Paylaş
Blogcu Anne Elif Doğan’ı tanıyorsunuz. Üç hafta önce yazdığım ‘Emzirme Reformu’nu başlatan şahane anne ve blogger. Sosyal sorumluluk projelerine takmış vaziyette. Geçen hafta Facebook’ta ‘Sıradaki sosyal sorumluluk projelerim’ diye yazdı:
1. Çocukların sağlığını tehdit eden oyuncakları piyasadan kaldırtma...
2. Çocuk doktoru ziyaretlerinden sonra lolipop verilmesini yasaklatma projesi...
3. İkinci bebeğin ilkiyle aynı cinsiyetten olduğunu öğrenince suratını buruşturanları hapse attırma girişimi...
4. Bebek ve köpeğin aynı evde yaşadıklarını öğrenince köpeği sokağa bırakmayı tavsiye edenlere bir ay hayvan barınaklarında çalışma zorunluluğu getirilmesi girişimi.
Bu dört maddeden sonra ortalık coştu. Onu takip edenler kendi sosyal sorumluluk projelerini yazdı.
ÇOCUK BÜYÜTÜRKEN ÇARELER TÜKENMEZ
- “Bu bebek aç, sütün yetmiyor senin” diyen misafirlere “Ziyaretin kısası makbüldür” tezahüratı...
- Sokaktaki bebek manyağı teyzelerin daha bir aylık bebeği mıncırıp öpme isteğiyle yanıp tutuşması karşısında, bebeği hızla uzaklaştırmak için her köşebaşında acil kaçış noktaları yapılması girişimi...
- Daha büyük çocuklar için okul kantinlerinden kola, cips ve her türlü zararlı gıdanın satışının yasaklanması harekâtı...
- Bebeğinin kız olduğuna üzülüp, erkek olduğunu duyunca aklını kaybetme derecesinde sevinenlerin, sadece kızların olduğu ıssız bir adaya gönderilmesi girişimi...
- Eve ‘yardımcı kadın bulma’ dayanışma derneği ve rehabilitasyon grupları...
- Çocuğa illa ve zorla şeker, çikolata vermeye çalışan aile efradına karşı bir platform...
- Parklarda bir yandan çocuklarını salıncakta sallayıp diğer yandan da sigara içen annelere de sokaklardaki izmaritleri temizleme cezası...
- “Benimki oğlan, kız anneleri düşünsün” zihniyetindeki kadın-erkek herkesi dışlama ve kendine getirme inisiyatifi...
- Bebeğini kendi yatağında yatmaya alıştırabilmene karşın “Bu çocuğu yanına al, beşiğe koy, gece uyandı diye mama ver, meme ver, süt ver” diye ısrar edenlere ve yattığı oda ısısını 21-22 arasında tutma gayretine “donacak çocuk, soba yakın” diyenlere 6 ay Afrika çöllerinde sürünme cezası...
- Ne emzik, ne biberon, ne de parmak emme alışkanlığını kabul etmeyen annelerden biriyken sen, hepsini kullanan bebeğiyle seninkini kıyaslayıp “Aaa, bizde hiç sorun yok, sen neyi yanlış yaptın acaba??!!??” diye dudak bükenlere, her türlü sıvı tüketimini biberonla yaptırma girişimi...
- “Tuvalet eğitimini biz bir yaşındayken yaptırmıştık siz niye geç kaldınız, bu yaşta çocuğa bez mi bağlanır” diyenlere bez bağlama konfederasyonu...
BENİM SOSYAL SORUMLULUK PROJELERİM
Yeni anne olacaklara bu listeyi dikkatlice okumalarını ve hayatlarına söz konusu insan tiplerinden sokmamalarını öneriyorlar. Tamamen katılıyorum. Ve bir yıllık anne olarak sosyal sorumluluk projelerimi sıralıyorum:
- Kahverengi gözlü anne-babanın mavi gözlü çocuğu olma ihtimalini hiçe sayan ve 13 aylık çocuk için bile “gözlerinin rengi değişir bunun” diye tutturanlara konuyla ilgili en kalın kitapları ezberletme projesi
- Annelikle ilgili yazdığım, hiçbir bilimsel bir dayanağı olmayan içgüdüsel yazılarımı okuduktan sonra sağda solda “çocuğunun bokunda boncuk buluyor” diyenlere 18 sayfa “Her anne çocuğunun bokunda boncuk bulur” diye yazdırma girişimi
- Oğlumu gördükten 15 saniye sonra “Benim kızım bir yaşındayken daha farklıydı, seninki biraz geri, ekabir, tembel galiba” gibi alakasız lafları çatapat gibi sıralayanlara da, “Ay ne hareketli çocuk, kesin hiperaktif. Dikkat eksikliği de olur bunda” diyenlere de nanik yapma zorunluluğu
- Yemeğinden iki kaşık kaldığında bile morali bozulan anneanne-babaanne ekibine çocuğun tıka basa doymadan da hayatta kalabileceğini anlatma derneği
- Yeni annelerin endişeli, sabırsız, paranoyak, amatör ve görgüsüz halleriyle empati yapıp hoş görmeye çalışma topluluğu
- Üç aylık çocuğa battaniyeden çoraba kadar tek bir marka giydirenleri kendine getirme platformu
- Çocuk doğmadan önce alınan 0-3 aylık tulumların, zıbınların hemen ama hemen küçüldüğünü, onlarca almanın çok gereksiz olduğunu açıklama girişimi
- Çocuk annenindir diye buyuran, babayla iki-üç yaşından sonra ilişki kurabileceğini savunan annelere, günde beş kere bunu çok büyük bir hata olduğunu söyleme gönüllüleri
Paylaş