Renkler

Serdar TURGUT

Orgazm makinesi

Seks konusu aslında tanım itibarıyla sınırlı sayıda yazı yazılmasına imkán tanıyacakmış gibi geliyor başta insana. Ancak durum maalesef böyle değil çünkü her geçen gün bir başka tuhaf gelişme oluyor bu alanda.

KONUDAN konuya atladığımı, bir gün ciddi, ertesi gün laubali konuda yazı yazdığımı düşünen insanlara şunu söylemek istiyorum: Bu dünyada bir ‘orgazm makinesi’ icat edilmişse eğer, benim bu konuda yazı yazmamam mümkün mü?

Şimdi elinizi vicdanınıza koyun ve cevap verin bana.

Doğru cevap, bildiniz, mümkün değil tabii ki böyle bir şey.

Dr. Stephen Malloy icat etmiş bu makineyi.

Konu hakkında birçok yazı okudum.

Yani araştırmacı gazetecilik kontenjanımı bu ay da doldurdum anlayacağınız.

Size yemin ediyorum onca araştırmadan sonra makinenin nasıl çalıştığı konusunda tek bir fikrim bile oluşamadı.

Dahası makine pille mi yoksa elektrikle mi çalışıyor bilemiyorum.

Elektrikle çalışıyorsa bu alet bizim memlekette katiyen tutmaz bunu da bilin.

Türkiye'de şu anda milyonlarca orgazma susamış insan var.

Onanistik seks de tatmin etmiyordur büyük ihtimalle onları.

Birisinin bir aletle ortaya çıkıp, alın da orgazm olun demesini dört gözle bekliyor kitleler.

Diyelim ki Stephen Malloy'un aleti elektrikle çalışıyor.

Kitleler aleti kapış kapış aldı ve heyecan içinde evlerine gittiler.

Memlekette yağmur yok. Elektrik de kesilecek mutlaka. Tam fişe taktılar aleti, tak giderse elektrik ne olacak?

Size bir şey söyleyeyim mi, bizim kültürümüzde öyle fazla halk isyanına gitme ádeti yoktur.

Her türlü haksızlığa katlanır insanımız. Hatta aynı anda üç dört haksızlığı birden yükledikleri anlar da olabilir.

Ama tam orgazm olacaklarken elektrik de kesilirse o zaman olabilecekleri ben bile düşünmek istemiyorum.

Büyük bir isyan çıkar bunu bilin. Beş altı kelle gider, belki hükümet bile düşer.

Yani düşerse de iyi olur aslında ama yerine ne koyacaksın be babam.

Gelenler aniden yağmur mu yağdıracak, elektriği kesmeyecekler mi?.

Yok öyle bir şey yani, onun için inşallah elektrikli değildir alet.

* * *

Pilliyse de başka bir büyük sorun var ortada.

Ben komplo teorilerine inanıyorum. Örneğin birisi çıkıp da bana ‘‘Hüsamettin Özkan vaktiyle uzaylılar tarafından kaçırılmıştı. Onu Mars'ta ‘git Türkiye'yi bizim için yönet' diye programlayıp dünyaya geri yolladılar’’ dese ona bile inanırım.

Bunun gerçekleşmediği yolunda aksine bir kanıt ortaya konuluncaya kadar da inanmamı sürdürürüm.

İnandığım bir başka mesele de Türkiye’ye emperyalistlerin kötü pil yolladıklarıdır.

Bu bilimsel bilgiye ise deneme yanılma metodu ile ulaştım.

Benim yanımda taşıdığım bir şok tabancam var.

Hoşlanmadığım insanlara 200 bin voltluk düşük amperli elektrik verebilmeme yarıyor bu alet.

Paltosu üzerinden bile versem şoku üç saat nakavt oluyor kişi.

Tek riski kalbinde pil olan bir kişiye çatmam. Bu şansız gelişme olursa pil de duruyor ne yazık ki ve al başına belayı bakalım.

Hayatta böyle riskler var ve bunlar küçük şeyler de olsa zaman zaman insanın sinirini kısa süreyle de olsa bozabiliyorlar.

Neyse, bu başka yazı konusu olabilir bence daha sonra.

Yahu size yemin ediyorum, Türkiye'de üretilen veya ithal edilen pillerden hiç değilse 10 tanesini denedim, tabanca bir türlü çalışmadı.

En sonunda pes edip Amerika'dan pil getirttim, taktım alete bir bastım, neredeyse koca İstanbul'a yetecek kadar elektrik üretti makine.

Şimdi bu emperyalistlerin Türkiye'de kalitesiz pil sattıklarının en büyük göstergesi değil de başka neyin göstergesidir, ben de bunu bilmiyorum.

* * *

Orgazm makinesinin pilli mi yoksa elektrikli mi olduğunu bile hálá daha öğrenemedim.

Ya bende bir sorun var ya da haberi yazan muhabirlerde büyük bir sorun var.

Herkes Roger Vadim'in ‘‘Barbarella’’ filmini hatırlıyor orgazm makinesi denilince.

O filmde ‘orgasmatron’ aleti vardı.

Ben nedense Wilhelm Reich'ı hatırlıyorum orgazm makinesi denilince. Şu anda sürgündeyim kitaplarım yanımda değil ama ‘orgon’ değil miydi onun makinesinin adı da?

Yoksa Reich da değil miydi o adamın adı da?

Bunları da bilmiyorum ve cahilliğim beni rahatsız etmiyor. Ben de sonunda kitlelerin içinde bir küçük adam oldum anlayacağınız.