1 -SADELİK ARTIK ÇOK DEMODE
Bembeyaz bir elbise ve altına zarif sandaletler mi, siyah pantolon üstüne beyaz gömlek şıklığı mı? Bu sezon minimalizm ile ilgili bildiğiniz her şeyi unutun. Çünkü devir gösteriş devri. Dantelli elbisenizi, payetli hırka ile tamamlayacak, ekoseli pantolonun üzerine çiçekli gömlek giyeceksiniz. Bu yaz hep birlikte gösterişe ve abartıya merhaba diyoruz.
2 -YES MAKE-UP
Makyaj yokmuş gibi makyaj yapma akımı da sona erdi. Bir rimel sürüp çıkma rahatlığına da elveda. Eye-liner çekme konusunda eğitim alsanız iyi edersiniz zira bu yaz yaz sıcaklarına rağmen yoğun göz makyajı yapmak çok moda olacak. Farlarınızı da canlı ve parlak tonlardan seçebilirsiniz.
Ömer’in yengesi Neriman Hanım’la seçtikleri ilk gelinlik Özlem Süer tasarımıydı ve iki parçaydı. El dokuması, ipek, kat kat organze etek ve swarovski ve opal taş işlemeli büstiyerden oluşuyordu.
Cool ve çılgın bu gelinliğin başına senaryo gereği bir talihsizlik geldi ve gelinin kafasından aşağı limonata döküldü. Ömer duruma müdahale etti ve Defne’nin çok beğendiği “Bununla prensesler mi evleniyor” diyerek giymeye bile cesaret edemediği diğer gelinliği getirtti.
İkinci gelinlik tamamen diziye özel tasarlanmış bir parça. Museum Of Fine Clothing markasının sahibi ve tasarımcısı Eda Güngör, Elçi Sangu için 15 günde hazırlamış. İpek kumaş ve Fransız danteli kullanmış.
Detaylarda ara Yalın, detaylarda iddialı ve kolay taşınabilir bir gelinlik ortaya çıkmış.
Cansu dizinin ismi gibi yüksek sosyeteye mensup bir ailenin kendini arayan mutsuz kızını canlandırıyor.
Hayatta ne olmak istediğini bulmaya çalışan karakter, aslında inanılmaz sade, zarif ve doğal bir genç kız. Giydiği tek parça zarif elbiseleri, minimalist takılarını çok sevdim.
Ama ilk bölümde annesinin zoruyla hiç istemediği bir randevuya gittiği için çok abartılı bir kombinle de karşımıza çıktı. Amacı kendini olmadığı biri gibi gösterip, eş adayını kaçırmaktı.
Lame etek üzerine, dore payetli ceket giyip, ayağına takunyaya benzer kaba sabolar geçirmişti. Kolyeler, halka küpeler gözümüze gözümüze giriyordu. Frapanlıkta son noktaydı diyebilirim.
Dizinin stil danışmanı Burak Sanuk, özellikle abarttıklarını söylüyor, “Dizi süresince Cansu’yu asla o kadar gösterişli bir kombinle göremeyeceğiz. Elimize fırsat geçmişken biz de en iddialı parçaları bir araya getirdik” diyor. Kendisini hem bu avam tarzı çok iyi kurguladığı için hem de dizinin genelindeki yüksek sosyete stili uygulaması için tebrik ediyorum.
“No:309” dizisinde Furkan Palalı’nın kostümlerini Atatürk’ün terzisi olarak bilinen Levon Kordonciyan hazırlıyor. Furkan Palalı ile Kordonciyan’ın torunu Levon Kordonciyan arkadaş. İlişkileri, bir film galasına dikilen smokinden sonra başlamış. Akabinde diziyi ve oynayacağı karakteri anlatınca Levon, “Özel dikim yapalım” deyip ilk etapta 6 farklı takım elbise dikmiş.
Neleri farklı derseniz? Pantolonların hepsi dar kalıp ama asla tayt gibi gözükmüyor. Ceketler kıl telalı, iliklerin hepsi elde açılmış. Kol boyları gömlek manşetini açıkta bırakan türden. Gömlekler hepsi Milano klasik yaka. Ayakkabılarda tamamen takımların rengine uygun üretilmiş. Kravat iğneleri de karaktere özel tasarlanmış. Gömlekler dahil takım elbiselerin fiyatı, 6 bin lira. Altı kombin, toplam 36 bin TL.
Sana beyaz çok yakışıyor
Zira başrol oyuncusu Leyla Lydia Tuğutlu’nun mükemmel bir vücudu var.
Bir insana her tarz mı yakışır? Ona yakışıyor.
Mini etek, pantolon, tulum fark etmiyor, kıyafetler üzerinde yıldızlaşıyor.
Pelin karakterinin son bölümde giydiği kıyafetlerden en çok bohem-şık kombini beğendim.
Tek eleştirim püsküllü eteğin üzerindeki bluza...
Keşke arkası da önü gibi kısa olsaydı.
Ya da eteğin içine sokulsaydı.
Önce “Kara Sevda”da Neslihan Atagül giydi, sonra “Hayat Şarkısı”nda Filiz Ahmet, son olarak “Paramparça”da Leyla Tanlar’ın üzerinde gördük.
Bir minik fark vardı. Atagül ve Ahmet’inki belden lastikliydi, Tanlar’ınki ise düzdü. Bu tüylü ceketlerin siyah ve kırmızı gibi alternatif renkleri de var.
Tasarımcısı tüylerin rüzgarla dans ettiğini söylüyor. Biz bu yaz bu dans eden tüylü ceketleri çok fazla görürüz.
Gökçe’nin notu 10 üzerinden 8
Meryem sayesinde herkes hanım ağa oldu
Bu yüzden günümüzün en önemli stil ikonlarından biri “Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz”ın hanım ağa karakteri Meryem Çakırbeyli’dir.
Deniz Çakır’ın canlandırdığı karakter, ilk bölümden beri paltosunu giymiyor, omuzuna atmayı tercih ediyor.
Evde salaş bir halde dolaşıyor, uyuyor, uyanıyor, sevişiyor, kahvaltı yapıyor, yorganı kafasına geçirip ağlıyor. Hal böyle olunca gecelikler, sabahlıklar, pijamalar da önem kazanıyor. Son zamanların en beğendiğim yatak kıyafetini geçen hafta “Poyraz Karayel”in Ayşegül’ü Burçin Terzioğlu’nun üzerinde gördüm.
“Kara Sevda”da Neslihan Atagül’ün giydiği Adidas kimono, “Adidas da mı kimono yapıyormuş” dedirtti.
“Evli ve Öfkeli”de Ebru Cündübeyoğlu’nun giydiği yeşil sabahlık ise çok asil duruyordu.