CHP yenilenmeyi becermeli

Haberin Devamı

LİBERAL demokrat kanattan cumhuriyete dair yapılan en katı eleştirilerin bile hakkını teslim ettiği bir husus vardır.
Cumhuriyet biçimlendirmeye çalıştığı insan profiline “laiklik” kavramınını ısrarla benimsetmeye çalışmıştır.
Tamam katı “laik” uygulamalar pek çok demokratik probleme yol açmıştır. Ama bugün giderek daha net görülmektedir ki huzurlu ve evrensel bir demokratik iklim mutlaka bu ilkenin vazgeçilmezliğinde yaşanabiliyor.
Laiklik, din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması boyutunun yanı sıra din ve vicdan hürriyetini temin eden tarafsız ve adil bir devlet anlayışını da yansıtır.
Laiklik ısrarı
Laiklik yoksa, doğal olarak onun boşluğunu dini kurallar dolduracaktır.
Din, anlayışı icabı kitleleri ümmet olarak değerlendirdiğinden, onun anonim tutumu bireyselliğin gelişmesine engel olur.
Laiklik bu yönü itibariyle, ümmetin bir ferdi olmaya itirazın zemindir.
Şüphesiz “yeter şart” değildir. Ama bireyselleşmeye giden yolun ön şartı laik kültürü benimsemektir.
Pek tabii, bireyselleşme talebi de evrensel demokrasinin olmazsa olmazıdır.
Diyeceğimiz, laiklik ilkesindeki ısrarı nedeniyle cumhuriyetimiz kaliteli bir demokrasiye geçişin altyapısını oluşturmuştur.
Bugün, bu ülkenin kendilerinden ibaret olmadığını giderek kavrayan ve “mesnetsiz elitist pulları” dökülen geniş kitleler, kendilerine enjekte edilmiş laiklik kalitesi sebebiyle, özgürlükçü bir demokratik modele, Türkiye toplumu içerisinde en az mesafesi olanlardır.
Çok ihtiyaç var
Ve belirtmek gerekir ki, bu kitle ağırlıklı olarak CHP’ye oy vermektedir.
CHP, sahip olduğu bu hazinenin ne ölçüde farkındadır, bu husus açıkça tartışmalı gözüküyor.
Maalesef ulusalcılığın bir başka tür ümmetçilik olduğunu, angaje zihinler yetiştirmenin bir marifet olmadığını kavramayan demode anlayışlar, hala CHP üzerinde belirli bir etkiye sahipler.
Kılıçdaroğlu, bu anlamıyla partide bir dönüşüm başlatan kişi.
CHP, Ecevit’le 1970’li yıllarda kısmen denediği değişim rüzgarını son dönemdeki söylemleriyle tekrarlamaya çabalıyor.
Diyarbakır’da yapılan açıklamalar, İhsanoğlu konusunda ezber bozan yaklaşımlar, Mansur Yavaş tercihleri…
Tüm bunlar yeni bir CHP’yi işaret ediyor.
Böylesi bir yeni CHP, köhnemiş örgüt yapısını tasfiye ettikçe, sahip olduğu laik damar üzerinden, halka değen, samimi, özgürlükçü bir demokratik parti oluşturabilir ve inanın Türkiye’nin böyle bir dönüşüm becerisine çok ihtiyacı var.

Haberin Devamı

Kestirmeden demokrasi olmaz

Haberin Devamı

LAİK kesim 12 yıl kesintisiz süren Akparti iktidarından biraz ürktü hatta yıldı.
O yüzden “demokrasi gelsin, herkes birbirini tolore etsin, en azından ben buna itiraz etmem” mesajını veriyor. Ama bu işler kolay değildir. Demokrasi bir hazım, deneyim ve tutarlılık meselesidir.
Mesela, demokrasi bağlamında Kürt meselesine nasıl yaklaşacaksınız, demokrasinin gerekleri ile yüzleşmeye ne kadar hazırsınız, dünyanın o bizim bildiğimiz dünya olmaktan hızla uzaklaştığının farkında mısınız, hele yaşadığımız coğrafyada mutlak üniter yapıların devamının imkansız olduğunu görüyor musunuz?
Yani, “tamam kabul ediyoruz, eşit vatandaşlık temelinde bir düzen kuralım, ancak öyle özerklik, statü, aşırı güçlü yerel yönetimler falan olmasın” söyleminin kutuplaşma anlamına geldiğini idrak ediyor olmamız lazım.
Diyeceğimiz, pek tabi bunlar kabulünde zorlanacağımız sorular.
Ancak, demokrasi zaten “kestirme” çözümlere hep gülümseyerek bakmıştır.
Kılıçdaroğlu’yla umut
Bakınız, sıklıkla ifade ettiğimiz gibi, demokrasi evvelemirde insanların alt kimliklerinin, tedirginlik duymadan, dayanışmalarını engellemeden, rezervsizce, özgürce, doyasıya, yaşadıkları bir zemin gerektiriyor.
Bu tatmin sağlandıktan ve devamlılığı konusunda hiçbir endişe duyulmadıktan sonradır ki, bu özgüven üzerinden “bireyselliğin” yeşerdiği, salt “insan” olmanın ön plana çıktığı bir bilinç düzeyi ve ortamı oluşmaya başlıyor.
Batı, bunu, bedeller ödeyerek, belki yüzlerce yılda başarabildi.
Yani, demokrasi adına alınacak epeyce mesafemiz var.
Bu uzun yolculuğun olmazsa olmazı, laik bir düzene sahip olmak.
Bu sebepten bu toplumun “laik vatandaşları”, evrensel demokratik değerlere mesafeleri en kısa insanlarımız.
CHP, işte böyle bir hazinenin üstünde oturuyor.
Bakalım, yeni CHP bu potansiyeli değerlendirebilecek mi?
Açıkça son dönemlerin Kılıçdaroğlu’su umutlanmamıza sebep oluyor.

Yazarın Tüm Yazıları