NUSRET ELBET’İ AFFET

Dünyadaki fırtınası devam ededursun, kendi şehrinin fısıltıları, Nusr’et’in yanından ayrılan ekibin açtığı bu küçük restoranı yayıyor kulaktan kulağa. Kıvanç Tatlıtuğ’un oturup Kenan İmirzalıoğlu’nun kalktığı, Sinem Kobal’ın girip Çağatay Ulusoy’un çıktığı Elb’et’te yer bulunmuyor. Daha küçük ve butik olduğu için “Tıpkı Nusr’et’in ilk hali” deniyor. Fiyatlar da yarı yarıya.

Haberin Devamı

Öğleden sonra saat iki... Çat, İbrahim Şef’in cebine bir mesaj: Çok pişmiş spagetti ve salata. Cem Yılmaz’dan. Geçen akşam yarım saat ayakta beklemek zorunda kaldığı için, bu kez siparişi eve istiyor.

Spagetti, makarna değil. Dana koldan yaptıkları bir yaprak et. Cem Yılmaz gibi, Kıvanç Tatlıtuğ da müdavimi. Eşi Başak Dizer’le çoğunlukla öğleleri geliyor. Çağatay Ulusoy antrikot, Sinem Kobal lokumcu. Birkan Sokullu her şeyci. O da diğerleri gibi telefonunu vermiş, “Çok iyi bir et ne zaman düşerse mutlaka arayın” demiş.

NUSRET ELBET’İ AFFET

BOYNUZ KULAĞI GEÇTİ

Sekiz ay önce dört masa olarak başladılar. O kadar tutuldu ki yan tarafı da satın aldılar, şimdi 70 sandalyeleri var. Yine de butik sayılırlar. O yüzden her gelen “Nusr’et’in ilk hali gibi” diyor.

Haberin Devamı

En çok spagettiye, dana sırta, kafese ve kendi formülleri olan anasonlu sosise güveniyorlar ama “Bizi patlatan hamburgerimiz. Hamburgerde boynuz kulağı geçti” diyorlar.

Peki bu işe ‘kulak’ ne diyor? Nusr’et de vaktiyle gömlek/önlük değiştirip, Günaydın’daki ustası Cüneyt Asan’dan ayrılmıştı. Şimdi kendi yanından yetişenlerin açtığı mekâna hiç gidip geliyor mu, destek oluyor mu?

Sizce?

REİNA MUTLAKA AÇILMALI

16 ülkede terör travması yaşayanlara destek oluyorlar. İsrail Travma Koalisyonu Direktörü Talia Levanon anlatıyor.NUSRET ELBET’İ AFFET

orkunç saldırının ardından Reina’nın ortağı Ali Ünal’ın geçen hafta Habertürk’ten Esin Övet’e verdiği ağlatan röportajı okumuşsunuzdur. Nasıl bir travma ve yıkım yaşadığını anlatan ünlü işletmeci, Reina’nın bir daha açılmayacağını, açılsa bile kendisinin işin içinde olmayacağını/olamayacağını izah ediyordu iç burkan sözlerle...

Ali’yi tanırım, beraber çalışmışlığımız var. Ateş düştüğü yeri yakıyor; yaşadığı travmayı paylaşmak mümkün değil ama acısını, samimiyetini içimde hissettim, gözlerim doldu.

Haberin Devamı

“Açıyorum desem bu akşam açarım” diyor Ali, “Sorun bizim ruh halimizde. Ölen insanlar gözümün önünde duruyor. Orada nasıl müzik çaldırırım?”

Bence bu konuda yanılıyor Ali. Aslında bence de değil, bu işin uzmanlarına göre.

İsrail’de terör saldırılarından etkilenenlere yardım için kurulmuş bir organizasyon var: İsrail Travma Koalisyonu. Alanlarında dünyanın en iyisiler, sadece kendi ülkelerinde değil; Ürdün’den Fransa’ya, Filipinler’den Ukrayna’ya benzer travmalar yaşayan toplumlara desteğe koşuyorlar.

OLAY YERİNİ ALTI SAATTE ESKİ HALİNE GETİRME KURALI

Koalisyonun yöneticisi Talia Levanon’a ‘terör travması’nın ne demek olduğunu soruyorum. “Terörün, umutsuzluk ve çaresizlik hali yaratarak, hayatın duygusal ve fiziksel devamlılığını kesmesidir” diyor; “Bizim işimiz de esneme yöntemiyle bununla baş etmeyi öğretmek ve güçlü bir dayanışma duygusu yaratmak... 16 yılda çocuklar, gençler, yetişkinler için ayrı ayrı programlar geliştirdik. Bunları dünyanın başka yerlerindeki psikolog ve psikyatr meslektaşlarımızla paylaşıyoruz.”  

Haberin Devamı

İsrail’deki bir uygulamadan söz ediyoruz. Altı saat içinde saldırı düzenlenen yerin eski haline getirildiğini anlatıyor: “Kanın temizlenmesi, kırılan camların vs. düzeltilmesi ve alanın temizlenmesi sağlanıyor. Bir an önce normale dönme fikrine dayanıyor.  Böylece yaşanan travmanın sonuçlarını azaltmaya çalışıyoruz.”

Normal yaşama dönmeli. Dönmeli ama bir yandan korku, bir yandan da sanki olup biteni umursamıyormuşuz gibi utanç duygusu yaşıyoruz. Bu duygular ne olacak? “Bunları hissetmeniz çok normal” diye cevaplıyor; “Ama onları, ‘Ben güçlüyüm ve çok güçlü bir toplumun parçasıyım’ duygusuyla desteklemek gerek. Liderlerin de bunu vurgulaması lazım. Terör, günlük hayatımızı durduramayacak ve nasıl yaşayacağımızı bize dikte
edemeyecek” diyor.

Haberin Devamı

NUSRET ELBET’İ AFFET

DERSAADET’TE YAŞIYORSUN PEKİ BUNLARI BİLİYOR MUSUN?

Batı Ataşehir’de Afife Meyli Lokanta adında bir meyhane açıldığını...

Onu Mert Fırat, Koray Candemir ve Harun Tekin’in Dasdas’ının izleyeceğini...

Kebapçı Tike’nin 13-19 Şubat’ta sağ gösterip sol vuracağını...

İstinye Şubesi’nde etli değil otlu Alaçatı Günleri yapacağını...

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin bilimsel eğitim paneli verdiğini...

10.30’da, İTÜ Maçka’daki ücretsiz etkinliğe 25 STK’nın destek olduğunu...

Chef’s Table Akademisi’nde bugün Meksika lezzetleri kursu olduğunu...

13.00-16.00 arasında quesadilla, tacos ve casserole öğretileceğini...

NUSRET ELBET’İ AFFET

KAZA NİYE GELMEDİN?

Memleketin rakımı en yüksek ili Kars’ın yıldızı yükselip, ‘rayların ucundaki şehir’ gezi trendi haline geldikçe Kars kazının İstanbul’daki prestiji de paralel şekilde artıyor. Şu mevsimde en lezzetli kıvamına gelen Kars kazı için evvelki hafta Vedat Milor şöyle yazdı: “(Osmanlı mutfağı restoranı Deraliye’deki) kaz kebabını bu kez beğenmedim. Kuru ve fazla baharatlıydı. İstanbul’da iyi bir kaz bulmak istiyorsanız Etiler Galliard’ı tavsiye ederim...” Evet, elbette ki The Galiard’ın yemekleri son derece leziz. Ama Vedat Bey’in bilmediği, kaz şefinin başka bir restorana transfer olduğu... Ve kazdaki hünerlerini artık Arnavutköy’deki Roffa’da sunduğu... Ben ki ördek/kaz delisi sayılmam, ikinci tabağı istedim.  (0212) 287 77 78

Yazarın Tüm Yazıları