Dış turizm patlasın

Serdar TURGUT

Bugün turizm sektörümüze yönelik bir hizmet vermeyi amaçlıyorum. Elimde olmayan nedenlerden ötürü son zamanlarda ben profesyonel turist olduğumdan vereceğim ipuçlarının turizmi sonunda gerçekten patlatacağına inanıyorum.

Ben hiçbir yeri turist gibi gezmeyi sevmem. Ama tamamen yabancı bir şehre gidince de, en azından oraları biraz tanıyıncaya kadar turist gibi davranmak zorundasınız.

Örneğin Chicago'da üç gün olabilecek bütün turları aldım.

Sonunda fark ettim ki sadece tek bir turla yetinsem de bir şey fark etmeyecekmiş.

Zira bütün turlarda size şehirdeki binaları anlatıyorlar.

Sizi bilmem ama ben bir binaya bakınca ancak bir raddeye kadar heyecanlanabilirim.

Mimar olsam bile bu heyecanım en fazla iki saat sürebilir.

Bir pizza dilimi, iyi pişmiş bir biftek veya bir mini etekli kadın bana daha fazla heyecan verir.

Ne yapayım ben böyleyim, isterseniz kınayın beni, yapabileceğim fazla bir şey yok.

43 yaşından sonra değişecek halde değilim. Dönek değilim ben.

Chicago'ya gelen Amerikalı turistler binalara bakarak aşırı heyecan duyuyorlar.

Anladığım kadarıyla bunlar Ohio, Michigan gibi tamamen düz eyaletlerden geliyorlardı.

Ohio'da kilometrelerce uzunlukta tarlalar var. Arada bazen otlayan inek gözüküyor.

Bu ineklerin bile suratlarından mutsuzluk akıyor.

Onlar bile manzaradaki tekdüzelik nedeniyle aşırı sıkılmış durumdalar.

Öyle ki kendilerini sağmaya gelen köylüleri yanlarından uzaklaştırmamak için çeşitli cilveler yapıyorlar.

Tüm dünyada her ülkedeki köylüler ellerinde olmayan nedenlerle sıkıcıdırlar.

Sıkıcı olmaktan kurtulabilmeleri için etraflarında onları teşvik eden bir sistem ne yazık ki yoktur.

İnekler bu gerçeğe rağmen sadece Ohio manzarasının tekdüzeliğinden kurtulabilmek için bu sıkıcı köylülere iyi davranmakta.

Böyle cilvelere alışık olmayan köylüler ise ilk anda ne yapacaklarını şaşırmaktadırlar.

Yapılan istatistiklere göre Ohio'da ineğine sırılsıklam aşık olan köylü sayısı inanılmayacak kadar yüksektir.

* * *

Michigan ise başka bir alemdir.

Bu eyalette yakın komşuluk kavramı son derece ilginç bir şekilde değiştirilmiştir.

Radikal bir değişikliktir bu.

Şöyle ki:

Bu eyalet inanılmayacak kadar düz tabiata sahiptir.

İnanılmayacak kadar da soğuktur buraları.

Michigan eyaletinde köpek beslemek hemen hemen imkânsızdır.

Çünkü Amerika'da köpekleri dışarda dolaşırken işetmek adeti vardır.

Michigan'da ise bu son derece tehlikeli sonuçlara yol açmaktadır.

Çünkü hava o kadar soğuktur ki köpeklerin çişi daha yere değmeden havada donmaktadır.

Çişi havada donmuş olan bir köpeği normal olarak yürütmek de mümkün olmadığından onu eve döndürmek de mümkün olmamakta, sahipleri onları orada bırakmak zorunda kalmaktadırlar.

Bugün Michigan'da ilk bakışta beş bacaklı gibi gözüken, ama yakından incelendiğinde ise beşinci bacağı aslında donmuş çişi olan yüzlerce donmuş köpek tarlalarda filan durmaktadır.

Michigan, donmuş köpeklerden oluşan bir hilkat garibesidir.

Tabiat şartları bu şekilde olan bu eyalette evler arasında en azından 200 kilometre uzaklık vardır.

Birbirlerine sadece iki yüz kilometre uzaklıkta olan insanlar bu eyalette ‘yakın ve sıcak komşuluk ilişkileri içinde’ hissetmektedirler kendilerini.

Bu eyalette normal olan iki ev arasında yaklaşık bin kilometre filan uzaklık bulunmasıdır.

Bilmem bu kadar şeyi anlattıktan sonra Amerika'daki en sıkı canilerin de bu eyalette yetiştiğini söylesem acaba şaşırır mısınız?

İnsanlar bu eyalette evlerinde otururken pencereden dışarıyı seyretmekte.

Ancak seyredecek bir şey de yaklaşık 1000 kilometrekare içinde olmadığından yavaş yavaş kafayı yemekte...

En sonunda da tamemen çıldırarak hayatta hiç olmazsa tek bir keyif yaratabilmek için seri halinde cinayet işlemeye başlamaktadırlar.

* * *

Bu iki eyalette de binlerce kilometre boyunca göze çarpabilecek en yüksek şey, sevgilisi ineğin üzerine binmiş, göğsünü kabarta kabarta onu dehleyen köylülerdir.

Buralarda ağaç da bulunmadığından durum maalesef böyledir.

Michigan ve Ohio'luların kendi eyaletlerinde para harcamaları imkânı olmadığından yılda bir kez, tercihan kış aylarında Chicago'ya giderler.

Chicago'da o aylarda hava eksi 30'lar civarındadır.

Ama bu turistler için katiyen bir problem oluşturmaz.

Çünkü o tarihlerde iki eyalette de hava eksi 50 derece civarındadır ve sadece bu nedenle Chicago'da kışın dondurma yiyerek, kısa kollu gömlekle dolaşan 150 kiloluk cisimler dolaşmaktadır. İşte onlar iç turisttirler.

Bu kişilerin o ana kadar hayatlarında gördükleri en uzun şey inek üzerindeki köylü olduğundan Chicago'daki binaları hipnotize olmuş bir şekilde seyretmeleri de normaldir.

Bir Türk turistin bu kişilerle muhatap olmak zorunda kalması da tek kelimeyle ayıptır.

* * *

Özet olarak diyeceğim şu:

Turizmi gerçekten patlatmak istiyorsak...

New York'taki turizm bürosunu kapayalım. Birer tane Ohio ve Michigan'a büro açalım.

Sonra da Galata Kulesi'ni bunlara pazarlayalım.

Bakın görün akın akın geleceklerdir. Gerçi gelenlerin zekâ düzeyi fazla olmayacak ve belki de aralarında seri cinayet işleyen katiller de bulunacaktır Ama NO PROBLEM.

Bize adapte olmakta hiç zorluk çekmeyeceklerine eminim.