Prime Time haberler

Haberlerin aslında televizyoncuların ‘prime-time’ olarak adlandırdığı saatlere son derece uygun programlar olduğunu bizim Türk televizyoncular çok iyi biliyorlar.Amerikalılar ise bunun yeni farkına varıyorlar.‘The New Yorker’ dergisinin en son sayısında yer alan habere göre ABC televizyonu ana haber bültenini saat 19.00'dan saat 20.00'ye çekmeyi ciddi olarak düşünüyormuş.Böyle yapıldığı takdirde haber izlenme oranının iki veya üç misli artacağı da tahmin ediliyormuş.Saat 20.00'lerde başlayıp 21.30'lara kadar süren haber programları yapan Türk televizyoncuları iyi bir tespit yapmışlar anlaşılan.*Piyasaya sürülen bir romanda roman yazarının e-mail'inin bulunması aslında son derece ilginç sosyolojik tartışmaların çıkış kaynağı olabilir.Roman yazarının böylesine erişilebilir olmaya başlaması roman denilen şeyin özünü radikal biçimde değiştirecektir, buna eminim.İlk e-mail adresinin bulunduğu roman Vikram Chandra'nın ‘Love and Longing in Bombay’i. Meraklısına duyurulur.*Söz hazır kitaplardan açılmışken, batıdaki dedikodu yazarlığının dününü ve bugününü çok iyi anlatan bir kitabın da Amerika'da piyasaya çıktığını haber vereyim.Gail Collins tarafından yazılan bu 322 sayfalık kitabın adı ‘Scorpion Tongues’.Hemen ısmarlamak isterseniz İnternet'ten elektronik www.amazon.com adresine girip üç gün içinde evinize kitabı getirtebilirsiniz.Bu arada bizde ciddi bir dedikodu yazarlığı kurumunun bulunmaması gerçekten önemli bir eksiklik, bunu da hatırlatmak istedim.*Vanity Fair dergisinin son sayısının kapağında ünlü komedyen Jery Seinfield var.Seinfield ile uzunca bir röportaj da yayınlanmış dergide.Ancak bu dergi oldukça ciddi sorunlara neden oldu.Çünkü röportajı yapan muhabirin Seinfield'ın makalenin son durumunu okumasına ve gerekli düzenlemeleri yapmasına izin verdiği ve üstelik bunu kendi editörlerine danışmadan yaptığı ortaya çıktı.Hem de tuhaf bir şekilde ortaya çıktı bu.Derginin editörleri bir gün toplantı halindeyken, fakslarından düşünülen ve ilan edilen kapak makalesinin düzeltilmiş halinin, Seinfield'ın faksından gönderildiğini gördüler.Anlayacağınız ünlü komedyenin halkla ilişkilerini yürüten bayan makaleyi yazan muhabire değil de editörlere fakslamıştı.Bunun üzerine Seinfield bu bayanın işine hemen son verdi.Vanity Fair de, derginin editoryal politikasını ayaklar altına alan muhabiri hakkında soruşturma başlattı.*Harper's Bazaar magazinin editörleri derginin mektuplar bölümüne olumlu mektuplar gelmezse bunu kendileri yazıp oraya koymakta bir sakınca görmüyorlar.Bu skandal da derginin Sharon Stone kapak sayısı nedeniyle ortaya çıktı.Sharon Stone kendi kendisiyle mülakat yapmasını isteyen editörler okuyuculardan bu makale ile ilgili büyük tepki gördüler.Tek bir tane bile olumlu mektup gelmedi Shoran stone'un bu makalesi ile ilgili.Bunun üzerine derginin mektuplar editörü, ‘Connie Whyte, Houston’ takma adıyla son derece övücü bir mektup yazarak bunu derginin sayfalarına koydu.Ancak olan biteni bilen birileri New York Post gazetesinin dedikodu sütununa bu olayı ihbar edince de medya çevrelerinde olay bomba gibi patladı.*Entertainment Weekly dergisi 20 Şubat 1998 tarihli nüshasında şarkıcı Paula Cole'un bir fotoğrafını yayınladı.Paula Cole bu fotoğrafı görür görmez derginin editörlerine sert bir mektup yolladı.Mektupta ‘Fotoğrafla neden oynayıp, koltuk altı kıllarımı ortadan yok ettiniz. Bu son derece korkakça bir tutum’ deniliyordu.Bunun üzerine dergi bir sonraki sayısında hem Cole'un üzerinde oynanmamış, yani koltuk altı kıllarını da gösteren fotoğrafı ile birlikte şarkıcının mektubunu da yayınladı.