ÖĞRETMENLER, geleceğin şekillenmesinde önemli katkıları olan neferler... Birkaç gün önce Öğretmenler Günü kutlandı. Kiminin gözünde mutluluk, kimininkinde endişe... Bu hafta Denizli eski Milletvekili ve Eğit-Der eski Genel Başkanı Mustafa Gazalcı ile konuştuk.
Türkiye’de eğitimi nasıl buluyorsunuz?
- Türkiye şu anda çok genç bir nüfusa sahip ve 20 milyon öğrencimiz bulunuyor. Buna karşın önemli bölümü kaliteli eğitim ve öğretimden yoksun. Milli Eğitim Bakanlığı göz boyamaktan başka iş yapmıyor. Hem meslek onuru göz ardı ediliyor, hem de öğrencilerimiz kaliteli ve bilimsel eğitim - öğretimin dışında bırakılıyor. Okullarımızda adeta ılımlı İslam eğitimi yapılıyor. 12 Mart muhtırası, 12 Eylül darbesiyle Milli Eğitim camiası büyük yaralar aldı. Bu iki askeri müdahalede öğretmenlerin çoğu cezaevlerine konuldu. Eğitim ve öğretim acemilere kaldı. Öğretmenlerin en büyük örgütü olan TÖB-DER’in bütün illerde mal varlıkları vardı. Bu derneklerde öğretmenler bir araya gelir ve eğitim öğretimin çıtasını yükseltmek için çaba harcardı. Bakanlıklar TÖB-DER’in mallarını adeta paylaştı. Son dönemde öğretmenlerin ekonomik sorunları da gözardı edildi. Gerek faaller, gerekse emekliler açlık sınırının altında yaşam mücadelesi veriyor. 100 bin öğretmen açığı var. Ama Milli Eğitim Bakanlığı, sözleşmeli 15 bin öğretmenle açığı gidermeyi çabalıyor. Eğitim öğretim açığı sözleşmeli ve düşük ücretli öğretmenlerle giderilemez. Neredeyse ek iş yapmayan öğretmen kalmadı. Kafası ekonomik sorunlarla dolu bir öğretmenden ne beklenebilir ki? Son yıllarda ders ücretleri de düşük hale geldi. Kadro sorunu aldı başını gitti. Bu nedenle Milli Eğitim Bakanlığı hayali projelerle çözüm bulamaz. Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk öğretmenlik mesleğine çok önem vermişti. Ama 1950’den bu yana öğretmenliğin onuru ayaklar altına alındı.
CHP’nin vekil neferi
1945’te Denizli Güney’de doğdu. İlköğretimden sonra Isparta Gönen Öğretmen Okulu’nu, Balıkesir Necati Bey Eğitim Enstitüsü’nün Türkçe Bölümü’nü bitirdi. Bir süre Türkçe öğretmenliği yaptı. 1977 seçimlerinde CHP Denizli Milletvekili olarak parlamentoya girdi. 12 Eylül sonrası bir süre barış davası nedeni ile Mamak Cezaevi’nde yattı. 2002 yılında tekrar CHP’den Denizli Milletvekili seçilen Gazalcı, çeşitli dönemlerde parti meclisi üyesi ve merkez karar yönetim kurulu üyeliği yaptı. Çeşitli gazete ve dergilerde yazıları ve 8 kitabı yayımlanan Gazalcı, evli ve iki çocuk babasıdır.
Ekonomik düzeyleri yükseltilmeli
Öğretmenlik için ne yapılmalı?
- Öncelikle öğretmenlerin onuru kurtarılmalı. Ekonomik düzeyleri yükseltilmeli. Ders ücretleri artırılmalı. Bütün okullarımız, üniversiteler dahil çağda teknolojiye kavuşturulmalı. Öğretmen derse girdiğinde bakkal, kasap borcunu düşünmemeli, ek iş yapmamalı. Bu utançtan öğretmenleri kurtarmak zorundayız. TÖB-DER’in malları iade edilmeli. Bütçeden Milli Eğitim Bakanlığı’na ayrılan pay artırılmalı. Özel okullara yönelmiş bir çok kalifiye eleman devlet kadrolarına iade edilmeli. Bugün eğitim fakültelerinden mezun bir çok öğretmen adayı kadro beklemekte. 100 bin öğretmen açığı kısa sürede giderilmeli. Çağdaş Türkiye’ye ulaşmanın yolu, çağdaş ve modern eğitimden geçer. Atatürk’ün izinden yürüyerek o günkü koşullarda bile öğretmene duyulan saygı artırılmalı. Bunlar yapılırsa eğitim ve öğrenimimiz Avrupa standartlarına ulaşacaktır. Ancak hükümetler bunları yapmaktan kaçındı. Artık Türkiye’nin geleceği eğitim ve öğretimdir. Öğretmenlerimiz bu yılda sorunları nedeni ile günlerini buruk ve hüzün içinde kutladılar. Artık bu durumlara son verilmeli.