Paylaş
Ortada havuzlu bir taş ev, etrafı 7 dönüm bahçe. Çamlar, maymuntırmanmazlar, binbir çeşit ağaç... Giriş kısmı kahvaltıya ayrılmış, sonra restoran, bar ve gece kulübü, en arkada da tarla ve ağıllar... Tarla klasik: “Kendi yerimizde yetiştirdiğimiz meyve ve sebzelerle...” trendi. Fakat ağılda da koyunlar, keçiler, yeni doğmuş oğlaklar var, gidip besleyebiliyorsunuz. Odun ateşinde pişen yumurtalar gezen tavuk yumurtası. Ama gözünüzün önünde gezen tavuklar. Siz kahvaltı ederken masaların arasında dolaşıyorlar.
ORGANİK HOUSE NE OLA Kİ?
Madem yumurta dedik, kahvaltıdan başlayalım. Mezra’nın genel konsepti olarak hiçbir yemekte elektrikli ya da gazlı ısıtıcı kullanılmıyor. Kahvaltıdan akşam yemeğine kadar her şey farklı farklı birimlerde ama hep odun ateşinde. Masanıza oval sunumda gelen enfes çılbırdan tutun kızarmış sucuğa, sütte hellime, ekmeklere kadar... O ekmeklere sürdüğünüz lor daha o sabah yapılmış. Köylü ablanın börekleri de günlük açılıyor; bildiniz, odun ateşinde, kendi fırınlarında pişiyor. Peynirli-otlu da
güzel ama asıl balkabaklı suböreğini denemelisiniz. Daha duyuru yapılmadan bile sırf kahvaltıya günde 100 kişi geldiği oluyor. Kişi başı 350 lira ödüyorsunuz. Sonra kahve keyfi için oturma grupları, hamaklar var.
Neyse ki sevip beslediğimiz keçilerin sonu kuyu tandır değilmiş...
Ağaçlıklı yoldan kıvrılarak ilerliyoruz, sağda üstü kapalı şık bir bar ve gece kulübü. Müzik danışmanı DJ Doğuş Çabakçor. “Organik house yapıyoruz, yaz boyunca yerli-yabancı DJ’leri de ağırlayacağız” diyor. Bundan kastı, Buddha Bar kafası. Yani yemek sırasında da etnik dokunuşlu ritmik müzikler çalıyorlar. Yemekten kulübe geçen olduğu gibi dışarıdan sadece partilemeye gelen de oluyor.
BAŞKAN SANAT İSTİYOR
Restoran bülümüyse hem açık hem kapalı. Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras ile ayaküstü sohbet ettik. Kapalı kısmın mutlaka kışın da açık olması, burada sanat etkinlikleri yapılması gerektiğini söylüyor. Mezra’nın sahipleri Salih Ünlü ve Sertan Tabur da hemfikir ama orada kal portakal. Çünkü restoran kısmının ali kıran baş keseni MasterChef 2020 şampiyonu Serhat Doğramacı. Biraz nasıl desem, böyle üstten üstten, insani iletişim kurması zor biri. Ama elinin lezzetine ve sunumlarına söz söyletmem. Bir içliköfte ve mantı yorumu var, parmak yedirtir. Elbette ki restoran kısmında da yine odun ateşinde oynar sistemli bir ızgarası mevcut. Buna ek olarak bahçede kuyu tandırı var. Yoksa demin sevip beslediğimiz oğlaklar mı? Sordum, neyse ki değilmiş...
Yumurtalar gezen tavuk yumurtası. Hem de siz kahvaltı ederken masaların arasında gezen...
ÇILBIRA İADEİ İTİBAR
Bu arada MasterChef ekibi çılbıra iadei itibar kazandırmak için seferber olmuş gibi. Haftaya anlatacağım, Mehmet Şef’in (Yalçınkaya) yeni açtığı restoranında harika bir çılbır sunumu var. Mehmet Şef gibi öğrencisi Serhat da çılbır koymuş menüye. Ama çok şaşırtıcı bir sunumla. Tabağa önce kadayıf döşemiş. Sanki samanların arasında yumurta bulmuşsunuz gibi geliyor önünüze. Üstündeki yumurtayı kırdığınızda çılbır akıyor tabağınıza. Gerçek yumurta kırıyormuşsunuz hissini vermek için o formu nasıl yakalamış, üstünü neyle kaplamış, tekniğini anlattı ama anlamadım tabii. Ucuz mu? Tabii ki hayır. Artık nerede, ne ucuz ki? Soğuk ve sıcak başlangıçlar 250-450, ana yemekler 600-1.200 lira aralığında.
Çılbırın dünyadaki 'yükseliş'ini Vedat Milor anlattı. Lezzetli Hayat'ta okuyabilirsiniz.
Paylaş