15 Temmuz ve Akıncı (4): Gülenciler okyanus ötesi seyahatlerini nasıl yapar?

DARBE girişiminin gerçekleştiği 15 Temmuz 2016 gecesini Akıncı Üssü’nde geçiren ve hepsi de 16 Temmuz sabahı üssün civarında açık arazide jandarma tarafından yakalanan FETÖ’nün sivil yönetici kadrosunun, özellikle de bu kadronun tepe yöneticisi Adil Öksüz’ün ABD’de yaşayan Fetullah Gülen ile bağlantılarını göstermeyi mümkün kılan bir dizi olgu ve delil sıralamak mümkün.

Haberin Devamı

İddianameyi hazırlayan savcılık makamının sivil yönetici kadronun Gülen ile ilişkisini kanıtlamak için en çok üzerinde durduğu delil dosyalarından biri, 15 Temmuz gecesi Akıncı Üssü’nde bulunan örgütün sivil kanadının kalkışma öncesindeki ABD seyahatleridir.

FİLM FESTİVALLERİNE MERAK SALINCA...

Bu trafikte, gruptan özellikle dördünün -örtüşen- zaman aralıklarında ABD’yi ziyaret etmiş olması başlı başına bir analizi gerekli kılıyor. Bu yöneticileri, firarda olan Adil Öksüz (ilahiyatçı) ile tutuklular Kemal Batmaz (yönetici), Hakan Çiçek (işadamı) ve Nurettin Oruç (rehber öğretmen-belgeselci) şeklinde sıralayabiliriz. Grubun beşinci üyesi elektronik mühendisi Harun Biniş’in son üç yıl içindeki yurtdışı trafiği çok sınırlıdır.

Bu analizde öncelikle not etmemiz gereken önemli bir ayrıntı var. Bu dörtlü, muhtelif kombinasyonlar içinde ABD’ye gittiği zaman -Öksüz ve Batmaz’ın darbeden dört gün önceki ziyaretleri, 2015 Ekim ayındaki seyahatler gibi istisnalar hariç- genellikle aynı gün birlikte seyahat etmiyor. Yurtdışına, bir ya da ikişer gün arayla gidilmesi ve benzer aralıklarla dönülmesi genel bir kalıp olarak hemen göze çarpıyor.

Haberin Devamı

Bir de Nurettin Oruç’la ilgili ilginç bir durum var. Yurtdışı giriş-çıkış kayıtlarında hep Almanya’ya gitmiş gibi görünüyor Oruç; oysa savcılık ifadesinde aslında her seferinde aktarma yaparak ABD’ye gitmiş olduğu ortaya çıkıyor. Rehber öğretmen olan ama 2014 sonrasında bir film şirketinde çalıştığını söyleyen Oruç, her gezisinde ABD’de New York, Los Angeles ve San Francisco gibi şehirlerde “film festivallerine gittiğini” anlatıyor.

MÜKEMMEL TESADÜFLER DİZİSİ

Özellikle 15 Temmuz darbe girişiminden önceki on ay içinde bu dörtlünün belli bir -sıklık- gösteren bir seyahat trafiğinden söz etmek mümkün. Atlantik ötesine dönük bu trafikteki ‘örtüşmeler’i iki-üç örnekle göstermeye çalışalım.

Önce 2015 yılından ilginç bir “üçlü” örtüşme örneği verelim. Çiçek, Batmaz ve Oruç (Almanya üzerinden)  3 Ekim tarihinde, aynı gün ABD’ye gidiyorlar. Ardından Batmaz ve Oruç 11 Ekim’de, Çiçek ise 16 Ekim’de Türkiye’ye dönüyor.

Haberin Devamı

2016 yılında “dörtlü” küme içinde çok ilginç bir örtüşme var. Hakan Çiçek, 8 Şubat’ta ABD’ye gidiyor ve 24 Mart’a kadar burada kalıyor. Bu arada Nurettin Oruç 10 Mart’ta, Kemal Batmaz 12 Mart’ta, Adil Öksüz ise 17 Mart’ta ABD’ye giriş yapıyor. Dönüş takvimlerine baktığımızda “mükemmel” bir kalıpla karşılaşıyoruz: Öksüz 21 Mart’ta, Oruç 22 Mart’ta, Batmaz 23 Mart’ta, Çiçek ise 24 Mart’ta dönüyor.

2016 yılında darbe öncesinde Haziran ayı trafiğinde de benzer bir “dörtlü” örüntü ile karşılaşıyoruz. Batmaz 30 Mayıs'ta ABD'ye gidiyor. Ardından Çiçek 19 Haziran’da, Öksüz ile Oruç (Almanya üzerinden) 20 Haziran’da ABD’ye gidiyorlar. Darbe girişiminin üç hafta öncesine rastlayan dönüş takvimine bakarsak Batmaz ile Oruç 24 Haziran’da, Öksüz ile Çiçek ise 25 Haziran’da Türkiye’ye ayak basıyor.

Haberin Devamı

Kuşkusuz 2016 yılındaki en dikkat çekici trafik Öksüz ile Batmaz’ın darbe girişiminden dört gün önce 11 Temmuz’da aynı THY uçağı ile New York’a gidip, ABD’de bir gece kalıp 12 Temmuz’da yine New York’tan aynı uçağa binip ertesi günü 13 Temmuz’da İstanbul’a dönmüş olmalarıdır. Bu yolculuklarda Öksüz business, Batmaz ise ekonomi sınıfında uçmuştur.

HEPSİ DE TESADÜF MÜ

İddianamedeki aktarıma göre, Öksüz ve Batmaz’ın dönüşte Atatürk Havalimanı’nın dış hatlar terminalinde güvenlik kameralarına yansıyan görüntüleri çok çarpıcıdır. Buna göre, Öksüz ve Batmaz, genellikle yan yana yürümekle birlikte konuşmamaya dikkat ediyorlar. Ancak hep öyle olmuyor. Örneğin, Öksüz bavulunu kontrol ederken, bir ara Batmaz yanına geliyor ve sohbet ediyorlar. Bavullarını aldıktan sonra da sohbet ederek yürüyorlar, bu sırada Batmaz iki kez arkasına bakıyor. Savcı, bunun takip edilip edilmediğini kontrol amacıyla yapıldığını düşünüyor. Öksüz ve Batmaz, terminalden çıktıktan sonra yolun karşısına da birlikte geçiyorlar.

Haberin Devamı

Savcı Ramazan Dinç, bu videoları izlettikten sonra Batmaz’a “ne diyeceğini” soruyor. Batmaz “Bu videoları ayrı ayrı izledim. Öksüz bavulunu kontrol ederken bir arada oluşumuz ve bir şeyler konuşuyor olmamız tesadüftür. Belki bir şey sormuş, ben de cevaplamış olabilirim. Ne konuştuğumuzu hatırlamıyorum, konuştuğumuzu da hatırlamıyorum. Bu görüntüler benim Adil Öksüz’ü tanıdığımı göstermez” diye yanıtlıyor.

Bir an için Batmaz’ın savcıya doğruyu söylediğini varsayalım. Her ikisinin 13 Temmuz günü aynı uçaktan inip, havaalanından birlikte ayrıldıktan 48 saat sonra 15 Temmuz gibi olağanüstülüğün yaşandığı bir günde darbenin merkezinde yine birlikte olmaları da mı tesadüftür? Hadi o da tesadüf diyelim, her ikisinin 72 saat sonra 16 Temmuz sabahı bu kez Akıncı Üssü’nün civarında açık arazide jandarma tarafından yakalanmak gibi bir kaderi paylaşmaları da mı tesadüftür?

Haberin Devamı

Çiçek, Oruç ve Biniş’in de o civarda arazide kaçmaya çalışırken yakalanıp, aynı kader çizgisinde buluşmaları da mı tesadüfler dizisinin bir parçasıdır?

İşte size mükemmel 15 Temmuz soruları...

 

Yazarın Tüm Yazıları