Paylaş
Fakat bilimsel araştırmalar gösteriyor ki ‘ev arkadaşımızı’ yeterince tanımıyoruz. Vücut dilini yavaştan çözmeye başladığımız kedilerin ruh haline dair izlenimimiz de var. Yere sinmiş, kabarmış, başını yere eğip kulaklarını düzleştirmişse endişeli ya da korkmuş diyebiliriz. Ya da kuyruğu havada, vücudu ve kafası doğal pozisyonda bize doğru geliyorsa halinden memnun, mutlu bir kedi dememizde sakınca olmaz.
Peki surat ifadeleri ne söylüyor bize?
Çok şey söylüyor ama biz farkında değiliz. İnternette yürütülen bir araştırmanın sonucu diyor ki, insanlar kedilerin surat ifadelerini anlamakta çok da mahir değiller. 85 ülkeden 6 bin 300 kişinin katıldığı bir ankette, katılımcılara 2-3 saniyelik videolar izletilerek kedilerin ‘ruh durumu’ soruldu. Sorulara verilen doğru cevap oranı yüzde 59. Evini kediyle paylaşanlara soruyorum: Her saniyenizi beraber geçirdiğiniz kedilere biraz ayıp olmuyor mu? Arzu ederseniz https://www.kisa.link/MMHI adresindeki testi çözüp siz de durumunuza bakabilirsiniz. Bakalım ne kadar anlayışlısınız...
KRİTİK SORU: KÖPEĞİNİZ YA DA KEDİNİZLE BEBEĞİNİZİ NASIL TANIŞTIRACAKSINIZ
Bebeğin uyuyacağı yeri önceden hazırlayın ve kedinizi burada uyumaması için eğitin. Yeni doğan ve kedinin, boğulma ya da alerjik reaksiyona yol açma riskleri nedeniyle birlikte uyumaları tavsiye edilmez.
Bebeği kedinizle tanıştırırken kediyi tutmayın. Bırakın kedi istediği zaman, bebeğe yaklaşsın.
EVE yeni doğan bebeğinizle gelmek, köpeğinize yeni bir kardeş getirmek gibidir. Bu süreç doğru yönetilmezse köpeklerde rekabet duygusuna ve kalp kırıklığına yol açabilir. Kediler bu kadar etkilenmese de eve bir bebeğin gelmesi onları mutlu etmeyebilir. Evcil hayvanınızın bebeğinizle dost olması için yapmanız gerekenler özetle şöyle:
Evin kuralları değişecekse, değişiklikleri bebek gelmeden önce yapın. Yoksa değişiklikleri bebekle ilişkilendirir.
Bebeği hastaneden eve getirmeden önce onu sardığınız bir battaniyeyi önden eve gönderin ve köpeğinize bunu koklatın. Böylece bebek eve gelmeden kokusuna alışırlar.
Bebeğin uyuduğu saatlerde kedinizle/köpeğinizle baş başa vakit geçirin.
Eve girerken bebeği baba taşısın, böylece anne de kediye/köpeğe sarılabilir. Bu sayede kedi/köpek annenin bebeğe olan ilgisini daha az kıskanır.
Köpeğinizin bebeğin varlığına, sesine ve kokusuna önceden alışmasını sağlayın. Bunun için bebeğin battaniyesini, kullanacağınız losyonları koklatın, oyuncakların seslerine alıştırın.
Köpeğinizi bebeğin etrafındayken daha çok övün, böylece bebeğin hayatında pozitif etkisi olduğunu düşünmesini sağlarsınız.
Bebeğiniz ağladığında bunun normal bir durum olduğunu köpeğinize anlatın ve havlamaması için onu eğitin.
(Kaynak: How To Do Just About Everything-Courtney Rosen)
TAKİP ÖNERİSİ: HEP MUTLULUK ÇOK MUTLULUK
KÖPEKLERİ merkezine alan sosyal medya hesapları size mutluluktan başka hiçbir şey vaat etmiyor. Yeterince ilgi çekici bence. Instagram’da @dogsofinstagram hesabını takip edince ne demek istediğimi anlayacaksınız.
www.instagram.com/dogsofinstagram
ÜNLÜLER VE KEDİLERİ: EN ZENGİN KEDİ CHOUPETTE
GEÇEN yıl 19 Şubat’ta, 85 yaşındayken hayatını kaybeden ünlü moda tasarımcısı Karl Lagerfeld mirasının önemli bir kısmını dünyanın en meşhur kedisi Choupette’e bırakmıştı.
Choupette, şanına yakışır şekilde yaşamını sürdürüyor.
2011 doğumlu Birman cinsi kedi, aslında Lagerfeld’in o dönemki arkadaşı Fransız model Baptiste Giabiconi’nin kedisi. Ama bir süreliğine Lagerfeld’e emanet edildikten sonra Lagerfeld, Choupette’i bırakmamış. “O benim hayatıma ışık kattı. Mucize bir hikâyemiz var. Onun yemek işleri gibi basit şeylerle ilgilenmesini istemiyorum. O bu konular için fazla sofistike. Gördüğünüzde anlarsınız. Kendi çapında bir nevi Greta Garbo” diye övmüş Lagerfeld, biricik Choupette’i.
İki bakıcısı, bir koruması, doktoru ve aşçısı var Choupette’in. Lagerfeld, “Velazquez’in ‘Nedimeler’ tablosunu bilir misiniz? O tabloda Margarita, hizmetçiler tarafından çevrelenmiş şekilde resmedilmiştir. İşte o Margarita, Choupette’in ta kendisidir” diye anlatıyor. Her kedi bu hayatı hak ediyor.
PUFİK’LE TANIŞIN
OKURUMUZ Eylem Keskin, Pufik’in fotoğrafını şu notla göndermiş: “Kendisi sokağa bırakılmıştı çoğu petshop’tan ‘satın alınan’ canlı gibi. 5 senedir bizimle ve mutlu olduğunu düşünmek istiyorum.”
NOT: Kediniz ya da köpeğinizin fotoğrafını #dünyagüzeli etiketiyle ve Hürriyet’i mention’layarak sosyal medyada paylaşın ya da sdemirel@hurriyet.com.tr adresine mail atın, seçip paylaşalım...
Paylaş