Huzur talebi

Cumhurbaşkanlığının ikinci tur oylaması haftaya eda ediliyor.
Parlamento seçimleri ise tamamlandı.
Neticede bu ülke 75 yıllık bir geçmişi olan demokrasisini işletti.
Milli iradenin teşekkül etmesi ne ölçüde bir başarı ise, maalesef seçim süreçlerinin sert bir tonda geçmesi de artık yorucu geliyor
Siyası dengelerin yarı yarıya olduğu bir ortamda memleket bütünlüğü açısından bir arada yaşamak en net gerçekliğimiz.
Bu sebeple, hiçbir taraf diğerini “cennet- cehennem, aydınlık-karanlık...” benzeri ikilemlerle sıkıştırmamalı.
Birbirine diş bileyen ve tahammüllerinin sınırında yaşayan bir toplum ve devlet yapısı sürdürülemez.
Hiç şüphesiz hepimizin yaşam tarzı anlayışı ve dünya görüşü farklılığı dokunulmazımızdır.
Ancak demokratik tolerans her bir ferdimizin içine işlemek durumunda.
Özetle; bu coğrafyaya, Anadolu’nun güzel insanlarına, kadim kültürlerimize “toplumsal yarılma” görüntüleri yakışmıyor, kahir çoğunluğumuz huzur ve istikrar istiyor.
Kaldı ki, muhalefet bir yıl sonrasında da aradığı zemini bulabilecek.
Yerel seçimlerde yine hep birlikte milletin tartısına çıkılacak.
Şu aşamada kaybedenler “özeleştiri” yapmalı, kazananlar ise, ölçüsü kaçan vaatlerle nasıl başa çıkılacağını düşünmeli.
Bu ülkede hiçbir seçim sonucu yeni bir dünya başlangıcı veya sonu değildir.