SOĞUK Savaş'ın bitmesiyle birlikte insanoğlu teori düzeyinde iyice saçmalamaya başladı.
Yok efendim ‘‘tarihin sonu’’ gelmiş, yok efendim uluslararası ilişkiler artık postmodern olmuş.
Artık ülkeler yerine kültürler çatışacakmış..
Falan filan.
İsteyen istediği gibi salladı üstelik her sallayan ciddi teorisyen muamalesi gördü.
Hatta bir ara sınırları içinde McDonald's olan iki ülkenin birbirleriyle savaşmalarının mümkün olmadığı görüşü bile ortaya atıldı.
Postmodernler özellikle bunu sevdi, onlar hamburgerli her şeyi severler, ancak bu teorinin ömrü maalesef çok kısa oldu.
McDonald's dünyadaki her ülkede -ki buna Orta Doğu Teknik Üniversitesi de dahildir- en azından bir şube açınca birden abuk bir durum meydana geldi. Bitmesi gereken savaşlar hálá daha sürüyordu ne yazık ki.
Ama olsun bu teoriyi ortaya atan kişi hálá daha saygın bir köşe yazarı ve ben iddia ediyorum ki benden de daha fazla maaş alıyor. (Ben kolay kazanacağım iddialara girerim, son geldiğim noktada maaş kıyaslamasında kolay kolay yenebileceğim köşe yazarı kalmadı bu hain dünyada.
***
Bütün bu teoriler yanlışlandı.
Ama korkmayın boşluk olmasına izin vermeyeceğim, teorisiz kalmayacaksınız merak etmeyin.
Globalleşen dünyada (bu ne demek bilmiyorum ama teorik bir yazıya son derece ciddi bir imaj verdiği de kesin) uluslararası ilişkilere farklı bir boyut getireceğim bugün.
Tezim şu: Dünyada savaşın ortadan kalkmasının tek ve olmazsa olmaz önkoşulu dünyada her ülkede en azından bir adet porno dükkánı olmasıdır. Bu önkoşul yerine getirildiği takdirde global barış sağlanır.
***
Porno yayınlar satan dükkánların içindeki hava size bu meseleyi global düzleme taşımayı neden gerek gördüğümü de açıkça ortaya koyabilir.
Porno dükkánlarının içi dünyada tek ve gerçek demokrasinin yaşadığı mekánlardır.
Dükkana giren her insan yaş, ırk, dil, din, seks, sınıf farklarından tamamen sıyrılır bir anda, herkes eşit hale gelir.
Bu düşük düzeyli bir eşitliktir, çünkü porno dükkánlarında insanların zekásı da az çalışır ama olsun istatistiklere göre az zekálı bir ortamın dünya barışına katkı sağlamayacağını gösteren bir korelasyon da yoktur.
Porno yayın dükkánında kimse kimsenin işine burnunu sokmaz.
Herkes ne aradığını bilir, o ana kadar bilmiyorsa da orada keşfeder.
Farklı eğilimlere göre ayrılmıştır bölümler. Aradıklarını bilenler kendi bölümlerinde dergilere, video kasetlere bakarlar, başka bölümlerle ilgilenmezler, kimse de onlarla ilgilenmez.
Yüzde yüz başarılı bir kompartmantalizasyon durumu var yani, ki bu da mükemmel demokrasi için vazgeçilmez bir koşuldur bilindiği üzere.
Ortalığa üstelik bir de sessizlik hákimdir, kimse yüksek sesle konuşmaz ve benim bildiğim kadarıyla bugüne kadar hiçbir porno yayın satış dükkánında kavga çıktığı da görülmemiştir.
***
Porno yayın satan dükkánlara sahip olan iki ülkenin bugüne kadar birbirleriyle savaştıkları da görülmemiştir.
Medeni ülkelerin en son birbirleriyle savaştıkları İkinci Dünya Savaşı döneminde bu dükkánlar yoktu. Onların yaygınlaşmasıyla birlikte Batı álemine büyük bir huzur, bir sessizlik, bir iç rahatlaması geldi. Ama onlarla savaşmak isteyenlere bir bakın, o ülkelerde bilin bakalım ne yok? Evet tabii ki oralarda porno dükkánı yok ve bu yüzden bu garip ülkelerin yöneticileri durmadan bela arıyorlar.
Türkiye'nin de durumu pek iç açıcı değil yani. Neyse ki yönetici sınıflarımız internet nedeniyle bayağı bir rahatlayıp gevşediler de biz de her bulduğumuz fırsatta bela çıkartmaktan son zamanlarda vazgeçer gibi olduk. Daha başka yararları da var barışı sağlama dışında porno dükkánlarının. Bugün kadının ezildiği, dövüldüğü, eziyet gördüğü bütün ülkelere bakın, bu ülkelerde porno dükkánı yoktur. (Hemen Amerika'da kadın dövülmüyor mu diye hıyarca sorular sormayın çünkü orada da kadın döven dallamalar son derece sessiz, görünüşe bakarsanız tamamen ahlaklı, kilisesine tam bağlı ve tabii ki porno dükkanı bulunmayan kasabalardan çıkarlar. Seri cinayet işleyen katiller de buralarda büyürler) Porno dükkánı olmayınca özellikle erkekler neden hoşlandıklarını gerçekten bilemeden yaşarlar hayatları boyunca.
Gerçi sorsanız onlara hemen anlatmaya başlarlar neden hoşlandıklarını. Lagada lugada basit, banal bir söylemdir bu, gerçekte haberleri katiyen yoktur kendi seksüalitelerinden.
Bir porno dükkánı olsaydı ülkelerinde, giderlerdi oraya, kitaplara bakarken keşfederlerdi kendilerini. Ama o tür ülkelerde yönetici kadrolar buna izin vermez, çünkü dövüşmeye ve öldürmeye yollayabilecekleri insan sürüsüne ihtiyaçları vardır ve bu ihtiyacı da ancak seks konusunda kendini keşfedememiş insanlar sağlar.
Kadın döven erkekleri inceleyebilseniz bunların yüzde 99'unun keşfedememiş oldukları seks tercihleri nedeniyle geçirmekte oldukları bunalım sonucunda ayılaştıklarını görürsünüz.
Dolayısıyla dünya barışını sağlamak ve her ülkede kadın-erkek arasında düzgün bir ilişki kurmak istiyorsanız her ülkede porno dükkánlar zincirleri açın.
Ve lütfen bu işe Türkiye'den başlayın çünkü ben memlekette de olan biteni fazla sağlıklı görmüyorum açıkça söylemek gerekirse.