Paylaş
TÜRKİYE’nin kasvetli gündeminde gözden kaçırdığımız öyle olaylar var ki bazen bir tokat gibi çarpıveriyor yüzümüze. Önceki akşam Rıdvan Akar’ın CNN Türk’teki Habere Dair programını izlerken de aynı duyguya kapıldım. Ezgi Cankurtaran’ın hazırladığı haber Van depreminin üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen tüm yaraların sarılmadığını hala 25 bin kişinin ‘evsizlik korkusu’ ile yaşadığını ortaya koyuyordu.
Devletin ve vatandaşların Van depreminde hiçbir şey yapmadığını söylemek mümkün değil. Vatandaşların yardımlaşma iç güdüsüyle depolar dolusu yaptığı yardımlar da hala gözümüzün önünde. Özel şirketlerin başta okullar, yurtlar ve öğretmen evleri gibi inşa ettikleri yapılar ortada.
TOKİ’nin 2 yıl gibi bir sürede 20 bin konut inşa etmesi ve bunu ev sahiplerine teslim etmesini ise takdir etmek gerekiyor. Bunlar bardağın dolu tarafında gördüklerimiz. Ancak CNN Türk’teki o haber bize bardağın bir de boş tarafı olduğunu hatırlattı.
KİRACILAR ORTADA KALDI
Evet, TOKİ’nin inşa ettiği 20 bin konut, evi depremde zarar gören ev sahiplerine teslim edildi. Şehirde olanlar o evler için 2 yılı ödemesiz 20 yıl vade ile 75 bin lira, köylerde olanlar ise 70 bin lira ödeyecekler. Ev sahipleri yeni evlerine taşındı taşınmasına da peki ya kiracılara ne oldu?
24 BİN 569 KİŞİ KATILDI
Valiliğin 13 Aralık 2013’te yaptığı açıklamaya göre kiracılar için bir kura çekilişi yapılmış. 24 bin 569 vatandaş müracaat etmiş, ön inceleme sonucunda kuraya katılabileceklerin sayısının 14 bin 540 olduğu tespit edilmiş. Çekilen kura sonucunda talihli 1000 yurttaş belirlenmiş. Şimdi onlar yine 2 yılı ödemesiz 75 bin lira ödeyerek yeni bir eve kavuştu. Fakat kalan 23 bin 569 kişiye ne oldu?
Durumu göreceli olarak daha iyi durumda olanlar kaderine razı olup konteyner kenti boşaltmış. Bir kısmı kira yardımı için fert başına 243 lira 42 kuruştan daha az kazandığını kanıtlamış ve bir yıllık yardım alarak kiraya çıkmış. Onlar şimdi bir yılın sonunda ne yapacaklarını düşünüyorlar.
Devlet kalanlara da konteyner kenti boşaltmaları için bir süre vermiş, 10 Ağustos 2013’te bu süre dolunca da elektrikleri kesmiş.
Bir kısmı zorunlu olarak konteyner kenti terk etmiş. Akıbetleri bilinmiyor. Kalanlar için de dram başlamış. Konteynırdan çıkmaları için 120 gün boyunca elektrikler kesik kalmış. Elektrik kesilince herşey durmuş. Isınma, temizlik, yemek vs. Şikayetler çoğalınca orta yol bulunup süre tanınmış ve 15 gün için konteyner kente yeniden elektrik verilmiş. Şimdi o süre de dolmak üzere.
‘ZAMAN ALACAK’
Haberde Van Valisi Aydın Nezih Doğan’ın söyledikleri çok önemli:
“Elbette devletin sosyal konut projeleri var. Bunları konteyner kentte yaşayan vatandaşlarla paylaştık. Konteyner kentte yaşayanların maddi durumuna uygun sosyal konut yapılma imkanı var. Ön görüşmeleri hükümetle yapıyoruz. Yazışmalarımızı da yaptık. Ama tabi bu konutların yapılmasına karar verilmesi, inşa edilmesi ve ilgililere ulaştırılması ‘zaman alacak’ faaliyetler.”
Özetle, Van’da depremin yaraları henüz kapanmamış. Bu gerçeklik bir tokat gibi yüzümüze çarpıyor. Devlet sorunun farkında. ‘Zaman alacak’ faaliyetlerin hızlanması dileğiyle...
243 LİRADAN AZ KAZANANA YARDIM
DEVLET kiracılara valilik aracılığı ile iki seçenek sunmuş. Birinci seçenek ‘1000 konut yapalım, kura çekip verelim’. İkinci seçenek ise ‘kalanlara da kira yardımı yapalım’. Başta bu teklif güzel gibi gözükse de içeriğinde birçok çelişki barındırıyor. Öncelikle sadece 1000 konut olması kura şanssızları açısından başlı başına yeni bir üzüntü kaynağı. Ama daha önemlisi kurada kaybedilenlere sunulan kira yardımının da şarta bağlanması.
Devlet kira yardımı alacak ailelere fert başına 243 lira 42 kuruştan daha az kazanma şartı getirmiş. (16 yaşından büyüklere asgari ücretin 1/3’ü kadar gelir şartı) Yani sadece evin babası çalışıyor ve 500 TL kazanıyorsa, geçmiş olsun! O aile deprem öncesinde 150 liralarda olan kiraların şu anda 400-450 liraya ulaşması gerekçekliği ile başbaşa kaldı. O aile neredeyse tüm kazançlarını evin kirasına yatırıp kaderiyle yüzleşti.
Konteyner Kent’te çocuk olmak da zor. İçlerinden biri 9 yaşında. Müteaahhit olmak istiyor. Tek arzusu kendisi gibi olanlara ileride bedava ev vermek. Çocukça bir düş gibi görebilirsiniz, duygu sömürüsü diyebilirsiniz, ne derseniz deyin... Van’da bu psikolojide yaşayan, okuyan ve yetişen çocuklar var.
Paylaş