Cumhuriyet çizgisinde

Seçkin TÜRESAY
Haberin Devamı

Önümüzdeki yıl, cumhuriyetin ilanının 75. yılı. Hürriyet gibi, yayın yaşamı 50 yıla ulaşan gazetelerin bu rejim konusunda gösterdiği duyarlılığı bir kez daha hatırlatmak istiyoruz.

Çünkü, özgür basın, istediğini yazan yazarların var olduğu bir basın ancak cumhuriyet sayesinde gerçekleşebilmiş ve yaşayabilmiştir.

Cumhuriyetin bir yaşama biçimi ve bir uygarlık olduğunu söyleyen Atatürk, Türkiye'nin cumhuriyet felsefesi ışığında konum alacağını açıklamış oluyordu.

İktidarların, kurumların sağlıklı bir ortam içinde faaliyetlerini gerçekleştirebilmeleri, ülke için yararlı işler yapabilmeleri, tarafsız ve çıkar gözetmeden yapılan eleştiriler sayesinde mümkün olmuştur.

Cumhuriyetin basın tarihi, Türkiye'nin kötüye gittiği günlerin, basın özgürlüğüne konulan kısıtlamalar zamanına rastladığını göstermektedir.

Böyle bir kısıtlamadan da ülke zararlı çıkmıştır.

Ayrıca, dünyanın küçüldüğü bu iletişim çağında gazetenin önemi daha da artmaktadır.

En dikkat çekici yanı, Türkiye'nin bulunduğu coğrafi ve tarihi konumu, cumhuriyet rejiminin erdemini daha çok ortaya çıkardığını göstermektedir.

Ortadoğu'da Avrupa'nın son durağı olan Türkiye'nin kurduğu cumhuriyet, yeni, uygar, çağdaş değerlerin kabullenildiği, gelecek kuşaklara bunun armağan edildiği bir rejimdir.

İşte Hürriyet, Atatürk'ün kurduğu cumhuriyetin ilkelerine her zaman sahip çıkmıştır. Olayları bu açıdan değerlendirmiştir. Bakış açısı cumhuriyetin bakış açısıyla örtüşür.

Uygulamadaki aksaklıkları gene Hürriyet ortaya çıkarmışıtır.

Cumhuriyetin 75. yılına girerken, her kurum kendi özeleştirisini cumhuriyetin ilkeleri doğrultusunda yapmalıdır.

Biz bunu yaptığımızda sonuçla övünüyoruz.

Mutlu haftalar dileğiyle.

Yazarın Tüm Yazıları