VW gelmek zorunda

Kararın ekonomik tarafının tamam olduğu anlaşılıyor. Belki işin siyasi tarafı vardır. Rakip ülke Bulgaristan’ın AB üyesi olması, Türkiye Avrupa Birliği ilişkileri, Rusya’ya yakınlaşmamız, NATO ve ABD’ye rağmen S-400 füzelerinin alınması gibi...
Buna karşın, belki 100 yıl yaşayacak bir otomobil fabrikasının yatırım kararını güncel politik gelişmelerin etkilemeyeceği biliniyor. Nitekim, VW Yönetim Kurulu Üyesi Aşağı Saksonya Eyaleti Başbakanı da kararın politik değil, ekonomik olacağını söylemişti.
Diyelim ki, politik sıkıntılar var, Volkswagen’in yüzde 17 hissesine sahip Katar’ın da fabrikanın Türkiye’de kurulması için Yönetim Kurulu’nda baskı yaptığını biliyoruz.

SURİYELİ YERİNE YATIRIM GELSİN
Haydi diyelim zorlamayla da olsa politik gelişmeler de yatırım kararında etkili olmaya başladı. O zaman da Merkel’le anlaşarak 4 milyon Suriyeli göçmeni Avrupa’ya göndermeyen Türkiye’nin politik olarak da böyle bir yatırımı herkesten fazla hak ettiğini söylemeye gerek yok... Görüldüğü gibi VW hem ekonomik hem de politik nedenlerle Türkiye’ye gelmek zorunda...

VOLKSWAGEN ŞEHRİ OLACAK
Karar verildiğinde yılda 350 bin araç üretecek fabrikanın 2022 - 2023 yıllarında üretime başlaması planlanıyor. Almanya’da VW, Opel gibi otomobil fabrikalarının bulundukları yerlerde kentlerin ekonomisi tamamen bu fabrikaların çevresinde döner. En basitinden Manisa’daki fabrikada çalışacak 5 bin işçiye her gün verilen yemek bile başlı başına bir ekonomi yaratır. Bu yemeği hazırlayacak mutfakta çalışacak aşçılar ve yardımcılarından yağ, et, pirinç, meyve, sebzeleri veren üreticilere kadar alışveriş zinciri halkaları uzar gider.
Fabrika kurulursa, çalışacak 5 bin işçi Manisa ya da yakın çevredeki il ve ilçelerde oturacak. Bu çalışanların ev kiralayarak veya alarak yaşamlarını sürdürmeleri için yapacakları harcamalarla bölge ekonomisi katlanarak büyüyecek. Nitekim, VW gelecek haberlerinden sonra Manisa’da ev ve arsa fiyatlarının zıpladığı biliniyor.

OTOMOBİLDE 30 BİN PARÇA VAR
Asıl önemlisi, her yıl üretilecek otomobillerin vidasından, dişlisine, janttan, koltuk kılıfına ve otomobil camına kadar bir çok parçası bölgedeki yan sanayi firmalarından temin edilecek. Bir otoda yaklaşık 30 bin parça olduğunu düşünürsek doğacak pazarın büyüklüğünü anlatmaya gerek yok. Yatırım kararı alınıp anlaşmalar yapıldıktan sonra Manisa Organize’den, Kemalpaşa ve Atatürk Organize sanayi bölgelerindeki çok sayıda firma 350 bin araç için ihtiyaç duyulan 30 bin parçayı üretebilmek için belki kapasite artıracak. Bu da yeni eleman alımları getirerek işsizliğe ilaç olacak. Belki de fabrikada çalışacak 5 bin kişiye ek olarak 5 bin kişiye de yan sanayide iş imkanı doğacak.
Ekonomik durgunluk başta Avrupa olmak üzere bütün dünyanın kapısına dayandı. Böyle bir dönemde Türkiye’ye hem de Manisa’ya 1.5 milyar euroluk otomobil fabrikası yatırımı gerçekten mucize gibi bir şey olacak.