5 TL’YE ŞARJ OLUR MU?

İSTANBUL’un Tahtakale semti, önemli ticaret iskelelerinin hemen arkasında uzanan bir bölge olarak Bizans ve Osmanlı dönemleri boyunca ticaret bölgesi olmuş. Bu durum günümüze kadar da gelmiş. Ne zaman giderseniz gidin sokaklarda adeta bir insan selinin aktığını görürsünüz. Dışarıya kadar taşan mallarıyla dikkat çeken dükkânların yanı sıra Tahtakale’nin işportacıları da ünlüdür. Bizans’tan Cumhuriyet’e ulaşan tarihi süreçte işte bu dükkân ve tezgahlarda satılan mallar da değişir durur. Son dönemin en dikkat çeken ürünleri ise elektronik aletlerdir. El radyoları, müzik setleri, telsizler, walkmanler, küçük televizyonlar, atari, ev telefonları, tetris aletleri, CD player, videolar derken özellikle 2000’li yıllarda adeta cep telefonlarının istilasına uğramıştır
Tahtakale... Ta ki IMEI freni gelene kadar. Türkiye’nin IMEI sistemine kayıtlı değilse cep telefonlarını otomatik olarak devre dışı bırakan sistem bu alandaki kaçak girişleri azaltır. Cep telefonları vitrin ve tezgahlardan bir bir yok olur. Ama tarihte o tezgahların boş kaldığı hiç görülmemiştir. Tahtakale esnafı satacak bir şey mutlaka bulur.

ELEKTRONİK SİGARA İŞGALİ

Ben de hafta içinde elektronik pazarın en önemli merkezlerinden Sirkeci’deki Doğubank ile Tahtakale’nin yolunu tutum. Ağaç ev aletlerinden, plastik tabak çanağa, süs aletlerinden hırdavata her dönem satılan ürünlerin arasından sıyrılıp elektronikçilerin bulunduğu sokaklara yöneldim. Uzun bir süredir her köşe başında dikkat çeken cinsel güç artırdığı iddia edilen haplar damlalar yerli yerinde duruyor. Zaman zaman bazılarının sahte olduğu iddia edilse de demek ki bu ürünler ilgi çekmeye devam ediyor. Elektronik ürün satılan tezgah ve vitrinler de ise büyük bir değişim yaşanmış. Üç beş ucuz cep telefonu çeşidi, kameralar, fotoğraf makineleri dışında tanıdık ürün neredeyse yok. Elektronik sigaralar her yeri işgal etmiş durumda. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tütün ve Diğer Bağımlılık Yapıcı Maddelerle Mücadele Daire Başkanlığı, elektronik sigaranın satışının yasak olduğunu açıklamıştı. Sadece bu aletler değil bu aletlerin içerisine koyulan likit ürünlerin hem dükkânlarda hem de internet üzerinden satışı da yasak.

Ama her dönem yasak ürünlerin cenneti olmayı başaran Tahtakale’de hem elektronik sigaralar hem de likitleri büyük bir rekabetle satılıyor. Bu ürünlerin ne kadar denetlendiği, sağlık için zararlarını bir tarafa bırakıp ben başka bir konuya girmek istiyorum.

BOZULMA VE YANGIN RİSKİ

Tamam, sisteme kayıtlı olmayan cep telefonlarının satışı neredeyse imkansız hale geldi. Ama cep telefonu ürünlerinin satışının önünde her hangi bir
engel yok. Yer gök cep telefonu kapağı, koruma kılıfı, kırılmaz camlar vs ile dolu. Ama bu konuda egemenliği şarj aletleri ele geçirmiş durumda.

Fiyatlar ise çok enteresan. 5 kablosu fişi dahil 5 TL’den başlıyor 50 liralara kadar çıkıyor. Kulaklıklar da benzer bir tablo var. Ancak özellikle şarj aleti konusunda çok dikkatli olmak gerekiyor. Çünkü sadece cihazınızın zarar görmesi riski değil aynı zamanda yangın başta olmak üzere bazı tehlikelerin de sizi beklediğini unutmayın. Bakın bu konuda teknoloji muhabirimiz Ahmet Can temmuz ayında ne yazmıştı:

“Şu anda piyasada tüketicilerin karşısına üç farklı seçenek sunuluyor. Bunlardan biri orijinal aksesuvarlar. Şirketlerin kendi mağazalarının yanı sıra teknoloji marketlerinde satılan bu ürünler tercih edilen ilk seçeneklerin başında geliyor. Markaların sertifika vererek ürettirdiği modeller piyasada tüketicilere sunuluyor. Bu modeller, cihazların üzerinde herhangi bir olumsuz etki göstermeyecek şekilde tasarlanıyor. Diğer seçenek ise sahte aksesuvarlar. Bu ürünler, malzeme kalitesi bakımından orijinal modellere göre oldukça düşük. Bu da hem cihazlar hem de tüketiciler açısından birçok sorunu da beraberinde getiriyor. Sahte ürünleri tercih edenlerin akıllı telefon ve cihazları çok daha kolay bir şekilde bozulurken, yangın çıkarma riski bile bulunuyor. Türkiye’de ise sahte ürünlerin kullanımı oldukça yoğun. Otoyollarda yoğun şekilde satılan sahte şarj aletleri başta olmak üzere tahminlere göre yılda 8-10 milyon TL’lik sahte aksesuvar pazarı oluşmuş durumda.”

BUNLARA DİKKAT!

KABLO ALIRKEN...

- Sahte ve sertifikasız ürünler hem cihazları bozabiliyor hem de veri aktarımlarında kullanıcıların sorunlarla karşılaşmasını sağlıyor.

- Kablonun üzerinde üretici şirketin üretim yeri ve seri numarasının bulunmalı.

- Apple ürünlerinde, sertifikalı üreticilere verilen ‘MFI’ logosu yer alıyor.

- Kablonun cihaz tarafından kullanılan ucu orijinaline kıyasla uzun veya kısa olmamalı. Bunu orijinal kablo ile kıyaslayarak ölçebilirsiniz.

- Adaptöre giren taraftaki metal pürüzsüz ve düzgün olmalı. Birleşme yerlerinde yükseklik farkı görülmemeli.

- İç taraftaki temas kısmı altın kaplı olmalı.

ŞARJ ADAPTÖRÜ ALIRKEN...

- Kabloda çok farklılık olmasa da her markanın kendine has şarj adaptörü bulunuyor. Ancak sertifikasınız şarj adaptörlerinin akıllı telefon veya tabletler kullanılması bataryaları bozmasının yanı sıra yangın riski bile doğruyor.

- iPhone’larda prizi uçlarının adaptörle birleştiği kısım açık gri, yazı ise daha açık gri renkte olmalı. Burada ‘Model A1400’ yazmalı.

- Samsung markalı adaptörlerin üretim yeri Vietnam olarak belirtilmeli. Priz ucunda ufak bir çıkıntı olmalı. Adaptörün dışında ise yuvarlak hatlar olmalı.

- Tüm akıllı telefon adaptörlerinin 1 amperlik akım şiddetine sahip olması gerekiyor. Bu ‘1A’ ibaresi ile gösteriliyor.

KULAKLIK ALIRKEN...

- Sahte kulaklık kullanımı kulakta duyma bozukluklarına kadar rahatsızlığa sebep oluyor.

- Kablo korumak amacıyla yumuşak plastik parçaların eşit şekilde ve muntazam olarak durması gerekiyor.

- Kablonun yapısı üretici şirketlerin tercihine göre değişiyor. Ancak orijinal kulaklık modellerinde kullanılan malzeme kalitesi yumuşak.

- Ses açma ve kapatma kumandasındaki aralık mesafesinin eşit olmalı. Sahte olanlarda ise bu mesafe farklı oluyor.

- Diğer önemli bir gösterge ise renk. Orijinal modeller ile satın alacağınız kulaklığın üzerindeki renkleri kıyaslayın. Alacağınız kulaklıktaki renkler farklı ise satın almayın.