Orgeneral Yalman Orgeneral Doğan’a hangi cezayı verdi?

EMEKLİ Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Aytaç Yalman’ın dün yayımlanan açıklaması, İstanbul’daki Birinci Ordu Komutanlığı’nda 5-7 Mart 2003 tarihlerinde düzenlenen ve Balyoz davasının çıkış noktasını oluşturan plan semineri çerçevesinde yaşanan “emre itaat” tartışmasıyla ilgili soru işaretlerinin bir bölümüne açıklık getirdi, ama tümünü gidermedi.

Haberin Devamı

Bu açıklamayla birlikte Orgeneral Yalman plan seminerine komuta eden dönemin 1’inci Ordu Komutanı Orgeneral Çetin Doğan’ın “disiplin suçu işlediğini”, bu nedenle “kendisine ikazda bulunduğunu” ilk kez kamuoyuna duyurmuş oluyor.
Bu açıklamanın ne anlam taşıdığını görebilmek için biraz geriye gidelim. Balyoz iddianamesinin en önemli tezlerinden biri, söz konusu plan seminerinin dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yalman’ın talimatına aykırı bir şekilde yapıldığı görüşünün savunulmasıydı.

* * *

İddianameyle birlikte ortaya çıkan olgular şöyle özetlenebilir:
1. Birinci Ordu Komutanı Orgeneral Doğan, 12 Aralık 2002 tarihinde Kara Kuvvetleri Karargâhı’na plan seminerinde görüşülecek senaryoyu göndermiştir. Seminerin ana konusu Yunanistan karşısındaki savaş planlarının gözden geçirilmesidir. Doğan’ın hazırladığı planda, dış tehdidin yanı sıra bölücülük ve irtica tehditlerini de içeren “geri bölge emniyeti”ne dönük bir iç tehdit senaryosu da bulunmaktadır.
2. Kara Kuvvetleri, 3 Ocak 2003 tarihinde Birinci Ordu’ya gönderdiği bir emirle, plan seminerinde iç tehdidi içeren bölümün görüşülmemesini bildirir. Emrin altında dönemin Kara Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un imzası var.
3. Birinci Ordu, 31 Ocak 2003 tarihinde Kara Kuvvetleri’ne gönderdiği bir yazıyla, “bir yanlış anlama olduğu” kanaatini belirterek, ayrıntılı bir seminer icra planını buna ekler. Ancak bu planda yine KKK’nın itiraz ettiği iç tehdide ilişkin bölüm vardır. Birinci Ordu, gelen emre rağmen iç tehdit senaryosunu görüşmekte ısrarlıdır.
4. Buradaki çok kritik bir noktaya dikkat çekelim. Kara Kuvvetleri’nin 31 Ocak tarihli bu mesajı aldıktan sonra emrine aykırı hareket edilmekte olduğu hususunda Birinci Ordu’ya herhangi bir uyarısı olmamıştır. Plan semineri, 5-7 Mart tarihlerinde Orgeneral Doğan’ın 31 Ocak yazısında belirttiği senaryo üzerinden icra edilmiştir.

* * *

Bu olguların iddianameyle ortaya çıkması 2010 yazında “Orgeneral Doğan talimatına aykırı hareket edince Orgeneral Yalman ne yaptı?” sorusunu gündeme getirmişti.
Orgeneral Yalman, bu köşede 10 Ağustos 2010 tarihinde yayımlanan açıklamasında şöyle demişti: “Benim hizmet anlayışımda yapılan her güzel faaliyet mükafatlandırılır. Yapılan her yanlış da cezalandırılır. Yaşanan bu olayları da bu çerçevede görmek gerekir. Bu olayda gereken yapılmıştır.”
Bu yanıt tam bir açıklık içermiyordu. Orgeneral Doğan, bunun üzerine yine bu köşede 19 Ağustos 2010 tarihinde Orgeneral Yalman’a şu yanıtı vermişti:
“Ortada şahsımla ilgili bir suç ve buna bağlı bir ceza olmadığına ve kendilerinin gerekeni yaptıklarını belirttiklerine göre, bunun ne olduğunu elbette açıklaması gerekecektir.”

* * *

Haberin Devamı

Orgeneral Yalman, uzun süren bir sessizlikten sonra geçen yıl eylül ayında Hürriyet’e ilk kez plan seminerinin “emrine aykırı olarak yapıldığını” açıklamış, ancak bunu öğrenince kendisinin ne gibi bir yaptırıma başvurduğu hususuna açıklık getirmemişti.
Yalman’ın dünkü açıklaması, buradaki belirsizliği ilk kez netleştiriyor. Yalman (iç tehdide ilişkin) EMASYA planının görüşüldüğünü, seminere gönderdiği gözlemci generalden öğrendiğini, bunun üzerine “bu emre itaatsizliği sorgulamak ve ilgilileri ikaz etmek için Birinci Ordu bölgesine (İstanbul) gittiğini ve gereken ikazları yaptığını belirtiyor”.
Yalman
, aynı açıklamada Doğan’ın hareketinin 477 sayılı Disiplin Muhakemeleri Kanunu çerçevesindeki “Kast veya ihmal ile hizmete ait emri tam yapmamak, değiştirmek veya sınırlarını aşmak suretiyle itaatsizlik” tarzında bir suç oluşturduğunu belirtiyor.
Söz konusu yasada Yalman’ın ifadesindeki suçun karşılığı olarak “On günden iki aya kadar oda veya göz hapsi cezası verilir” hükmü yer alıyor.
Ancak Yalman’ın takdir yetkisini kullanarak Doğan’a “ikaz”la yetindiği anlaşılıyor.

* * *

Haberin Devamı

Ancak meselenin yine de izaha muhtaç bir yönü var. Yalman, karşı çıktığı iç tehdit senaryosunun seminerde görüşüldüğünü seminer yapıldıktan sonra öğrenmiştir. Oysa Doğan, seminerde bu planı Yalman’ın itirazına rağmen görüşeceğini Kara Kuvvetleri’nden saklamamış, bu hususu 31 Ocak 2003’te bir yazı ile karargâha bildirmiştir.
Burada bir kopukluğun yaşandığı aşikâr. Orgeneral Yalman, “bütün gerçeklerin yazmakta olduğu kitapla öğrenileceğini” söylüyor.

Yazarın Tüm Yazıları