Sarı yazınız kutlu olsun

Bugün Seyahat ilavemizde harika bir “pazar haberi” var.
Melis Yılmaz imzalı yazıda “sarı yaz”ı en güzel değerlendirmek için 10 seyahat uzmanından 10 öneri sıralanmış: Kaleköy, Yedigöller, Cunda...
Gidemeseniz bile okuyup okuyup hayal kurun, içiniz açılacak.
Bilmeyenler için hemen sarı yaz nedir, kısaca anlatalım...
Aslında tam bir tarihi yok. Eylül ortası gibi başladığı varsayılıyor; yerine, coğrafyasına göre ekim sonuna kadar yolu var.
Yazın o bezdirici harareti elini ayağını çekmiş... Hatta akşamları hafif hafif ısırıyor.
Okullar açıldığı için çocuklu aileler şehirlere dönmüş... Etraf size kalmış, sessiz sakin.
Sadece deniz-kum-güneş değil, kültür ve gastronomi gezileri için de biçilmiş kaftan...
Şöyle arkanıza yaslanın, gözlerinizi kapayın, bir 15 dakikacık olsun kendi astral sarı yaz tatilinize ışınlanın.
Hangisine gitmek isterdiniz?
Mesela ben Dalyan’da olmak isterdim. Çünkü şimdi tam da nar hasadı zamanı...
Türkiye’nin en başarılı ekolojik köyü de orada. Git, yüzlerce dönüm nar bahçelerinden narlarını topla, akşamüstü dön oteline, taze taze kendin sık, kokteyllerini kendin yap. Bol bol da kışlık nar ekşisi stokla.�
Yücel Okutur 1980’lerde her şeyi bir kenara bırakıp beldeye yerleşmiş biri.
Burada önce civarın lokomotif tesislerinden Dalyan Resort’ü kurmuş ama asıl önemlisi, ekolojik köyün temellerinin atılmasına öncülük etmiş.
Organik nar bahçesi var. Görseniz, eşi Fulya Hanım’la birlikte ağaçlara çocuk muamelesi yapıyorlar. Bir tanesi hafif sarardı mı? Hepsinin dalıyla budağıyla tek tek kendileri ilgileniyorlar.
Geçen gün mesaj atmış: “Dalyan’ın en güzel zamanı, sen yoksun. Bak narlar arkandan ağlar, unuttun bizi.”
Hiç öyle şey olur mu Yücel Abi?
Gözümü kapatıyorum ve şak diye yanınızdayım...

Sarı Mercedes

“Yerli Justin Bieber” olarak tanınan 16 yaşındaki Alper Erözer, korumaları ve yeni otomobiliyle gündemde.
Meğer geçen hafta AVM gezerken görüntülendiği koruması geçiciymiş. Bu haftaki gerçek korumasıymış.
Çünkü fanatik bir hayran kitlesi varmış.
Yaşından dolayı henüz ehliyeti yok. Konserlerden kazandığı parayla hayalindeki arabayı almış ama 2 yıl daha şoförle gezmek zorundaymış.
Sarı, son model bir Mercedes...
Tıpkı Tunç Okan’ın bol ödüllü filmi “Sarı Mercedes” gibi.
Adalet Ağaoğlu’nun “Fikrimin İnce Gülü” romanından uyarlanmıştı.
Hayalindeki Mercedes’i alan Bayram’ın (İlyas Salman) Almanya’dan Türkiye’ye dönerken yaşadıklarını anlatıyordu.
İnsanların hayata bakış açılarının farklılıklarını, kişisel hırslarını...
Alper Erözer belli ki temiz aile çocuğu, aydınlık yüzlü, efendi bir genç. Gazeteciler falan herkesle “Abi” diye konuşuyor.�
Ama hayatın öyle bıçak sırtı bir noktasında ki o tarafa da bu tarafa da düşmesi an meselesi.
Keşke bir büyüğü alıp o filmi izletse.

Harika Avcı’nın kirası

Fenomen Selin Ciğerci ekonomik olarak zor durumda olan Harika Avcı’nın kirasını ödeyeceğini açıkladı.
Çünkü çocukluğundan beri hayranıymış.
Ev sahibiyle temasa geçecekmiş.
Tabii takdir edilecek, güzel bir davranış da benim anlamadığım şu: Bu insanların başını sokacak bir yuvası nasıl olmaz?
Hadi Serdar Ortaç’ın özel problemini biliyoruz.
Ama Harika Avcı’nın bunca yıllık sanat hayatı, yıllarca Maksim’lerde sahneleri, konserleri, filmleri var...
Özel hayatında her ne yaşanmış olursa olsun, kira ödemeyecek şekilde “bir oda-bir göz” olsun bir yer, nasıl garanti altında tutulmaz?
Tabii Türkiye’de telif hakları vesaire gibi kurumların uzun yıllar doğru dürüst işlememesinin de payı var bunda.
İnsan üzülmeden edemiyor.