Olmazsa olmaz mı?

Ters köşe, boş kale, rakipsiz aday, dikensiz gül bahçesi...

Haberin Devamı

Siyasetin her türlüsüne eyvallah...

Ama yalan söylemeyin. Yalvarırım.

*

Bir bildiri üzerinde bu kadar çeşitli felsefe yapılır mı?

- İnce siyaset...

“Seçimi kazanacağına inansaydı, darbeye niye kalkışsın?”

Kimden bahsediyor bu arkadaş? Hiç belli değil. Ama güzel konuşuyor, sesinin tonu da iyi. Epey dinleyeni var.

- Yahu bırak, yalancının biri.

- Eyvah o da mı?

*

- Bir bildiri için yüksek akıl gerekmez. Zehir gibi amirallerimiz var. Hangisine versen bu görevi, bildirinin alâsını yazar.

Yazar ama teknik direktör kim? O olmadan olmaz.

- Yahu bırak, yalancının biri de o.

- O da mı?

- Evet o da...

*

İşte beni bu mahvediyor.

Darbeciyi anlarım, muhalif veya münafık hepsini anlarım, adam casus bile olsa, üstlendiği görevin ciddiyetini bilirim ama yalancı’ysa ona dayanamam.

*

Haberin Devamı

İçimi zaten bir şüphe kemiriyor.

Dünyanın en yalancı adamı, Türkiye’de mi yaşıyor?

Yani onunla vatandaş mıyız?

Doğru söyleyin.

İşte bunu düşünmek, buna ihtimal vermek, beni kahrediyor.

......

Peki... Bu duyguya nereden kapıldım?

Ne zaman kapıldım?

Nasıl kapıldım?

Geriye dönüp bunu mutlaka inceleyeceğim ve bulacağım.

5-10 yılda bir topu durdurup bu tür araştırmalar yapmak hepimize iyi gelecektir. Size de tavsiye ederim.

Yazarın Tüm Yazıları