Bürokratlaşan bakanlar

Haberin Devamı

DEVLET olmanın gereği bazı kurumlar bürokratiktir.
Nüfus idaresi, tapu gibi yapılar her zaman ciddi, tavizsiz ve katı olmak durumundadır.
Ancak bazı kamu görevleri vardır ki, bürokrasinin o sahalarında makul ve rasyonel olmaları icap eder.
Bürokrat, netice itibariyle devletin hizmet görevlisidir.
Şüphesiz kamu menfaati korur, kollar.
Ancak bürokrasi, maalesef meselelerin olmazlarına sarılmak, çözmek yerine kilitlemek, çok sıkışınca da yargıya havale etmek şeklinde tecelli ediyor.
Belediyeden maliyeye, SPK’dan vatandaşa servis vermesi gereken tüm kamu kurumlarına, sıkışan, tıkanan insanların son çare olarak başvurdukları yer, bürokratik kurumun en tepesindeki yetkili (!) siyasilerdir.
Eskidikçe teşhir etmeli
Ancak “Bakan” pozisyonunda uzun süre kalan bir politikacı, hani istikrar, tecrübe gibi bildiğimiz olumlulukların yanı sıra, giderek o eleştirilen bürokratlardan bir farkı kalmaz hale geliyor.
“Kamuyu koruyorum” gerekçesiyle mantık kavramını ve muhatabını bloke eden bürokrasi, kaçınılmaz olarak, makamın eskisi haline gelmiş siyasileri de zehirliyor ve ortaya baş edilmesi imkansız “oldu bittiler” çıkıyor.
Galiba böylesi handikapları önlemenin yolu, politikacıların aynı makamda paslanmalarına müsaade etmemekten geçiyor.
Aslında uzun süren siyasi iktidarlar, başlangıçta bürokrasiye yönelik reformcu heyecanlarını kaybediyor ve hiç farkında olmasalar da onların esiri haline geliyor.
Hani bazı bakanları yere göğe koyamıyoruz ama eskidikçe duyarsızlaşan hallerini de teşhir etmek boynumuzun borcu olmalı.

-----

Şubat ayında ayin var

Haberin Devamı

HATIRLANACAĞI üzere ağustos ayında İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin restore ettiği Aya Vukolos Kilisesi’nde 92 yıl aradan sonra bir ayin düzenlenmişti.
Şimdi daha da kapsamlı bir ayin Şubat 2015’da düzenlenecek.
Bu amaçla, Büyükşehir Başdanışmanı Hasan Tahsin, Ortodoks Patrik’i ile temas halinde.
Bu tip organizasyonlar bir kente o süre zarfında olağanüstü hareketlilik katar.
Aziz Kocaoğlu inanç ve kültür turizmine önem veren bir başkan.
Ancak sanki aynı duyarlılıkları Ticaret ve Esnaf odalarımızdan, seyahat acenteleri ve otellerle ilgili STK’lardan göremiyoruz.
Beyler, bu kentin pazarlanacak binbir malzemesi, maalesef yok.
Dolayısıyla, gayrimüslim geçmişimiz, hala ve her nasılsa yok olmamış tarihi binalarımız sayesinde bir takım hikayeler oluşturma fırsatımız doğuyor. Bunu değerlendirelim, yanı sıra bu bilinçte olanların önünü açalım.

----

Bisiklet-çevreci medeniyet

Haberin Devamı

GEÇEN hafta sonu İzmir’den direk uçuşun keyfiyle Amsterdam’a gitme fırsatımız oldu.
Amsterdam’ın en etkileyici yönü bir bisiklet ülkesi olmasıdır.
İnsanlar, zaten düz ayak olan memlekette gezme değil, ulaşım amaçlı olarak yaygın bir şekilde bisikleti hayatlarına sokmuş.
Aziz Kocaoğlu’nun İzmir’imizin 40 kilometreye ulaşacak sahil bandında ayrı bir kulvar olarak planlanan bisiklet yollarındaki ısrarını, Amsterdam’ı görünce, hak veriyorsunuz.
Pek tabii, bu sevdaya talipseniz bisiklet yollarını şehrin müsait olan her tarafına yaygınlaştırmanız gerekiyor.
Yanı sıra İzmirlinin de böylesi bir heyecana iştirak etmesi icap ediyor.

-----

BİR YER-BİR MEKAN-BİR TAT

Haberin Devamı

Alsancak Şehit Nevres Bulvarı – Mancar Restoran – Mühürlenmiş ton balığı nar ekşili sos ve soya incileriyle.

Yazarın Tüm Yazıları