerine gidiliyor. Bu arada sekreterler ve işçiler adına maskelenen gayrimenkul satışları da ortaya çıkartılıyor.
VERGİLER BUHARLAŞIYOR
Bir kez daha belirtelim, yürürlükteki vergi yasalarına göre;
- Gayrimenkullerin satınalma tarihinden itibaren 4 yıl (1 Ocak 2007’den itibaren edinilenlerde 5 yıl) içinde elden çıkartılmasından sağlanan kazanç "Değer artışı kazancı" olarak, gelir vergisine tabi tutuluyor (Gelir Vergisi Kanunu, Mükerrer Md.80/6).
- Gayrimenkul alım-satım işleriyle devamlı olarak uğraşanların ise, bu faaliyetlerinden elde ettikleri kazanç, "ticari kazanç’ olarak gelir vergisine tabi tutuluyor (GVK.Md.37/4).
- Arazilerin, iktisap (edinme) tarihinden itibaren 5 yıl içinde parsellenmesi ve bu süre içinde ya da daha sonraki yıllarda, kısmen ya da tamamen satılmasından elde edilen kazanç da "ticari kazanç" olarak gelir vergisine tabi tutuluyor (GVK.Md.37/6).
Yukarıdaki yasa maddelerine göre; odacı, şoför, sekreter ya da sevgili, kim olursa olsun, bunların aldıkları arsa, arazi ve evlerin, satılmasından sağlanan kazançlar gelir vergisine tabi. Kanunun bir maddesinden kaçsalar, öbür maddesine yakalanacaklar. İlgili maddeleri okuduğunuzda, olayın vergiye tabi olduğu çok net.
- Tapu kayıtları ve banka hesaplarına yönelik incelemelerde, arazi ve arsa satışları saptanıyor ve banka hesaplarına giren milyonlarca YTL’nin üzerine gidilerek, paranın kaynağına ve gelir elde eden perde arkasındaki kişinin kimliğine ulaşılıyor. Ondan sonra da olayın arkası çorap söküğü gibi geliyor...
Özetle vergilerin; şoför, odacı, sekreter ve sevgililerde buharlaşması bundan sonra zorlaşıyor!..