Paylaş
CEHALET ile heves yan yana geldi mi, ortaya “durum komedisi” çıkar. Tıpkı Amasya’nın orta yerindeki köprünün üzerine dikilen “Selfie Çeken Şehzade” heykelinin yarattığı komedi gibi.
Amasya, fetihten önceki adıyla Amasseia, Osmanlı coğrafyasının önemli sancaklarından biriydi. Önemi de on iki şehzadeye ev sahipliği yapmasından, bunların da altısının tahta çıkmasından geliyor.
Özellikle Fatih’in büyük oğlu İkinci Beyazıt, bu şehirde taht sırası için 27 yıl beklemiştir. Amasya da kendini en çok bu şehzade ile özdeşleştirmiştir.
* * *
Son olarak Kanuni’nin evladı Şehzade Beyazıt burada valilik görevi yapmış, sonra padişah babasının kılıcından kaçıp İran’a sığınınca, Amasya padişahların gözünden düşmüş.
“Buradan İran’a kaçması kolay oluyor” fikrinden giden İstanbul, son şehzade Üçüncü Murat’ı geri çekmiş, daha da Amasya’ya şehzade yollamamış.
Şimdi Amasya’da bu on iki şehzadenin hatırasına yapılmış bir “Şehzadeler Müzesi” var. Amasya görmüş padişahlar, o müzede “Balmumundan heykel” kılığında saltanatlarını sürdürüyor.
SELFIE ÇEKEN ŞEHZADEMİZ
Köprü üzerinde selfie çeken eli telefonlu şehzademizin ise adı belli değil. Başındaki sarık da müzedeki diğer şehzadelerin başına kondurulmuş sarıklara benzemiyor.
Tarihi dizilerde saray erkânına nasıl sarık yapamıyorlarsa, müzedeki heykel padişahların başına gelen de o.
Başlarında bir şey taşıyor ama bu kesinlikle “Osmanlı işi kavuk” değil. Amerikalıların Cadılar Bayramı geldiğinde içini oyup kapılarına fener gibi astıkları balkabağına benziyor. Yani, sanat yapıyoruz deyip, atalarımıza kafalarında balkabağı taşıtıyoruz.
Köprü üzerindeki şehzadeyi, başında balkabağı taşımaktan kurtarıp onun yerine peştamal sarmışlar.
Hani çarşı hamamında yıkandıktan sonra terinin soğumasını beklediğin “sıcaklık” denen bir yer vardır. Tellaklar burada seni peştamallara sararlar. Onlardan birini de kafana dolarlar.
Aha Amasya’daki selfie çeken şehzadenin başındaki de onun aynısı.
* * *
Teknoloji insanımızın eline akıllı telefonları verdi. İnsanımız da onunla selfie çekmeyi akıl etti. O günden beri birazcık tanınan birine rahat huzur yoktur. Amasya’nın selfie meraklısı şehzadesi de bu hevese yakalanmış.
Heykel olduğundan kaçacak yeri de yok. Adını bilmeseler de başına birikenlerin birinciye gelen derdi, şehzade ile birlikte selfie çektirmek.
BAŞKANA GÖRE SIKINTI YOK
Ampul Partisi’nden seçilmiş Belediye Başkanı Cafer Özdemir, sosyal medyada alay konusu yapılmalarına aldırmıyor.
Tarih ile teknolojinin buluşmasının güzel bir şey olduğunu söylüyor.
Temmuza denk gelen ramazanda soğuk bira içen papazları gören Bektaşi’nin “Dininizin kıymetini bilin” dediği gibi biz de başkana, “Partinin kıymetini bil” diye sesleniyoruz.
Bu işleri muhalefetten birileri yapsa yanmıştı. Meydanlar “Eeeey!” sayhası ile titremişti.
Briketten Kâbe yapıp Üsküdar Meydanı’na diktiler. O Kâbe’nin pastasını yapmak yetmedi, kesmeden önce kremasına parmak atıp tadına baktılar.
Kutlu Doğum Haftası’nda Kuran’dan Pasta yaptılar. Yine tepki gelmedi. Sadece sosyal medyadan biri bu pastanın altına “Allah’ım sen bize Kuran’ı gönderdin. Biz onu yedik” diye yazdı.
Amasya’daki bu heykelin de hakkını verenler çıkacaktır. Lafı uzatmayıp bu meseleyi sosyal medyada gezinen gençlerimizin zekâsına havale ediyorum.
Paylaş