Paylaş
Notu şöyleydi: “Belediye görevlisi her gün bu kedilere çocuklarına bakar gibi bakıyor ve bir veterinerle anlaşarak bedeli karşılığı kısırlaştırılmasını sağlıyor. Bu haliyle hepimizin takdirini kazandı.”
55 yaşında, Ankara’da bir ilçenin belediye görevlisi olan beyefendiye ulaştım ve konuştum. İsmini gizleyerek -izinsiz konuşması başına bir iş açmasın diye- anlatıyorum. Çocukluktan beri sokak hayvanlarıyla ilgilendiğini belirtiyor: “Çocukluğumda köpeklerim, kuşlarım, kedileri vardı. Annem-babam da severdi hayvanları. Evimiz gecekonduydu, hiç evde hayvan bakmazdık ama.”
Şimdi de durum değişmemiş. “Köpek kapmış, tedavisini yaptırıp eve aldım” dediği, adı Prenses, cinsiyeti erkek kedisi haricinde evde hayvan beslemiyor. Günlük rutiniyse şöyle: “Mesaim sabah 8’de başlıyor ama ben 7’de görev yerimde oluyorum. Önce onların mamalarını veriyorum. Mamaları kendim alıyorum. Yardım edenler de var. Özellikle veteriner masrafı için destek olanlar oluyor. Bir öğretmen var, Aslan Bey, o çok yardım ediyor. Şu anda tedavide olan 2 kediyle beraber 11 tane kedim var.”
Tabii ki “Neden besliyorsun” diyerek kızanlar oluyormuş ama o bölgede yaşayanlarla beraber, buna aldırış etmiyor. “Çalıştığım günler ben besliyorum, ben yokken orada iki hanımefendi var, onlar besliyorlar.”
KORONAVİRÜS VE EVCİL HAYVANLAR: HENÜZ BİR KANIT YOK
GÜNDEMİMİZ koronavirüs olduğu için ve ülkemizin hatırı sayılır kısmı ne mutlu ki evcil hayvan beslediği için, bu açıklamaları zaman zaman yapmak gerekecek. Hong Kong’da bir köpekte, sahibinden bulaşan COVID-19’a rastlanmış olsa da bu insan hastalığının yayılmasında köpeklerin bir rol oynadığına veya köpeklerin bu hastalığa yakalandıklarına dair bilimsel hiçbir kanıt henüz yok. Daha çok vaka ve bu vakaların incelenmesi gerekiyor. Bunu anlatan
açıklamayı, Türkiye Veteriner Hekimler Derneği 10 Mart tarihinde yaptı. Açıklamadan bir pasaj aktarırken, şu notu ekliyorum: Her ‘koronavirüs’ kelimesi aynı virüse işaret etmiyor. Halihazırda dünyayı etkisi altına alan virüs, COVID-19 olarak tanımlandı. Lütfen okuduklarınızı bu doğrultuda değerlendirin:
“Mevcut durumda COVID-19 yayılmasının sebebi insandan insana bulaşmadır. Şimdiye kadar, evcil hayvanların hastalığı yayabileceğine dair bir kanıt bulunmamıştır. Bu nedenle evcil hayvanlara karşı, onların refahını tehlikeye atacak önlemler almak için haklı bir gerekçe yoktur(...)
Henüz evcil hayvanların ya da diğer hayvanların COVID-19 ile hastalandığına dair bir kayıt ve hayvanların insanların bu hastalığında kayda değer epidemiyolojik bir rolü olduğuna dair hiç bir bulgu yoktur.
COVID-19 hastası insanların kendi hayvanlarına ve diğer hayvanlara, virüs hakkında daha kapsamlı bilgi edinilene değin sınırlı temasta bulunmaları tavsiye edilir. (...) Hayvanlara dokunulurken, bakımları yapılırken temel hijyen kurallarına her zaman uyulmalıdır. (...)
COVID-19 hastası olan ya da tıbbi gözetim altında bulunan kişiler, evcil hayvanlarıyla yakın temastan mümkün olduğunca kaçınmalı ve ev halkından başka biri hayvanlarla ilgilenmelidir. Eğer hasta kişiler kendi hayvanlarıyla ilgilenmek zorundaysa iyi hijyen kurallarını uygulamalı ve eğer mümkünse maske takmalıdır.”
Açıklamaları, tvhb.org.tr adresinden takip edebilirsiniz.
BİR SORU: DEVAMLI TÜY DÖKMESİ NORMAL Mİ
Kedi ya da köpekler beklenenden uzun süre tüy dökmeye devam ediyor, bu bir sorun mu?
Aynur Sultan (Veteriner hekim): “Kedi ve köpeklerin tüy dökmesi mevsimsel. Kışın kısa tüyleri onların ısınmasına yardımcı oluyor, bu tüyleri havalar ısınınca döküyorlar rahat etmek için. Mevsim geçişleri birbirine karıştığı dönemlerde de takvim karışıyor ve süreler değişiyor. Bunun dışında, evde yalnız kalma, stres, beslenme gibi konularda yaşanan problemler de tüy dökmesini arttırabilir. Tüy dökmesi bölgesel ya da olması gerekenden farklıysa çeşitli rahatsızlıklara işaret edebiliyor. Dikkat edilmesi gereken budur. Onlar bizim için önemli bir gösterge. Ayrıca tüy dökülmesi kaçınılmaz bir durum. Bununla mücadele etmeniz değil de buna alışmanız gerekiyor. Sadece yapmanız gereken, tüy kalitesi konusundaki en önemli faktör olan iyi beslenmesini sağlamak ve zarar vermeden kedi, köpeğinizi tüy fırçasıyla fırçalamak.”
ÜNLÜLER VE KEDİLERİ: RICKY GERVAIS’İN SOSYAL MEDYAYI SALLAYAN VEDASI
Dünyaca ünlü komedyen Ricky Gervais, hayvan sevgisini bulduğu her fırsatta dile getirip, hayvan hakları konusunda desteğiyle de gönlümüzü kazanıyor. Salı günü üzücü haberi sosyal medyadan duyurdu. 2003’ten beri evini paylaştığı, bir süredir de hastalığı olan kedisi Ollie’nin öldüğünü duyurdu. Ardından bütün internet ünlü komedyene başsağlığı mesajları gönderdi, öyle ki Ollie Twitter’da ‘trend topic’ oldu. Komedyenin paylaştığı “Uykular bir daha aynı olmayacak” notlu fotoğrafı paylaşıp, sosyal medya vesilesiyle hayatımıza kattığı güzellikler için teşekkür ederek uğurluyoruz Ollie’yi biz de.
VANİLYA'YLA TANIŞIN
OKURUMUZ Pınar Dönmez, kedisi Vanilya’nın fotoğrafını şu notla paylaştı: “Henüz 1 senedir benimle olan biricik hayat arkadaşım Vanilya’nın fotoğrafını paylaşıyorum. Penceredeki kedi filesinin önünde olduğu pozu özellikle seçtim ki, evlerimizde baktığımız hayvanların güvenliklerini her anlamda sağlamanın önemine de vurgu yapmış olayım.”
Paylaş