Paylaş
Kız meslek lisesinde eğitim aldı. Mezun olduğu dönemde ailesi ekonomik anlamda iyi durumda olmadığı için hayata erken atıldı. Çok istediği üniversite tahsilini de bu nedenle gerçekleştiremedi.
Yengesi bir parke fabrikasında aşçılık yapıyordu. Fabrikada ön muhasebede çalışacak elemana ihtiyaç vardı. Yengesinin referansı ile işe başladı. Şirketin giriş-çıkışları ve sayımlarını yapacaktı. Burada çalışırken aynı zamanda ağaç çeşitlerini de öğrendi.
Yaklaşık 3 yıl burada çalıştı. Bir süre yerel Tuna Gazetesi’nde çalıştı. Daha sonra evlendi. Eşi çalıştığı parke fabrikasının ortağıydı. Diğer ortağı ise eşinin dayısıydı. Aralarındaki anlaşmazlık nedeniyle fabrika kapanmış, boş bir arazi kalmıştı.
Zor bir dönem yaşıyordu. Hamileydi ve babası kanserdi. Oğlu Arda dünyaya geldi. Doğumundan sonra bir gün kapıları çaldı. Gelenler boş fabrika alanını kiralamak istiyordu. Seda, kiralanmasına taraftar değildi. Burada üretim yapabileceklerine inanıyordu. Bu anlamda bir ahşap firmasında çalışan eşi ile işlerini kurabileceği konusunda ikna etti.
BAŞARISIZ DENEME
Fırça sapı üretimi ile işe başladılar. Ürettiklerini Seda, arabaya doldurup, hırdavatçılara satmak için kapı kapı dolaştı. Ancak başarısız oldular. O dönem yaklaşık 600 bin lira zarar ettiler. Ancak umutsuzluğa kapılmadılar. Bu defa Orhangazi’de ‘Ne eksik?’ diye araştırdılar. Ellerinde atölye imkanı vardı. İlçede çok fazla ihracat yapan firma olduğunu ve bu anlamda palete ihtiyaçları olduğunu gözlemleyerek, üretime başladılar.
ISIL İŞLEM OPERATÖRLÜĞÜ
Kendilerini bu konuda daha yetkin hale getirmek için bir takım alt yapı çalışmalar da gerçekleştirdiler. Palet üretip, yurtdışına gönderebilmeleri için ürünlerin ısıl işlemden geçmesi gerekiyordu. Bu yetkinliğe erişebilmek için Seda, İzmir’de Isıl İşlem Operatörlüğü eğitimi aldı.
TALEPLER GELMEYE BAŞLADI
Eşiyle birlikte bu defa fabrikaları kapı kapı gezdiler. Büyük şirketlerle tek tek görüştüler. Zamanla fabrikalardan talepler gelmeye başladı. Her firmanın talebi değişiyordu. Farklı zamanlarda farklı isteklerde bulunabiliyorlardı. Seda’nın bu konuda deneyimli kadın çalışanları vardı. Çalıştıkları firmaların siparişlerini zamanında yetiştirmeleri gerekiyordu.
SERBEST BÖLGE İLE DOLAYLI İHRACAT
İşleri arttı, Serbest Bölge’ye de girdiler. Oradaki firmalarla çalışmaya başladılar. Firmalar malzemeyi nereye gönderirse ürünleri de oraya gidiyordu. Çin, ABD, Hollanda… Bir yandan da dolaylı ihracat gerçekleştiriyorlardı.
AHŞAP ÜRÜNLER
Seda, ahşap alanında çıkan ürünlerin değerlendirilmesi konusuna özel önem gösteriyordu. Ağacın her parçasının değerli olduğuna inanıyordu. Geçen yıl üretim alanlarının arkasındaki kavak ağacının devrilmesi ile de farkı bir iş fikrini hayata geçirme fırsatı yakaladı. Ustasından da yardım alarak, ağacın bazı bölümlerini değerlendirdi. Zımparaladı. Ortasına vurulmuş testere izi vardı. Bu boşluğu da orijinal olarak tasarlayarak, sehpa haline getirdi. Ortasını mecmua alanı olarak değerlendirdi. Ağacın çürümüş olması önemli değildi. Sadece insan elinin doğru şekilde değmesinin onu güzelleştireceğine inanıyordu. Zamanla farklı bir iş alanı olarak ortaya çıktı.
FARKLI YATIRIM ALANLARI DÜŞÜNÜYORUZ
Orhangazi’nin Akharem Mahallesi’nde 2,5 dönüm üzerinde üretimini sürdüren Arbolam Orman Ürünleri Firması, bugün 4’ü kadın olmak üzere 10 kişilik ekip ile çalışmalarını sürdürüyor. Geçen yıl yaklaşık 2 milyon TL ciro gerçekleştirdiklerini söyleyen Firma Ortağı Seda Kalkan Şentürk, bu yıl öncelikle mevcudu korumayı planladıklarını belirterek, “Farklı alanlarda yatırım düşüncem var. Ahşap süs eşyaları, masa sehpa çerçeve resimlik saat gibi farklı ürünler geliştireceğiz” diye konuştu.
KADINLAR İÇİN HAYAL KURUYOR
Doğduğu ev ve bölge kadınlarının da içinde olduğu bir hayalinin bulunduğunu dile getiren Şentürk, “Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu’nun (TKDK) kırsal kesimlerle ilgili projeleri destekleme çalışmaları var. Ben de bu kapsamda 8 odalı butik bir otel yapmayı planlıyorum. Altı moloz taş, üstü ahşap olacak şekilde düşünüyorum. Aynı zamanda restoranı da olacak. Kahvaltı evi şeklinde de değerlendirilebilecek. Bunun yanında sosyal sorumluluk tarafı da var. Köyümüzün kadınları burada çalışabilecekler. Köyümüze ait yöresel lezzetlerin sergilenmesi ve satılması konusunda da destek olacağım” diye konuştu.
BİLSE BİR SANİYE EVDE OTURMAZ
Kadınların iş hayatının içinde olması gerektiğini vurgulayan Şentürk, “Kadın para kazanmanın ne demek olduğunu bilse bir saniye bile evde durmaz. Birilerine bağlı kalmadan cebindeki parayı harcamak kadar güzel bir durum yok” diye konuştu.
YAPARIM YAPACAĞIM
İş hayatında kendisinin de birçok işi yaptığını söyleyen Şentürk, “Ben burada forklift bile kullanıyorum. Kamyon yüklüyorum. Bunların hepsini yapabiliyorum. İlk etapta ‘Yapabilir miyim?’ düşüncesi vardı ancak insanoğlu istedikten sonra yapamayacağı hiçbir şey yok. İnsanın kendine güvenmesi, ‘Yaparım, yapacağım’ demesi önemli” dedi.
DEVLET İMKAN SAĞLAMALI
Sektörde yaşadıkları sıkıntılardan da bahseden Şentürk, “Hammaddeyi Orman İşletmeleri’nden temin ediyoruz. Genelde ihale ile oluyor. Ya peşin alıyoruz ya da teminat mektubu göstermek zorundayız. Firmalarla da 60 gün vade ile çalışıyoruz. Alım gücün iyi olmalı ki dayanma gücün olsun. Devletin bu konuda vade imkanı sağlaması gerekiyor” diye konuştu.
KENDİMİZİ GELİŞTİRMİYORUZ
Çalışanların kendilerine özen göstermesi gerektiğini vurgulayan Şentürk, “Kendimizi geliştirmiyoruz. Öğrenmenin farkına varmalıyız. Şu an dışarIdan uluslararası ilişkiler okuyorum. İkinci sınıf öğrencisiyim. Çok istediğim için girdim ve devam ediyorum” dedi.
Paylaş