Baykal yıpratır

Haberin Devamı

SAYIN başbakan, cumhurbaşkanlığına aday olursa zorlanmadan kazanacağına düşünenlerdeniz.
Muhalefetin “çatı adayda” uzlaşması kolay değil.
Deyin ki bir adayda uzlaşıldı.
Şayet bu kişi siyasetin içinden gelmeyen birisi olursa bize göre “antrenman boksörü” olmaktan öteye gitmez.
Bu nedenle siyaset dilini iyi bilen tecrübeli bir aday bulunması gerekiyor.
Örneğin Deniz Baykal, muhtemelen seçimi kazanamasa da AK Parti adayına en ağır tahribatı verdirecek isimdir.
Muhalefetin nasıl olsa “biz nerede yanlış yaptık, yapıyoruz” diye bir özeleştiri yapacağı yok.
Hiç olmaz ise, sayın Baykal ve benzeri bir adayla “yenildik ama ezilmedik” deme fırsatları olur ve sayın Coşkun Özarı’ya rahmet olsun, “şerefli bir mağlubiyetle” bu seçimi de idrak ederler.

Haberin Devamı

Bastırılmış talep - yeni merkez sağ parti

AK Parti, 2002 yılından itibaren merkez sağ seçmene de hitap ederek bugünkü oy oranlarına ulaştı.
Merkez sağ eğilimli insanlar, genelde muhafazakar değerlerle uyumlu, devletçi uygulamalara mesafeli, liberal ekonomik modelleri tercih eden kesimlerdir.
Hayat görüşü itibariyle kırsal kesime göre daha liberal sayılan şehirli kesim içinde, özellikle ticaretle haşır neşir olan esnaf, tüccar, sanayici zümreler bu kapsama dahildir.

Geleneğin devamı gibi


Örneğin, İzmir “demokrat İzmir” diye tanımlanırdı. İhtilal sonrası Adalet Partisi, ANAP hep kentimizden teveccüh görmüştü.
AK Parti 2002 yılında iktidara gelince, belki kıyı kentleri mesafeli tutum aldı ama Anadolu’nun büyük bir kısmı bu partiyi merkez sağ geleneğin devamı olarak algıladı.
Başlangıç yıllarında AK Parti’nin de bu kanaati zorlayan bir politik tutum için de olduğu söylenemez.
Ancak son dönemlerde AK Parti çizgisinin daha otoriter ve İslami anlayışa kaydığı görülmeye başlandı.
Kemikleştirdiklerini varsaydıkları oy oranları sanki kendilerine yetiyordu, ilave kitleleri kazanma iştahlarında gözle görülen bir azalma vardı.
Pek tabii yüzde 45’ler mertebesindeki taraftar kitlelerinin “asgari sabit” olduğu varsayımı ne ölçüde geçerliydi, bunu belki zaman gösterecek, ancak “an itibariyle” bu kabullerinin aksini gösteren bir seçim sonucu yaşanmadı.

Haberin Devamı

Değişikliğin farkında


Görülüyor ki, karizmatik lider figürü olan sayın Tayyip Erdoğan partinin başında olduğu müddetçe, demokrat çizgiden otoriter anlayışa olan savrulmalar partinin oy oranlarında fazla bir yıpranma oluşturmuyor.
Ancak AK Parti’ye oy veren geleneksel merkez sağ seçmen, iktidarın tutum değişikliklerinin de farkında.
Halihazırda başka bir merkez sağ parti alternatifinin olmaması, tabandan böylesi bir başka yapının oluşturulmasında imkansıza yakın zorluklar, AK Parti’nin en az yüzde 10-15 oranında olduğu tahmin edilen liberal sağ oylara ipotek koymasının devamına yol açıyor.
Bu denklem, AK Parti yönünden ne zaman zafiyete uğrayabilir?
Sayın başbakan şayet Çankaya’ya çıkarsa, yerine kim gelirse gelsin, bir boşluğa düşüleceği açıktır.
İşte bu noktada, artık “bastırılmış talep” olarak ortada duran yeni bir merkez sağ parti ihtiyacı, muhtemelen parti tavanından başlayan bir hareketlenme ile fiiliyata dönüşebilir.
Böyle bir ihtimal, büyük ölçüde kutuplaştırıcı siyaseti tercih ettikleri için AK Parti cephesinde beklenmedik bir gelişme olarak addedilmeyecektir.

Haberin Devamı

Fırtına öncesi sessizlik

HATIRLANACAĞI üzere, yerel seçimler öncesi, özellikle 17 ve 25 Aralık tarihlerinde sansasyonel operasyonlar olmuş ve iktidar oldukça güç durumda bırakılmıştı.
İçeriği çok kişi için “akıl karıştırıcı” olan tapeler, dozajının kaçmasıyla ters teper noktaya gelmiş ve sayın başbakan kendi seçmeni nezdinde sahiplenilmişti.
Şimdilerde ortalık süt liman.
Hissettiğimiz odur ki bu sessizlik bir “vazgeçiş” değildir.
Sanki sayın Erdoğan’a muhalif olanlar benzeri ataklar için, onun cumhurbaşkanlığına aday olmasını bekliyorlar.
Sayın başbakan, cumhurbaşkanlığı yolunda geri dönüşsüz bir sürece çıkarsa, muhtemelen pek çok sert salvoya da muhatap olmaya başlayacaktır.
Dolayısıyla haziran ayının ortalarından itibaren 10 Ağustos’a kadar siyasette daha stratejik ve tecrübelenmiş halleriyle hareketli bir muhalefet tüm ülkeyi bekliyor olabilir.

Yazarın Tüm Yazıları