Dün toplanması gereken Turkcell Genel Kurulu yeterli çoğunluk bulunamadığı için gerçekleştirilemedi.
Yeterli çoğunluğun bulunamamasının ana nedeni ise Çukurova Grubu ile Rus Altimo’nun oluşturduğu ana hissedar Turkcell Holding’in toplantıda görev yapacak temsilciyi seçmemesi ya da seçememesiydi. Geçmişte trafikte kalan komiserler nedeniyle gerçekleştirilemeyen genel kurullar hatırlandığında asıl sürpriz, genel kurulun yapılabilmesi olacaktı ama olmadı. Peki şimdi ne olacak? Üyelerin bir bölümünün görev süreleri dolduğu için Turkcell’in yönetim kurulu tartışmalı hale gelecek. Tartışmalı hale geleceği için de çok büyük ihtimalle yargıya gidilecek. Nedenini açıklamaya çalışayım. Turkcell’in yönetim kurulunda 7 kişi bulunuyor. Bunlardan 3’ü yani Ahmet Akça, Atilla Koç ve Mehmet Hilmi Güler, SPK tarafından geçtiğimiz mart ayında bağımsız üye olarak atandı. Onlarda sorun yok. Yönetim Kurulu Başkanı Colin J. Williams ile Yönetim Kurulu üyeleri Gülsün Nazlı Karamehmet Williams, Alexey Khudyakov ve Karin Eliasson’un görev süresi ise 29 Nisan’da doldu.
ÜYELER DEVAM MI TAMAM MI?
Görev süresi dolan yönetim kurulu üyesi, yenisi seçilene kadar görevine devam eder mi? Ticari açıdan büyük önem taşıyan kararların altına imza atabilir mi? İşte kritik nokta bu. Konuyu uzmanına sorma ihtiyacı hissettiğim için İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abuzer Kendigelen’e danıştım. İşte onun anlattıklarından derlediklerim. Ticaret Kanunu’nun 410/1. maddesi diyor ki; “Genel kurul, süresi dolmuş olsa bile, yönetim kurulu tarafından toplantıya çağrılabilir. Tasfiye memurları da, görevleri ile ilgili konular için, genel kurulu toplantıya çağırabilirler.” Bu madde bazı çevreleri ikiye bölmüş durumda. Dar anlamda yorum yapanlar; “Maddeye göre görev süresi dolanlar genel kurulu toplantıya çağrı dışında herhangi bir karar alamaz” diyor. Geniş yorum yapanlar ise; “Görev süresi dolan yönetim kurulu yenisi seçilene kadar görevine devam eder, toplantılara katılabilir, ayrıca genel kurulu toplantıya da çağırabilir” görüşünde.
Kendigelen dar anlamda yorumu doğru bulduğunu belirtiyor ve ekliyor; “Ancak bu konuda yargının kararları çeşitlilik gösteriyor. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi konuya ilişkin hemen her kararında eski Ticaret Kanunu’nun 314. maddesindeki ‘yönetim kurulu üyeleri için belirlenen sürenin sona ermesiyle üyeliğin sona ereceğini ifade eden herhangi bir hüküm bulunmamasından yola çıkarak görev süreleri dolan üyelerin yenileri seçilinceye kadar görevlerine devam edecekleri’ içtihadında bulunmuştur. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi ise, sorunu tartıştığı eski tarihli kararlarında görev süresi dolan yönetim kurulu üyelerinin görevlerinin kendiliğinden sona ereceğini, dolayısıyla bu andan itibaren anılan kimselerin şirketi idare ve temsil yetkilerinin ortadan kalkacağını ve şirketin organsız kalacağını kabul etmiştir. Sonraki tarihli kararlarında ise bu kez sürenin sona ermesiyle birlikte şirketin organsız hale gelmeyeceği, bu andan itibaren yönetim kurulu üyesinin şirket için ‘zorunlu olan’ veya ‘gecikmesinde sakınca bulunan’ işleri yerine getirme yetkisini koruyacağı görüşünü benimsemiştir.”
YABANCILAR AÇISINDAN KRİTİK
Kendigelen’in anlattıklarından benim anladığım şu; Ticaret Kanunu görev süresi dolan yönetim kurulu üyelerinin yenisi seçilene kadar görevini yürütüp yürütmeyeceğini net olarak belirtmemiş. Yargıtay kararlarında ise birbirinden farklı yaklaşımlar olmakla birlikte görevi dolan üyelerin ‘en azından’ gecikmesinde sakınca bulunan işlerle sınırlı olarak görevlerine devam edecekleri belirtilmiş. Eğer yakın tarihte yeni bir genel kurul toplanmaz ve yeni yönetim kurulu belirlenmezse, Çukurova, Sonera veya Altimo’dan harhangi biri mevcut yönetim kurulu üyelerinin durumu ile yargıya başvurabilir. Bakalım böyle bir durumda, yargı, özellikle Turkcell’in yabancı hissedarları Sonera ve Altimo açısından kritik önem taşıyan yönetim kurulu üyelikleri için bu kez nasıl bir karar verecek? Bekleyip göreceğiz.