Paylaş
Filmin muazzam bir şarkı listesi var. Kullanılan şarkılar her telden. Bazen duygusuna tezat (bu yüzden komik), bazen sahneyi güçlendiren, bazense güldüren bir unsur.
Filmin müzik direktörü de Ali Atay’ın kendisi. Yani filmin yönetmeni, senaryoyu Feyyaz Yiğit ve Aziz Kedi ile kaleme alan Atay.
Dolayısıyla her sahnenin hissine, filmin ritmine özenle çalışmış.
Müzikle de haşır neşir olan Ali Atay’ın kafasından bu filmin şarkılarına dair neler geçtiğini merak ettim. Filmdeki 60’a yakın müziğin arasında Barış Manço, Erkin Koray, Ayten Alpman ve Gazapizm’den de şarkılar var. Lafı uzatmıyorum ve cümlelerini dokunmadan aktarıyorum:
◊ Filmi daha yazmaya başlarken kafamda önce müziği çıkar. “Ölümlü Dünya”da bu Boney M’den “Rasputin”di. Filmin dinamiği, komedisinin ritmi ondaydı. Müzik seçerken sahneye eşlik etsin ama ele geçirmesin diyenlerdenim. Ki böylece anlatmak istediğim şeyi bununla güçlü bir şekilde aktarabileyim. Bir oyuncu gibi davranman gerekiyor müziğe. Belli anlarda susturman gerek mesela.
◊ “Ölümlü Dünya’da müzikler çorbaya mı dönmüş acaba” gibi yorumlar gelmişti. Ama durumlar o kadar karışıktı ve ani değişimler oluyordu ki bunu da müzikle gösterdik.
◊ Olağanüstü müzisyenlerle çalışabilirsin ama istediğin şeyi doğru tarif etmek ve doğru bir şekilde almak, binlerce revizyona bağlı. Ve bu bir vakit kaybı. Kendi formülünü üretiyorsun ister istemez.
◊ Ben her türlü yoruma açığım. “Gel birlikte çalışalım” diyen biri olursa, müzikleri ona emanet etmeye de hazırım.
Böyle bir titr umurumda da değil. Sadece doğru ifade etmek istiyorum. Film izlerken, özellikle de Türk filmi izlerken müzikal olarak hepsinin aynı yerden beslendiğini görüyorum. Büyük de konuşmayayım ama müziklere özenilmiyor.
◊ Benim korkunç bir playlist’im var. Abuk sabuk bin tane şey dinliyorum. Ve onların içinden sahneyle ilgili bir şey düşünürken bazen müzik fazla geliyor, sahneden alıyorum. Ama çekimlere başlarken çok fazla müzik kullanıyorum. Oynarken de öyle düşünüyorum. Bir senarist bana senaryo yolladığı zaman “Ne dinleyeyim?” diye soruyorum. Bana özenle bir şarkının adını söylediyse işe yarıyor. Bir dünya kurarken, müzik yardımıyla kuruyorum.
◊ Bu arada film çekimi sırasında aralarda hep müzik çaldık, kolonlarımız vardı.
◊ “Cinayet Süsü”nün ana teması, başlarken Bee Gees’in “Stayin’ Alive”ıydı. Ama hakkını alamadık. Bir hafta öncesine kadar başka bir şarkının hakkını bekliyorduk, onu da alamadık mesela. Eser sahibiyle, Türkiye’deki hak sahibiyle anlaşıyorsun, yurtdışından yanıt gelmiyor. Konu ses olunca stoklar var, siteler var. Mezar kazıyorum yani. Filmin duygusunu bildiğim için bir yerde bir şey duyuyorum, Shazam’lıyorum, Spotify’a, oradan başka yere yönlendiriyor. Derken beğenip bir sahnede böyle kullanabilirim diyorum. Gece bir şarkı geliyor aklıma, sabah kalkıp sahneye eşleyince uyuyor. Filmin metronomunu da tutturuyorsun bu arada. Metronom kaçarsa, film sarktı dedikleri şey oluyor.
◊ Bir seyirci faktörü var. Gişe seyircisini henüz bilmiyorum. Tanışma evresindeyiz. Festival seyircisini biliyorum. Yaptığın mizahın çok sert, kullandığın müziğin de çok dişli olmaması gerekiyor. Hepsinin bir dengesi olmalı. Seyirciyle ten uyumu yakalaman gerekiyor.Ali Atay, eşi Hazal Kaya ile evde ufaktan bebek şarkıları dinlemeye başladıklarını da iletiyor. Bu da evdeki ortamın kendi çalma listesine yansıması diyelim.Dinamik bir filme çok çeşitli müzikler kullanan Atay’ın müziklerine puanım 10 üzerinden 9.Genel sinema izleyicisi adına konuşamasam da müzikseverler bu filmden gülerek, keyifle ve ritimle ayrılacaklar, orası kesin.
Kalabalık Aşk
Sektörün dört bir yanında çalışan Kuytu ekibinden yeni bir EP geldi. “Kalabalık Aşk”, bu hafta en çok eğlendiğim işlerden biri oldu. Denizer Özveren, Eray Uygur, Samet Tulça ve Gökçe Kölüksüz’ün dört şarkılık bu çalışması, renkli düzenlemeleri ve sözleriyle dikkat çekiyor. Günümüz aşklarını ameliyat masasına yatıran ekip, 2000’li yılların başındaki rock müziğin yükselişte olduğu günleri yeniden hatırlattı. EP’ye adını veren “Kalabalık Aşk” şimdiden çok dinlediklerim arasına girdi bile.
Farklı hallerde Lalalar
Mercek altına aldığım birkaç gruptan biri Lalalar. Ali Güçlü Şimşek, Barlas Tan Özemek ve Kaan Düzarat’lı kadro, iki yeni single yayınladı. “Yalnız Ölü Balıklar Akıntıyı Takip Eder” ve “Hata Benim Göbek Adım”, birbirinden farklı halleri ama omurgasında Lalalar müziği barındırmasıyla dikkat çekiyor. Özellikle “Yalnız Ölü Balıklar Akıntıyı Takip Eder”in sözleri, Ali Güçlü Şimşek’in yazarlık yeteneğini gözler önüne seriyor. Kesinlikle dinlemeniz gerekenlerden.
Gülinler iyi geldi
Büyük Ev Ablukada grubundan tanıdığımız Gülinler, ilk kez dijital platformlarda iki şarkı yayınladı. Gülinler’in 2018 yazında YouTube’da yayınlanan “Kitapçı” programındaki performansından “Bazen Hep Birlikte” ve “Boşluk”, böylece ceplere girmiş oldu. “Bazen Hep Birlikte”deki önermesi de, Büyük Ev Ablukada’nın “Fırtınayt” albümünde bulunan “Boşluk”un yalın hali de bugünlerde insana iyi gelecek cinsten.
Albüm öncesi pop çıkış
Eskiz, bu kez “Mümkün Değil” ile geri döndü. Deniz Ağan, Can Tunaboylu ve Uygar Çetiner’in yer aldığı Eskiz, yeni albümü “Kozmik Ruh Dansı” öncesinde haberci niteliğindeki bu parçayla pistleri ısıtıyor. Grup, eklektik yapılı bu şarkıda daha pop bir anlayış benimsemiş durumda. Tatlı tatlı zirve yürüyüşündeler, takip etmeli.
Radar
Mail kutuma yine muazzam bir iş düştü. Nejdet Elmas’ın “Denyotown” albümü. Albüm sadece YouTube’da ve SoundCloud’da yer alıyor ve kendi tabiriyle “müzikal bir kolaj”. 23 dakikalık albümde ne ararsanız var. Ev ortamında sample’larla sentezlenen bu albüm, lo-fi omurgasında geniş yelpazede müzikler sunuyor.
NE DİNLEDİM
· Lalalar-Hata Benim Göbek Adım
· Lalalar-Yalnız Ölü Balıklar Akıntıyı Takip Eder
· Abkountry&Yiğit Seferoğlu&Fırat Ağacık-P.E.A.C.H.
· İkiye On Kala-Bakkala Diye Çıkıp Sana Gelesim Var
· Beyza Doğuç-Cesaretin Var mı Aşka
· Kuytu-Kalabalık Aşk
· Eskiz-Mümkün Değil
· Gökçe Coşkun-Kaçış
· Emir Yargın-Mevzu Kriz
· Evrencan Gündüz-Seni Sevecek Kadar
· Palmiyeler-Harika
· Ali Bakgör-All I Need
· Bidar-First Trip
Paylaş