Baliç'in hataları

Serdar TURGUT
Haberin Devamı

Geçen akşam koltukta uyuklamama 5 dakika istirahat molası verdiğim bir anda televizyonda abuk bir olaya tanık oldum.

Üstelik bu tanık olduğum abuk olay, haberlerden sonraydı.

Ekranda, sunuculuğunu tuhaf bir şekilde gülümseyen, briyantinlenmiş saçlı genç adamın yaptığı spor programlarından bir tanesi vardı..

Fenerbahçe'nin yeni transferi Baliç ile ilgiliydi konu.

Bizlere gecenin o vaktinde aktarılan bilgiye göre Baliç ‘stres atmak için’ Saraybosna'ya gitmişti.

Orada verdiği demeçte de İstanbul'a dönünce evlenebileceğini söylemişti.

***

Genellikle ben gecenin o saatinde rahatlama süreci içine girmiş durumda olurum.

Gündüz saatlerinde bile çok çalıştığı söylenemeyen beynim özellikle o saatlerde gasp zoruyla sahile çıkarılmış denizanalarına benzer.

O saatte beynimin var olan kapasitesi o anda yavaş yavaş eriyerek uyku durumuna geçmektedir.

Benim bu durumuma en uygun düşen televizyon kanalı Cine-5.

Her filmi en azından 20 kez gösteriyorlar.

Ben her defasında bir filmi en fazla 10 dakika seyredebilip sonra koltukta uyukladığımdan, bir dahaki sefere filmi başka bir noktasından yakalama şansım oluyor.

Anlayacağınız, altan üstten girip bir şekilde tamamlıyorum filmi, yaklaşık bir ay içinde...

Ancak o gece uykuya geçme sürecim darbe yedi, çünkü Baliç'in laflarına fena halde taktım.

***

Baliç'in neden stresli olduğunu bir türlü anlayamamıştım.

O kadar parayı onun yaşındayken benim cebime koysalardı, kesinlikle stresim olmayacağı gibi, etrafıma maksimum stres vermek için de elimden geleni yapardım.

Hatta açıkça söylemek gerekirse onun yaşındayken cebimde tek kuruş yoktu ama buna rağmen etrafıma maksimum stres verdim. Bir de düşünün paralı olsaydım olabilecekleri.

Baktım etrafa stres vermeyi tek başıma başaramıyorum, o zaman parayla adam tutup bunu yaptırırdım.

Stres nedir diye bir özlem, bir merak duyduğum anlarda da yine parayla stresli insanları eve getirtip onları bire süre izliyerek entelektüel merakımı giderirdim.

Baliç'e verilen para o kadar fazla ki, kendisine tavsiye edeceğim yaşam tarzını ölünceye kadar hiç bir taviz vermeden sürdürmesi olanaklı.

***

Haydi diyelim ki oğlan yine de stresli.

Peki ama stres atmak için Saraybosna'ya gidilir mi be kardeşim?

Benim tarih bilgime göre Saraybosna'ya sadece aşırı stresli olmak için gidilebilir.

Dünyadaki gelişmelere göre bugün stres atmak için gidilmeyecek yerler listesinde Saraybosna üçüncü sırada yer almaktadır.

İlk sırada Endonezya, ikinci sırada da Pakistan vardır.

Diyeceksiniz ki belki sana öyle gelebilir ama orası adamın memleketi.

Olabilir ama meseleyi bir de şöyle düşünün.

Dünyanın neresinde yaşıyor olursa olsun herhangi bir Türk'e ‘stres atmak için nereye gidersin’ diye sorduğunuzda onun ‘İstanbul’ diye cevap vermesi mümkün müdür?

Meseleye bu şekilde baktığınızda bunun milliyetçilikle değil sorunlara rasyonel yaklaşımla ilgili olduğunu görürsünüz.

Yani anlayacağınız, eğer Baliç gerçekten stresliyse bunu atlatmak için yaptığı tatil yeri tercihi son derece yanlış olmuş.

***

Şimdi gelelim olayın en can alıcı, en stresli ve en tehlikeli bölümüne.

Gerçi bu bölümü uyku sersemliği içinde doğru duyup duymadığımdan da emin değilim.

Olayı teyit için gazetenin spor servisini de aramaktan korktum çünkü doğru derlerse o zaman üzüntüm bin kat daha artacaktı.

Şimdi en azından yanlış olma ihtimaline güvenerek üzüntümü biraz azaltıyorum.

Mesele şu: Eğer yanlış duymadıysam Baliç İstanbul'a dönünce evlenebileceğini söylemiş.

Eğer o bunu gerçekten dediyse ona sesleniyorum. O bunu demediyse ve hatta şu anda evliyse bile farketmez, o zaman da bu duruma düşebilecek gençlere sesleniyorum.

AMAN İSTANBUL'A DÖNER DÖNMEZ EVLENMEYİN.

Beni dinleyin.

Ben İstanbul'a döner dönmez evlenme konusunda Türkiye'nin en önde gelen uzmanlarından bir tanesiyim.

Bu konuda teorik ve pratik bilgim sonsuz.

Hatta bu konuda yazdığım ‘İstanbul’a döner dönmez evlenmenin psikosomatik sonuçları- Bir Erkeğin Tükenişi Bağlamında Trajedinin Yeniden Tanımı' adlı basılmamış tezim Türkler'in yoğun olarak bulunduğu dış merkezlerde hayır kurumları tarafından ücretsiz dağıtılacak yakında.

Bu özel ihtisas konusunda o kadar çok bilgi sahibiyim ki bilim dünyası yakında bana fahri profesörlük unvanı bile verebilir.

Yaptığım bilimsel araştırma ve deney sonucunda öyle sonuçlarla karşılaştım ki, İstanbul'a döner dönmez evlenmeye kalkışan her insanı, gerekirse zor kullanarak engellemeye karar verdim.

Ben bilim için hayatımı zaten feda etmişim.

Başka kimsenin benim durumuma düşmesini katiyen istemem.

Bilmem anlatabiliyor muyum?

Baliç sana sesleniyorum eğer duyduklarım doğruysa hemen kendine gel!













Yazarın Tüm Yazıları