Gönüllerin kainat güzeli

Miss Turkey 2024 güzeli İdil Bilgen, seçildiği andan itibaren Türkiye’nin gündeminde.

Beğenenler, Bülent Ersoy gibi beğenmeyenler, beğenmeyenlere karşı İdil’i savunmaya geçen Fazıl Say, Nebahat Çehre, Çağla Şıkel, Tuba Ünsal gibi ünlüler...

Ben bu konudaki görüşlerimi İdil kardeşimiz seçilir seçilmez yazmıştım: Böyle bir yarışmada iddia ortaya koyup arzı endam etmek bile peşin peşin her türlü olumlu ve olumsuz eleştiriye açık olmayı gerektiriyor.

Fakat Sağlık Bakanlığı’nın 118. Dönem Devlet Hizmet Yükümlülüğü Kurası’yla beraber işin rengi tamamen değişti, bambaşka bir boyut kazandı.

Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu olan İdil’in tayini Bingöl’e çıktı.

Yani böylece ne olmuş oldu?

Kısaca özetleyelim...

◊ Koç Üniversitesi gibi kalburüstü, hatta biraz elitist bir kurumdan mezun. Arkadaşları da ona göre, gittiği kafe de, yabancı dili de, giyim, seyahat tercihleri de...

İnsan gülümsemeden edemiyor:

Cumhuriyetimiz, bu profildeki bir Türkiye güzelini İstanbul’un göbeğinden alıyor, en küçük, en ücra illerinden birine tayin ediyor.

Üstelik Bingöl merkeze de değil, Yayladere diye bir ilçesine.

2 bin 304 nüfusuyla 922 ilçemiz arasında sondan üçüncü...

Cumhuriyetimizi o yüzden hep Hulusi Kentmen’e benzetirim:

Tatlı-sert ama babacan, güler yüzlü, adil, yumuşak kalpli. İlle Yeşilçam’dan gideceksek mesela bir Münir Özkul da cuk oturur bu portreye.

Mardin’de 8 çocuklu bir çiftçi ailesinin oğlu olan Aziz Sancar’ı oradan alıp okutup Nobel’e yükselten de yine aynı Cumhuriyettir.

İSTERSE SONUNCU OLSUN

Demem o ki Sağlık Bakanlığı’nın bu atamasıyla İdil Bilgen “güzeldi/çirkindi” tartışmalarının çok ötesinde, bir Türkiye örneğine, bir Cumhuriyet projesine dönüşmüştür.

İdil’in şark hizmetini layıkıyla yerine getirip sonra asıl ilgilenmek istediği onkoloji konusunda da başarılar göstereceğine eminim.

Bizi temsil edeceği uluslararası güzellik yarışması mı?

Bu noktadan sonra hiç umurumda değil.

İsterse sonuncu olsun.

Sen var ya İdil, şu andan itibaren kainattaki en güzel varlıksın.