Paylaş
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel' in önceki gün Moldova'nın başkenti Kişinev'deki ilk uğrağı, bir inşaat şantiyesiydi.
Rusya'nın Moldova Büyükelçiliği binası, bir Türk müteahhitlik firması (ONURSAN) tarafından inşa ediliyor. Projede 100 dolayında Türk işçisi çalışıyor.
Şantiye ziyaretini, Moldova Teknik Üniversitesi'nde düzenlenen bir törenle Cumhurbaşkanı'na fahri doktora verilmesi izledi.
Üniversiteye gelişindeki ilginç bir görüntü, Demirel'in burada okuyan Türk öğrenciler tarafından karşılanmasıydı. Kapıda sıraya dizilen öğrenciler, saygılarını Cumhurbaşkanı'nın elini öperek gösterdiler.
Yükseköğrenim, Türkiye ile Moldova arasındaki ilişkilerin çeşitlendiğini gösteren çarpıcı alanlardan biri. Türk hükümetinin verdiği burslardan yararlanan 200 dolayında Moldovalı öğrenci de Türkiye'deki muhtelif üniversitelerde öğrenim görüyor.
Demirel'in önceki günkü programının üçüncü durağı ise Moldova'nın güneyinde Ortodoks Hıristiyan Türkler'in yaşadığı Gagoğuz özerk bölgesiydi.
* * *
Cumhurbaşkanı, özerk bölgenin Komrat Kenti'nde coşkulu bir sevgi gösterisiyle karşılandı. Demirel, kent halkına hitaben konuşmasını Türkçe'ye çok yakın olan Gagoğuz şivesiyle yaptı; örneğin onlara ‘‘Pahalı Gagoğuz kardeşlerimi sevgiyle selamliyerim’’ diye hitap etti.
Demirel, bu bölgeyi bundan dört yıl önce ziyaret etmişti. Bu ziyareti, özerklik isteyen Gagoğuzlar'la, o tarihte bu talebe sıcak bakmayan Moldova hükümeti arasında ciddi sıkıntıların sürdüğü bir döneme rastlamıştı.
Türkiye'nin Gagoğuzlar'la merkezi otorite arasında sessizce yürüttüğü arabuluculuğun da yardımıyla, anlaşmazlık bugün barışçıl bir çözüme ulaşmış bulunuyor.
Dört yıl sonra Demirel'i bölgeye girişinde ‘‘Gagoğuz özerk bölgesine hoşgeldiniz’’ diyen bir levha karşıladı.
Gagoğuz özerk yönetimi de, yardımlarının karşılığı olarak Demirel'i fahri vatandaş ilan etti. Böylelikle, Demirel sahip olduğu muhtelif unvanlara Gagoğuz vatandaşlığını da eklemiş oldu.
* * *
Ve ziyaret, Demirel'in dört yıl önce yaptığı bir taahhüdün hayata geçirilmesine sahne oldu. Taahhüt, Komrat ve Çadır Lunga kentlerinin içme suyu ihtiyacının karşılanmasıydı. Demirel, önceki gün düzenlenen törenle içme suyu tesisinin temelini attı.
Proje, Türk Eximbank'ın açtığı 15 milyon dolarlık kredi ile finanse ediliyor ve bölge halkı açısından yaşamsal bir değer taşıyor.
Demirel, ayrıca TİKA tarafından inşa edilen Atatürk Kütüphanesi'ni hizmete açtı, ayrıca Komrat Devlet Üniversitesi'ni ziyaret ederek, buraya 100 bin dolarlık bağışta bulundu.
Moldova, 34 bin kilometrekare yüzölçümü ve yaklaşık 4 milyon nüfusu ile Romanya ile Ukrayna'nın arasına sıkışmış küçük bir ülke.
Bu gezi sırasında atılan adımlar ne kadar mütevazı görünse de, Türkiye'nin Soğuk Savaş sonrası dönemde eski Sovyetler Birliği coğrafyasında sağladığı kazanımlara işaret ediyor. Süreç, ağır da olsa işliyor.
Bu tür gezileri izlemenin Türk gazeteciler açısından şu yararı da oluyor: Türkiye'ye dışarıda atfedilen ağırlık ve önemle, ülkenin içteki dağınıklığı ve istikrarsızlığı arasındaki muazzam çelişkiyi karşılaştırma imkânına sahip oluyorsunuz. Ve üzülüyorsunuz...
Paylaş