Serdar Turgut: Beni tahrik etmeyin

Serdar TURGUT

İyi bir araştırmacı gazeteci olarak her sabah bütün gazeteleri baştan sona okurum.

Gerçi bir zamanlar köylü derneği yönetim kurulunda asil üyelikte bulunmuş olan, ondan önce de son 100 yılın en seksi erkekleri listesine 11'inci sıradan, hem de Antonio Banderas'tan bile önde girebilen üst düzey yöneticilerin en üst düzeyi genel yayın yönetmenim, benim bu sabah faaliyetime çok kızıyor.

‘‘Başka gazete okumana ne gerek var, tek Hürriyet'i okusan yeter’’ diyor.

Olabilir, doğrudur da. Ancak şu gerçek de var ki ben uzun zamandır üzerinde yazacağım konuları genellikle bu gazeteden bulurken (EN BÜYÜK HÜRRİYET BAŞKA BÜYÜK YOK), son günlerde Milliyet Gazetesi daha çok fikir vermeye başladı bana.

Şimdi bu ilginç gelişme Hürriyet için ne anlama geliyor, bu olay Milliyet için iyi mi kötü mü bilemem.

Size objektiviteye sapına kadar inanmış hür fikirli bir gazeteci olarak gözlemimi aktarıyorum o kadar, yorum yok bu konuda!

* * *

Milliyet Gazetesi'nde dün harikulade bir haber daha yer alıyordu.

Öyle bir haberdi ki bu, bana adeta ‘‘Eyy Serdar, gel hakkımda yorum yap, ağzına geleni söyle babam’’ diye haykırmaktaydı.

Amerika Psikoloji Derneği bir çalışma yapmış.

Kadınlar en çok erkeklerin doğal kokusundan tahrik oluyorlarmış. (Bu mesele Türkiye'de kadınlar açısından ne anlama geliyor? Çok tahrik edici bir yazı konusu olmakla birlikte bu yazıda buna girmeyeceğim.)

Erkekler ise kadının en çok kaşına ve gözüne bakar, oralardan tahrik olurlarmış.

Hele bir de kadının kaşı kalkıksa sormayın gitsin. Adam bunu görünce deli danalara döner, acayip tahrik olduğu için de kadını o anda elde edemezse kafasını duvara filan vuracak hale gelirmiş.

* * *

Raporu eh biraz abartılı anlattım; bizde yorum hür, haber ise yorumsuzdur, bilmem anlatabiliyor muyum?

Abartılı anlattım da ama emin olun ki içerik aynı, çarpıtmadım yani.

Meseleyi neresinden alıp işe girişsem, bilemiyorum ki!

Bir kere şunu baştan söylemeliyim: Amerikan Psikoloji Derneği bu tür konularda görüşüne başvurulacak en son merci olmalıdır.

Yahu Woody Allen 30 yıldır filan psikoloğa gidiyor, sonuç ortada. Şimdi siz onu ‘‘tedavi eden’’ psikoloğun üye olduğu derneğin herhangi bir konuda bildirmiş olduğu görüşe itibar eder misiniz Allah aşkına?

Bırakın onu, bu adamlar bir de seksüalite denilen şeyin ‘‘s’’sinden bile çakmazlar yemin ediyorum.

Düşünsenize, onlara göre eşcinsellik de hastalıktı bir zamanlar. Bu görüşlerini 1970*li yılların başında değiştirmeyi akıl ettiler.

Dolayısıyla seks konusu onları hayli aşan bir mesele anlayacağınız.

* * *

Hayatım boyunca beni gören her kadının kaşı kalkmıştır.

Bunu, beni ilk görüşlerinde yaşadıkları şokla bağlantılı bir mesele zannederdim.

İlk görüşlerinde ‘‘Ayy bu da ne acaba’’ diyorlardı büyük ihtimalle; sonra kaşlarını daha da kaldırarak objektif nesne çözümlemesi yapmaya çalışıyorlardı bana göre.

Yani, adamın gözleri nasıl böyle deforme olmuştan başlayarak aşağıya doğru gözlemlerini yapıyorlardı ve sonunda kaşları neredeyse enselerine kadar bile kalkıyordu, hayretle karışık üzüntüden dolayı bence.

Birçok insanı üzecek, hayatını deforme edecek bu muameleye karşı ben kaşarlanmış durumdaydım.

Üzmüyordu artık bu durum beni.

Dün Milliyet'te yayınlanan haberi okuyunca, hayatımı boşa harcadığımı bir anda anlayıp dövünmeye başladım.

Meğerse o kaşlar beni seksi buldukları için havalara kalkıyormuş, o anda gel desem hemen geleceklermiş de haberim yokmuş.

Düşünebiliyor musunuz kaçan fırsatları?

Gerçi gel dediklerim de olmadı değil yani. Sonuç çıkmadı bu çağrım neticesinde, ama olsun; kadınlar arasında da ne hissettiğini tam bilemeyen bilinçsiz insanlar olması gayet doğal tabii ki.

* * *

Aslında söz konusu araştırmanın, en çok erkeklerin baktığı noktalarla ilgili bölümüne takıldım, bunu da bilin.

Bana kalsa, erkeklerin bir kadında bakacakları yerler listesi diye bir şey illa da yapılacaksa bu listede, kaş ve gözü en son sıraya koyardım.

Doğrudur, erkekler sık sık kadınların kaşına gözüne bakarlar, ama bu sadece, daha başka yerlere bakarken acaba yakalandık da kadın bana kızıyor mu diye anlamaya çalışmak içindir.

Bunu da bilin ve Allah aşkına kimin nereye bakarak ne olacağı hakkında rapor filan hazırlamayı bırakın lütfen.

Bırakın şu seks konusunu; bunun teorisi, doğrusu yanlışı olmaz yahu. Neden kimse anlamamak istiyor ki bu gerçeği be!