Çekirdek Partisi’nin bendeki ilk izlenimi

Önce adına “Sosyal Medya” denen dünyaya bir göz atacaksın. Kendilerini yüz kırk karakter ile ifade etmeye azmetmiş onbinlerce insanın hissiyatına şöyle bir bakacaksın. O işin akıbeti anında belli olur.

* * *

Sosyal medyanın askerleri Emine Ülker Tarhan Hanımefendi’nin Altı Kazık Partisi’nden neden ayrılma ihtiyacı hissedip, yeni bir parti kurduğuyla hiç ilgilenmemiş. Çoğu şekle bağlanmış.
Gözüme ilk çarpanlardan biri şöyleydi:
“Şahane bir Fransız hanımefendisi aromasında (...) güzel bir orta yaş bayanı...”
Siyasetle ilgisini çözemediğim “Fransız hanımefendisi aroması” tespiti açıklanmaya muhtaç. Bunu yazan kişi psikolojik yardıma muhtaç değilse, kendine neden “hayatımı dilimle kazanıyorum” süsü veriyor, ona bakmak lazım.

DİZİ DİZİ İNCİYİM

Çoğunluğa göre Emine Ülker Tarhan, hanımefendi olmasına hanımefendi, güzel olmasına da güzel ama o bir kadın değil “bayan”. Sadece bayan mı?
Sosyal demokrasi hassasiyeti gösterip, yeni parti ile yakından ilgilenen “demokrasi kültürüne sahip” vatandaşların Emine Ülker hanım için vardıkları nokta aynı:
“Güzel bayan.”
Kimisi yeni liderin güzelliğini abartıp “Ülke kursa iltica ederim” diyecek kadar uçuyor, kimi de “Bildiğin güzel kadın işte...” deyip geçiştiriyor.
Güzelliği geçiştirene cevap anında geliyor: “Güzelliğine, çekiciliğine benden on puan ya! Ayrıca onu bir bayan olarak özel yapan da şıklığıdır.”
Buyur buradan yak bakalım Selahattin Duman.
Sen Emine Ülker Hanım’ın üstünden çıkarmadığı ceket ile pantolonuna “Memur görüntüsü veriyor” diye laf eder misin? Programına katılsa Ivana Sert’ten “Tarz değilsin!” fırçası yerdi, der misin? İşte bir başkası çıkıyor. Emine Ülker Hanım’ı hem güzel hem çekici hem de şık ilan ediyor.
Yok kardeşim...
Yürürken içeri çektiği boynuyla, hiç değişmeyen ceket ve pantolonuyla “taksitini ödeyememiş memur” görüntüsü veren Emine Ülker Hanım’ın bu halinden “çekicilik ve zarafet abidesi” çıkaranlarla ben başa çıkamam.

* * *

En iyisi bunları modacı Nur Yerlitaş’a şikâyet etmek. Lafla dövdürmek.
Emine Ülker Hanım’ın bir haftalık haber görüntülerini Nur Yerlitaş’a izlettireyim, kadıncağız bunalım geçirir, sinirinden gibi havalara bakar.
Konuyu dağıtmış gibi olmayayım ama Nur Hanım’ın ikide bir başını kaldırıp, havada bir şeyler aramasını başlarda anlayamamıştım.

Acıktığı için kan şekerinin yükseldiğini sonraları keşfettim. Kadıncağız, gözü belli ki ağzına atacak bir şeyler aranırken havadaki kuşlara takılıyor “Bunlar niye çiğ çiğ uçuyorlar?” diye merak ediyor.


JOHN LENNON TARZI

Siyasete dönelim. Sosyal medyada Emine Ülker Tarhan’ın siyasi kimliği üzerine laf edecek birilerini arandım. Gördüm ki “siyasal kimliği” her yüz kişiden doksan beşinin hiç umuru olmamış. Şekil, uzak ara önde.
Yuvarlak tel gözlüğüne takılanı bile var.
Bunlardan biri “Fikirleri bir yana da bir insana John Lennon gözlüğü bu kadar mı yakışır?” derken, 2015’te parti tercihi değil gözlük tercihi yapacağını göstermiş.
Gerçekten de gözlükleri yakışıklı ama bana sorarsanız Harry Potter’ın kullandığına daha çok benziyor.
Yine de Mülayim Bakışlı Gözlüklü Şahsiyet’in otomobil farından yapılmış gibi duran iri gözlüklerinden şık.

* * *

Negatifler her zamanki gibi çoğunlukta. Misal, birinin burnuna reklam olduğu kokusu gelmiş. Lafı uzatmadan RTÜK’e “Parti haberi içine ürün yerleştiriyorlar” ihbarını yapmış: “Bu ne biçim isim böyle. Bisküvi markası gibi...”
Aykırı gidenlerden biri de övme bahanesiyle dedikodusunu çakıyor.
“Eşiyle hukuk fakültesinin ikinci sınıfında tanışıp evlenmiş, son sınıfta da ilk çocuğunu doğurmuş güzel biri.”
Edindiğim ilk izlenimler böyle. Bu noktadan hareketle yeni partinin akıbeti bence bellidir. Lider tarafından dışlananların, 2015’te aday yapılmayacakların, partiden atılanların, özetle cümle “kaybedenlerin” adresi artık “ayçiçek logolu” bu yeni partidir. Yani Çekirdek Partisi’dir.
“Uzun Boylu Sevgi İnsanı” bu
partiyi çitler.