Pandemi günlüğü: Topu topu 3 gün bırakın da bir bayram edelim

Bayramda güzel düşünüp, güzel şeyler konuşmak lazım. Tedbirler 1’e 5 veriyor. Önlemlerle eşzamanlı olarak aşılama oranı da yükselirse bu yaz itibarıyla korona daha az gündemimizde olacak.

Haberin Devamı

Kimsede sıkacak diş kalmadı. Bir aç bir kapan, esnaf perişan.
Tiyatrocular, müzisyenler, sinemacılar kan ağlıyor.
Eve kapanmaktan halkın psikolojisi bozuldu, yılların evlilikleri çatırdıyor.
Diğer yanda otellerde partiler, tatil beldelerinin girişlerinde trafik görüntüleri...
Evet... Sinir bozuyor.
Ama... Moral bozmasın.
Bayramda güzel düşünüp, güzel şeyler konuşmak lazım. Bunlar istisna.
Alınan önlemlerin vaka sayılarına yansıması inanılmaz.
Ramazan tedbirleri tam kapanmayla birleşince sayılar 60 binlerden 5’te 1’e geriledi.
“Olmaz” deniyordu, bal gibi de oluyormuş işte.
Düşüş eğilimi devam ediyor. Hedef, salgını günde 5 bin vakaya kadar geriletmek.
Böylece sağlık sistemimize nefes alma imkânı sağlanacak.
Eşzamanlı aşılama oranı da yükselirse bu yaz itibarıyla koronayı daha az konuşuyor olacağız.
Yeter ki o esnada aşıların etki etmediği yeni bir mutasyon falan ortaya çıkmasın.
Tam kapanma uzasın diye çağrı yapanlar var.
Çağrı yapmakla olmuyor tabii. Bunun hesaba katılması gereken, başta ekonomik, bir ton parametresi var.
Haklı oldukları yan ise şu: Bu virüs öyle de böyle de hayatımızdan 1 senemizi çaldı.
Madem tedbirler bu kadar etkili, 3 gün bile 3 gündür. Kapanmayı biraz daha uzatsak, bulaşın iyice belini kırıp bari bu yazı kurtarsak...
Haklılar, haklılar ama dayanacak gücümüz kaldı mı, onu da bilmiyorum.

Haberin Devamı

Pamuk eller İBAN’a

Çocuklar, gençler üçüncü bayramdır el öpüp harçlık alamayınca isyan çıktı, sosyal medya İBAN numaralarıyla doldu.
Büyüklerimin ellerinden, küçüklerimin gözlerinden öperim, harçlığımı alttaki İBAN’ıma isterim...
E doğru, pamuk eller cebe gitmiyorsa klavyeye gitsin bari. Çok eğlenceli: Güya aile büyüklerinden harçlık isteyenler, sözüm ona para dağıtanlar, yok efendim hesap bakiyesindeki son kuruşları paylaşanlar, onları trolleyenler, trolleri trolleyenler...
Şu sıkıntılı zamanda, sokağa çıkma yasağında bile olsa bayram neşesi bambaşka işte.

Belli ki sebep Kerem’miş

Geçen yaz temmuzda Murat Dalkılıç ile Hande Erçel’in ani ayrılığını konuşuyorduk. Çünkü evliliğe doğru gidiyorlardı.
“Gerçekte neden ayrıldılar?” diye bir yazı yazmıştım.
O zaman ayrılığın gerekçesi olarak Murat Dalkılıç’ın çocuk istemesi, Hande Erçel’in de buna soğuk bakması gösterilmişti. Saçma sapan bir PR gerekçesi işte.
Kerem Bürsin ile Hande Erçel’in ilişkilerini nihayet kabul etmeleriyle ortaya çıktı ki asıl sebep buymuş.
Kerem Bürsin önceki gün gazetecilerin karşısına çıktı ama iyi hazırlanmamış. Sorular yağmur gibi yağınca afalladı, “İlişki Mavdivler’de mi başladı?” diye sorulunca lafı eveleyip geveledi.
Maldivler’de sahilde yürürken çarpışıp âşık olmadılar ya...
Hande Erçel’in ablası ve yeğeniyle birlikte tatile bile gidildiğine göre, Kerem zaten uzun süredir “damat” muamelesi görüyor.

Haberin Devamı

Pandemi günlüğü: Topu topu 3 gün bırakın da bir bayram edelim

Sen ne güzel bir insansın

◊ Bursa’da diyaliz hastası eşini “Tatile gidiyoruz” diye kandırıp böbreğini vermek için hastaneye götüren
Emin Koca...
◊ Henüz yaşı gelmemişler için “askıda aşı” kampanyası önerip “Ben de 3-4 kişiye alırım” diyen Ayhan Sicimoğlu...

Yazarın Tüm Yazıları