Paylaş
Kan grupları en basit haliyle kanın kırmızı kan hücrelerinde bulunan antijenlere göre sınıflandırılması. Bunlar içinde en eski olanı ve en çok bulunanı da 0 grubu. Nüfusun artması ve göçün hızlanmasıyla insanların hayatları, soludukları hava ve vücuda aldıkları mikroorganizmalar değişti. Bu sebeple kana farklı antijenler bağlandı ve farklı kan grupları ortaya çıktı. 0 grubu bunların içinde antijensiz olan grup olduğundan genel verici olarak kabul edilir. Çünkü vücut bu kana tepki göstermez. Ancak A, B ve AB gruplarındaki antijenler birbirlerine tepki gösterir. Bu sebeple içinde aynı antijen bulunmayan kan grubuna kan verilmez. A kan grubuna sahip biri B’den alamadığı gibi kan da veremez gibi örneklendirebiliriz.
Teknolojiyle iç içe olduğumuz bu dönemde kazalarda da belirgin bir artış gözlenmekte. Bu sebeple hastanelerde kan ihtiyacı devamlı hale geliyor. Ancak özelikle ameliyat sırasında ve acil durumlarda istenilen kadar ve istenilen grupta kana ulaşılamaması kan kaybından ölümün yüksek oranlara ulaşmasına sebep olmakta. 0 grubunun da yetersiz kaldığı veya fazla miktarda 0 grubu kan gerektiği durumlarda hastaneler ve doktorlar çıkmaza girebiliyor.
KAN KAYBINDAN ÖLÜMLERİN ÖNÜNE GEÇİLEBİLİR
Bunların önüne geçebilmek için uzun süredir araştırma yapan ekip, A ve B grubundaki antijenleri arındırarak 0 grubuna dönüştürdü. Bu antijenleri kaldırabilmek için insan bağırsağındaki bakterilerden elde edilen enzimler kullanıldı. Bağırsaktaki mikropların buradaki proteinlerde bulunan şekerleri parçalamakta çok iyi olduğunu gözlemleyen bilim adamları, aynı yöntemi antijenlere uyarladı. Bu sayede A ve B gruplarındaki antijenler arındırılarak genel verici grup olan 0’a dönüştürebildi.
Bu gelişmeyle birlikte kan bulunamaması sebebiyle yaşanan ölümlerin büyük oranda önüne geçilecek gibi duruyor.
ÖĞRENMEDEN GEÇMEYİN
DENGENİZ BOZULMASIN
Devamlı şiddetli bir şekilde başınız dönüyor ve dengeyle ilgili devamlı problemler yaşadığınızı düşünüyorsanız vertigoya dikkat etmekte fayda var.
Vertigo kısaca kişinin, çevrenin etrafında devamlı döndüğünü şiddetli bir şekilde ve devamlı olarak hissetmesi. Ani başlayan ve 2 haftaya kadar devam edebilen bu hastalık ciddi denge kayıplarına da sebep olabiliyor. Vertigo aslen bir hastalık değil. Altta yatan bir hastalığın belirtisi olarak ortaya çıkar. Bu sebeple vertigoya kulak çınlaması, bulantı, kusma, görme kaybı gibi belirtiler eşlik eder. Beyindeki denge merkezine bilgileri ulaştıran gözler, iç kulaktaki yarım daire kanalları veya duyu sistemindeki bir aksaklık hastalığı tetikleyebiliyor. Genellikle iç kulak sıvısının azalması veya beyindeki denge sinirlerinin zarar görmesiyle ortaya çıkan hastalığın belirtileri kişiden kişiye de farklılık gösterebilir.
Paylaş