Kartlar yeniden dağılırken

Haberin Devamı

TAM 40 bin can ve 400 milyar dolarlık ekonomik yük. Geçen 30 yılda terörün Türkiye’ye faturası bu iki rakamla özetleniyor. 40 bin canı geriye getirmek mümkün değil. Bundan daha fazla yaralı ve  gaziler, yarım kalan hayatlar, yaşanan travmalar ve dağılan yuvaları düşünecek olursak bu savaşın Türkiye’ye faturasının tahminlerin çok üzerinde olduğunu görürüz.
Bugünlerde İzmir’de pek çok kişiden, “Bugünkü noktaya bu kadar büyük fatura ödemeden gelmek mümkün olamaz mıydı?” sorusunu duyuyorum. Bunu tarih gösterecek. Ancak bilinen bir gerçek var, hiçbir savaşın galibi olmaz. İster alçak yoğunlukta olsun, ister normal, savaş yıkım demektir. Türkiye ekonomisinin bir yıllık milli gelirine yarısına yakın bir rakam terörle savaş için harcanmış. Bu, Türkiye’de insanların son 30 yıldaki yaşamlarının yaklaşık bir yılını terörün finansmanı için çalışıp üretmekle geçirdikleri anlamına geliyor.
Yazık, çok yazık. Bu kadar büyük bir kaynak zamanında akıllıca bir şekilde Doğu ve Güneydoğu ekonomisinin kalkınmasında kullanılsaydı ne insanlar çaresizlikten dağa çıkar ne de terör örgütü güç kazanabilirdi.
Tabii ki işin bölgeye para akıtmakla çözülecek kadar basit olmadığını geçmiş deneyimler gösterdi. Her savaş ortamının kazananları da vardır. Her şeyden önce geçmişte Türkiye’yi uluslararası siyasi gelişmelerde yola getirmek için bölgedeki savaş ortamı yoğun şekilde kullanıldı. Öyle ki, 90’lı yıllarda Türk ekonomisi zor günler geçirirken yılda 10 milyar doları bulan terörün finansmanını sağlayamayacağı ve sonunda her şartı kabul edeceği düşünüldü.
Ama o dönemde hesapta olmayan bir şey ortaya çıktı. Türkiye’ye o yıllarda Merkez Bankası bilançolarında net hata-noksan kalemi olarak gösterilen, kaynağı belli olmayan bir para girmeye başladı. Bu paranın miktarı 10 milyar doları buluyordu. Kimi bavul ticareti diyordu, kimi sınırdan kaynak girişi. Kimilerine göre ise bu para uyuşturucu trafiğinden geliyordu. Nitekim sonunda patlayan Susurluk skandalı kara para trafiğinin devlet içinde devlet oluşturmaya başladığını gösterdi.
Aslında bugünde çok farklı bir durum yok. Savaş ortamı nedeniyle kontrolün güç olduğu bölgelerde 2 milyar dolar civarında uyuşturucu, insan kaçakçılığı üzerinden dönen kara para trafiği olduğu tahmin ediliyor. Belirsizlik ortamından bu paraları kazananların barışla ilgili her adımı sabote etmek isteyecekleri çok açık.

Haberin Devamı

YENİ SENARYOLAR

Haberin Devamı

BUGÜNE kadar terörün devamı için çaba gösterip başarılı olanların bundan sonra işlerinin daha zor olacağı tahmin ediliyor. Daha zor olacak çünkü bölgede kartlar yeniden dağıtılıyor. Yeni senaryoların başında Kuzey Irak’taki Kürtlerin elinde bulunan zengin petrol kaynaklarından çıkarılan ürünün Türkiye üzerinden dünya pazarlarına açılması geliyor. Kuzey Irak Kürt yönetimi bu nedenle Türkiye ile iyi ilişkilerde olmak için uzun zamandan beri PKK’yı frenlemeye çalışıyor.
İkinci olarak dünyadaki yeni siyasi eğilimlerin etkisi. Dünyada Birinci Dünya Savaşı yıllarının akımı ulus devlet anlayışının giderek blok ülkeler anlayışına dönmesi. Artık Avrupa’da sınırların kalktığı, ülkelerin kendi bayraklarını taşıyan paralarından vazgeçip tek paraya Euro’ya dönükleri bir dönem yaşıyoruz. Artık dünyada küçük devletler değil, Avrupa Birliği Bloku, Amerika Bloku, Çin, Hindistan ve Japonya’nın başını çektiği Uzakdoğu Bloku, Güney Amerika ve Afrika Bloku gibi beş altı büyük bloktan oluşan yeni bir düzene doğru gidiliyor. 250 milyon nüfuslu Ortadoğu’da, milyarlık Afrika kıtasında yeni pazarlar yaratılmaya çalışılıyor. Pazar için refah, refah için barış gerek.
İşte böyle bir ortamda Kuzey Irak’ın Türkiye ile ekonomik olarak entegre olması hiç de şaşırtıcı olmayacak. Belki kimi yorumcuların dediği gibi Öcalan açıklamasında Misak-ı Milli derken, Musul ve Kerkük’ün de dahli olduğu ilk Misak–ı Milli sınırlarını kastediyor.
Ortadoğu’da Suriye ile ilgili kararların uygulanması için İsrail’in Türkiye’den özür dilemek zorunda kalması dahil çok kritik bir süreçten geçiyoruz.
Kartların yeniden dağıldığı bu dönemde oyunu iyi oynarsa, Türkiye bu yüzyılın sonuna kadarki kaderini çizebilir.

Haberin Devamı

Kartlar yeniden dağılırken

 

Yazarın Tüm Yazıları